Somebody That I Used To Know «KatsuDeku»

Bölüm 2

Sabah alarmın çalması ile uykumdan uyandım. Uykumu her zaman olduğu gibi bugün de tam alamamıştım. Yanımdaki boşluğa bakılırsa Shindo çoktan uyanmıştı. Banyodan gelen su seslerine de bakılırsa duş alıyordu. Bende yataktan kalkmadan önce bir kaç esneme hareketi yaparak uyku sersemliğini üzerimden atmaya çalıştım. Biraz kendime gelince daha fazla oyalanmadan yataktan kalktım. Hemen dolabımı açarak giyecek düzgün bir şeyler aramaya başladım. Düzgün dedim ama düzgün nasıl giyinilir hiçbir fikrim yok. Çünkü normalde öyle giyimine falan çok özenen biri değilim. Bu sezonun modası ne? Bu gömleğin altına nasıl bir pantolon giymeliyim? Böyle şeylere pek dikkat etmem. Elimi dolaba attığımda önüme gelen ilk şeyleri giyerek evden çıkarım o yüzden belki de hazırlanmam çok uzun sürmez. Bunlara rağmen bence giyimim gayet düzgündü. Ama bugün diğer günlerden farklı çünkü özellikle patronum şık giyinmemi özellikle tembihlemişti. Nedenine gelirsek büyük bir holding ile yatırım ortaklığı için toplantı yapacaktık.

Patronum bu ortaklığı oldukça fazla önemsiyordu. Çünkü kendi alanının önde gelen holdinglerinden biriydi ve eğer sözleşme imzalanır ise bizim de piyasadaki popülaritemiz artardı. Ek olarak küçük startup bir şirket olduğumuz için büyümemiz ve geleceğimiz önemliydi. Bu anlaşma için gece gündüz uyumadan çalıştığı bile oldu. Çalıştığım şirket yazılım ve teknik destek sağlayan bir yer. Bende bu şirkette yaklaşık 4 yıldır yazılım mühendisi olarak çalışıyorum. Patron ile birlikte bir mühendis de uzun bir süredir bu ortaklık için çalışıyordu. Teklifleri en ince detayına kadar inceliyor ve sürekli tekrar düzenliyorlardı. Düzenliyorlardı diyorum çünkü bu iş ile uzaktan yakından alakam yoktu. Aslında bu toplantıya da ben gitmeyecektim. Ama yardımcı olan mühendisin son anda işi çıkması sonucunda ihale bana patladı. Anlaşma veya holding hakkında çok bir fikrim olmasa da, bilgim ve edindiğim tecrübeler ile bir şekilde altından kalkabileceğim düşüncesi ile patron benim toplantıya katılmamı istedi. İstedi dememe bakmayın, hayır itirazıma karşılık gelen direkt bir emirdi.

Düşünürken bir yandan da baya zorlanarak da olsa sonunda içime sinen bir kombin yapmayı başardım. Siyah bir takım içine de mavi bir gömlek giydim. Kravat olarak da siyah tercih ettim. Risk almaya gerek yok sonuçta siyah her şeyle gider. Kombine şöyle bir bakıp kendimi tebrik ettim. Kombini tamamlayınca hissettiğim rahatlıkla salona gittim. Dün holding hakkında biraz bilgi edinmek amacıyla getirdiğim ama Shindo sayesinde yüzüne bile bakmadığım evrakları ve anlaşmayı toparlayıp çantama yerleştirdim. Ben eşyalarımı hazırlamayı bitirdiğim sırada Shindo da belinde sadece havlu ile duştan çıktı. Bakışlarımı vücuduna sabitleyip incelemeye başladım. Ne kadar kabul etmek istemesem de itiraf etmeliyim ki güzel bir vücuda sahip. Bu dediğime bakıp yanlış anlamayın sadece vücudunu beğeniyorum. Onu seviyor falan değilim. Yıllar önce yaşadığım olay yüzünden o duygumu bir daha kullanmamak üzere mühürledim. O anım, bir daha hatırlamak istemediğim geçmişimle ilgili. Ne kadar hatırlatmak istiyorum desem de hafızam unutmama hiç izin vermedi. Belki de suçlu beynim değil de bir türlü söz geçiremediğim kalbimdiydi. Gerçi o zamanları ve onu gerçekten unutmak istiyor muyum onu da bilmiyorum. Derin ve sıkıntılı bir iç çektim.

Uzun zaman önce, öğrencilik yıllarında ilk ve tek aşkıma tüm cesaretimi toplayıp aşkımı itiraf etmiştim. Reddedileceğimin farkındaydım kendimi buna hazırlamıştım. Çünkü o beni sadece yakın arkadaşı olarak görüyordu. Bir neden daha vardı ki muhtemelen bu en önemli nedendi çünkü o bir erkekti ve gay falan da değildi biliyorum çünkü kız arkadaşı vardı. Ama duygularımı daha fazla içimde tutamıyordum sonuçların hiçbiri umurumda değildi. Çocuk aklı işte biraz daha mantıklı düşünebilseydim belki de bu şekilde olmazdı. Ne farklı olabilirdi onu da bilmiyorum ama... Sonsuza kadar kalbime gömerim hislerimi. Ona duygularımı itiraf ettikten sonra bakışları o kadar soğuktu ki bir an sanki karşımda Medusa var zannettim. Ve ben o soğuk gözlere baktığımda kalbim taşa çevirmişti. Bu olaydan sonra taşlaşmış kalbim ile bir daha kimseye karşı bir şey hissetmedim. Bu da onun lanetiydi muhtemelen, ne onu unutmama izin vardı ne de bir başkasını sevmeme...