Bölüm 3

110 15 10
                                    

           

Beklediğimden erken hazırlanmıştım. Saate baktığımda kahvaltı için zamanım bile kalmıştı. Kahvaltı hazırlamak için mutfağa doğru ilerlediğimde burnuma gelen mis gibi kahve kokusu ile mest oldum. Kahve kokusunu kadar kahve içmeyi de çok seviyorum. Mutfağa girdiğimde Shindo hazırladığı kahveyi bardağına dolduruyordu. Benim geldiğimi görünce dolaptan bir bardak da bana çıkartıp sormaya bile gerek duymadan kahve doldurdu. Buharları hala üstünde tüten kahveyi iki elimle iyice kavradım. Kokusunu iyice içime çektikten sonra bir yudum aldım. Gerçekten çok güzel.

"Güne bir bardak kahve ile başlamak gibisi yok." kendi kendime mırıldandım. Gözlerimi bardaktan çekip Shindo'a doğru çevirdiğimde beni baştan aşağı dikkatlice süzüyordu.

"Bugün kıyafet için bu kadar özenmenin bir sebebi var mı?"

"Dün demiştim önemli bir toplantıya katılacağım diye o yüzden patronum düzgün bir şeyler giyinmemi istedi."

"Senin için seçtiklerim üzerinde çok güzel durmuş. Üstünden çıkarmak için sabırsızlanıyorum." yavaşça yanıma gelip sırnaşmaya başlayacaktı ki hızlı bir şekilde sıyrıldım.

"Kendime kahvaltı hazırlayacağım sen de ister misin?" kahvemi masaya bırakıp hızlıca buzdolabını açtım. Boş boş içine bakmaya başladım.

"Olur. Zamanım var." istediğini alamayacağını alayınca fazla üstelemedi. Hızlıca ne hazırlayabilirim diye düşünürken aklıma dünden aldığım, ama bir türlü yemeğe fırsat bulamadığım poğaçalar geldi. Hemen buzdolabından poğaçaları çıkartıp mikrodalgaya atarak ısınmaya bıraktım. O sırada tekrar buzdolabını açtım. İçinden iki tane yumurta alıp, kırdıktan sonra tavada pişirmeye bıraktım.

Ben bunları yaparken Shindo masaya oturmuş dikkatlice beni izliyordu. Bakışları rahatsız etse de umursamaya çalıştım. Yumurtaların piştiğinden emin olunca birini bir tabağa diğerini de başka bir tabağa boşaltıp masaya koydum. Mikrodalgadan gelen sesle poğaçaların da hazır olduğunu anladım. Onları da alarak çatal, bıçak ve kahvaltılıklarla birlikte masaya koydum. Kahvemi de aldıktan sonra bende masaya oturdum. Yumurtanın bir parçasını tabağıma koyup yemeye başladım. Kahvemden bir yudum almak için hareketlendiğimde sıcak bir yudum beklerken karşılaştığım buz gibi olmuş kahve ile yüzümü buruşturdum. Karşıma baktığımda Shindo iştahla hazırladıklarımı yiyordu. Ona baktığımı fark edince bana döndü ağzındaki lokmayı yutunca konuşmaya başladı.

"Aklıma gelmişken bir veya iki hafta şehir dışında olacağım."

"Tamam." Fazla bir şey dememe ya da nerede olacağını sormama gerek yoktu. Bunlar beni ilgilendiren veya sorma hakkımın olduğu şeyler değildi.

"Burada 'tamam' değil de 'Lütfen gitme Shindo sen yokken çok yalnız hissediyorum. Lütfen hep yanımda kal.' gibi bir şey demen gerekirdi." İmalı çarpık gülümsemesini de eklemeyi unutmadı. Gözlerimi devirerek ona baktım.

"Bunu ancak rüyanda görürsün."

"Ah tatlım, rüyamda çok daha iyi şeyler dediğini ve yaptığını görüyorum." gülümsemesi daha da büyümüştü. Bu kendini beğenmiş gülümsemesi sinirlerimi bozuyor.

"O anların keyfini çıkar bence çünkü dediğim gibi bunları ancak rüyanda göreceksin." gülümsemesi kısa bir süre için yüzünden silindi, bu zafer kazanmış hissiyle dolup taşmama neden oldu. Aklıma gelen ani düşünce ile sinirle ona döndüm.

"Ayrıca sana söylediğim şeyleri neden hiç dinleniyor musun?" anlamamış ve ani çıkışım yüzümden şaşkın bir yüz ifadesi ile bana bakıyordu. Ağzındakini bitirdikten sonra konuşmaya başladı.

"Neden bahsediyorsun?"

"Dün vücudumda bıraktığın izlerden bahsediyorum."

"Hıı o mu? Dün yaparken, yaptığımın farkındasın sanıyordum. Sen bir şey demeyince de sorun olmadığını düşünerek devam ettim. Hem dediklerini dinlemediğimi nereden çıkarıyorsun? Sen boynundaki izleri saklamanın zor olduğunu söylediğin için boyunun da iz bırakmadım." gayet rahat ve sakin bir şekilde cevap veriyordu. Bu tavrı beni daha da sinir ediyordu.

"Ne kadar düşüncelisin! Nasıl teşekkür etsem bilemedim şu an!?"

"Sen zahmet etme ben bir şeyler düşünürüm. " derin bir nefes aldım ve sinirimi bastırdım. Çünkü gayet iyi biliyorum ki. Ne dersem diyeyim hiçbir etkisi olmayacaktı ve sadece sinirlenmem ile kalacaktım. Bu nedenle bende susmayı tercih ettim ve kahvaltıma devam ettim. Zaten kahvaltının geri kalanı da sessiz bir şekilde devam etti.

Tabaklarımızdaki yumurtaları bittikten sonra kirli tabakları makineye koydum. Masadaki yiyecekleri de buzdolabına yerleştirdikten sonra dişlerimizi fırçalamak için tekrar banyoya gittik. Evimde kendisine ait bir sürü eşya vardı buna dış fırçası da dahildi. Banyoya her girdiğimde iki tane diş fırçası görmek hoşuma gitmiyordu. Aynı zamanda o kadar umursamaz ve utanmaz ki kendi eviymiş gibi gayet rahat davranabiliyordu. Bunlardan rahatsızlık duysam da bunu dile getirmemenin hiçbir şeyi değiştirmediğini görünce bende söylenmeyi bıraktım. Dişlerimizi de fırçaladıktan sonra ikimiz de çıkmak için hazırdık. Çantamı salondan aldıktan sonra giyeceğim ayakkabıları çıkardım. Ben daha ayakkabımın birinci tekini giyerken o çoktan ikisini de giymiş bekliyordu. İki çiftti de giydiğimde üzerimi düzelterek ayağa kalktım. Kalkar kalkmaz hızlı bir şekilde kolumu tutup beni kendine doğru çekerek dudaklarıma yapıştı. Sertçe öpüyordu. Şaşırsam da bu duruma artık alıştığım için saniyeler içinde karşılık vermeye başladım. Nefessiz kalmaya başladığım sırada dudaklarımızı ayırdı. Birkaç saniye nefes aldıktan sonra öpmeye devam etti. Tatmin olunca da dudaklarımızı tekrar ayırdı.

"Devamı döndüğüm zaman. Beni çok özle. Görüşürüz." göz kırptı ve çıkıp gitti. Bende anahtar alıp kapıyı kilitledikten hemen sonra çıktım. Hızlıca merdivenlerden aşağı inmeye başladım. Spor olsun diye merdivenle iniyor falan değilim. Yaşadığım apartman 10 katlı ve ben 4.katında oturuyorum. Apartman sahibinin henüz asansör gibi teknolojilerden haberi olmadığı için her gün dört kat inip çıkıyorum. Giriş kata geldiğimde dış kapıyı açtım. Açtığım gibi yüzüme çarpan rüzgar ile soğuk havayı iliklerime kadar hissettim. Bu soğuk havalar kesinlikle insanlara yalnızlığını hatırlatmak için var. Keşke daha kalın giyinseydim.

Devam Edecek...

Bu bölüm ilham perilerim pek yanıma uğramadı. O yüzden saçma bir yerde kestim. Bu bölümde de çiftimiz yan yana gelemedi. Onları bir araya getirmek için çok güzel şeyler var kafamda. Bir kaç bölüm daha bekleyeceksiniz bu buluşma için.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 03, 2022 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Somebody That I Used To Know «KatsuDeku»Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin