Adı Bende Saklı

2.Bölüm

Medya da ki Yağız Alp (Alejandro lillo)

  Hocanın içeri girmesiyle derse başladık. Derste matematik olduğu için mutlu oldum. Çünkü matematiği seviyorum. Biz sessizce hocaya bakıyorduk. Benim yanımda Kayra oturuyordu ve bana soru soruyordu nerden geldin, nerelisin, niye bu okula geldin diye birçok soru sual bende hoca bize kızacak diye cevap vermiyordum. Ama sussun diye cevap verdim.

-Kayraa! Bak hoca bize bakacak o yüzden sessiz ol. Ne soracaksan teneffüste sor ama simdi sırası değil.

  Hoca bize bakıyordu. Hemen bizi tahaya gelin dedi. Tabi bende içimden Kayra'ya söyleniyordum. Çünkü biliyordum böyle olacağını ama ilk günden de azar işitmek istemiyordum. Ama o konuşuyordu ben değil ona susması için cevap vereyim derken yakalandık. Yerimizden kalkıp tahtaya geldiğimizde hoca söz aldı.
-Kayraa! İlk günden bu kızı da kendine benzetme dedi ve sonra tekrar konuştu

-Hadi simdi geçin yerinize dedi.

  Ama yaninda ki arkadaşın biraz kalsın. Galiba yeni geldi ve onu biraz tanıyalım dedi ve Kayra tamam diyerek yerine geçti ama ben ayakta kaldım. Sonra hoca benimle konuşacakmış gibi bakıyordu ve dediğim oldu hemen atıldı ve bana soru sormaya başladı.

-Piştt kızz! Sen okula yeni geldin galiba degil mi?

-Evet

-Kendini bize tanıtır mısın?

-Tabiki de hocam dedim ve anlatmaya başladım. Ben Nisan Akpınar 18 yaşına girecegim dedim ve hocanın soruları bitmedi galiba hemen aklına gelen ilk şeyi bana sordu.

-Peki nerden geldin?

-Almanya'dan deyince herkesin ağzı açık kaldı. Bir yandan birbirlerine bakıyorlar ve bir andan da bana tabi şaşırmaları çok normal çünkü bu okul o kadar lüks bir okul değildi sıradan, normal bir okuldu o yüzden okula ilk defa benim gibi birisi geliyordu. Bu yüzden şaşırmaları çok normal. Ben boyle konuşurken hoca tekrar sorular devam ediyordu.

-Neden buraya geldin ki? Hem de senin gibi zengin, güzel, Almanya'dan gelen bir kız neden böyle bir okulda okumaya başlasın degil mi? Buraya gelmenin önemli bi açıklaması vardır degil mi?

-Tabi de var. Ben buraya ablam için geldim. Onun üniversiteyi burada okuması gerekiyordu ve ailem de beni onun yanında gönderdiler çünkü büyükte olsa onu tek başına buraya göndermezlerdi.

  Dedigim gibi beni de onunla gelmem için gönderdiler. Ama ben onları bırakıp gelmem biraz zor oldu. Çünkü onları çok seviyorum benim için ailem her şeyden önemli ben onların hasretine dayanamam. Bu yüzden en kısa zamanda onların yanina geri gideceğim dedim ve hoca hic bozuntuya vermeden beni dinliyordu. Ders kaynamıstı zaten ben de anlatmaya devam edecekken kapı çaldı ve hoca hemen gelen sese karşılık verdi.

-Geell dedi ve içeriye biri geldi. Bu oydu okula geldiğimde bütün gözler üzerimdeydi ve sadece biri bana bakmıyordu ve o çocuk buydu.

  İçeri aniden gibi geldiğinde bende zaten ayaktaydım o yüzden hiç bir şey demeden yerimde öylece durdum. Aniden hocanın ona çağırmasıyla irkildim ve ona tekrar çağırdı.

-Yağızz!! neredeydin sen! Çabuk yerine geç dedi ve saatine baktı.

  Saatte geç oldu birazdan zil calacak sınıfa bu saatte mi gelinir? Hadi beni kızdırmadan yerine geç dedi ve sonra bana baktı Nisan sende yerine geç kızım birazdan zil çalacak zaten dedi ve sözü tekrar kendisi aldı.