Freud insanı severmiş. Sevgisi oldukça derin ve yüceymiş. İnsanın hem melek gibi olabilen dışını , hemde şeytan kadar kötü olabilen içini tanıyarak daha da sevmiş. Freud insanı, hem iyi hemde kötü olduğu için sever ve saygı duyarmış.
Peki bizler de öyle miyiz ? Bizler sadece iyiyi , güzeli ve hoş olanı sevebiliyoruz. İstediklerimizi yerine getirdikçe karşımızdakinden daha iyisi yok. Eli açık adam cimrileşirse hemen kınarız. Uysal olan bize "artık yeter" derse hemen başını ezmek isteriz. Sözümüzü dinleyip bize itaat etmek zorunda !
Freud ise en iyi insanın bile kötülüğünü , bencilliğini , saldırganlığını kanıtlamış. İnsanı olmasını istediği gibi değil , olduğu gibi sevmiş.
Ne dediğini, ne yaptığını bilmeyen bir delinin de insanlığını açıklamış. Herkese gösterdiği saygı ve sevgiyi ona da göstermiş. Akıllı ve deli arasında ayrım yapmamış.Freud, her insanın ruhsal dünyasının derinliklerinde yatan sapkınlıkları açığa vuran deliyi, akıllı insanın yanına yerleştirmiş. Sağlıklı ve sağlıksız kişiler arasında kesin ayrıcalıklar görmeyen Freud, her insanın bu karşıt davranışları içinde saklayabileceğini kanıtlamış.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Freud'un Psikanalitik Görüşü
Non-FictionBeni bende demen bende değilim Bir ben vardır bende benden içeri Yunus Emre