1.Bölüm

1.4K 52 6
                                    

Medya-Dilan

***

Bazen hayattan vazgeçmek istersin. Uzaklara gitmek ,
Başka yerlere kaçmak ve tüm acılarını arkada bırakıp bir daha geri dönmemek...
Kimse ile konuşmayıp görmek bile istemezsin...
Her nefes alışın da yaşamaya gücünün kalmadığını hissedersin...
Her göz yaşında değer verdiğin kişilerin tek tek elinden kayıp gidişini hatırlarsın.
Hayatına acizce bir kez daha lanetler okuyup çaresizce ağlamaya devam edersin...

Göz yaşların yanağından usulca süzülürken acı çekmek dışında eline hiç bir şey geçmediğinin farkına vardığında kaderine boyun eğersin...
Çünkü her ne yaşadıysan onu düzeltecek kadar güçlü değilsindir...
Yada artık yapabileceğin hiç bir şey kalmamıştır.
Hayat bir kez daha sana acımasızlığını gösterirken sen gün geçtikçe yüreğindeki tarifsiz acıdan dolayı küle dönüşürsün!
İşte o an tüm umutlarının tükendiğini anlarsın ve bunun adını ÇARESİZLİK koyarsın.

Kurduğun hayaller ve kendine vermiş olduğun sözler beyninde acımasızca yankı yaparken ne yapmaya gücünün kaldığını hissedersin ne de oldurmaya...
Ruhu ölmüş bir bedene bürünürken tek yapabildiğin her şeyi kabullenmek olur...
Bir iki defa cesaret gösterip kendini kaldırmayı denersin ama çok geçmeden anlarsın olmadığını...

Yorulduğunu fark edersin bir şeyleri beklemekten...
Acaba değişir mi? Diye sormaktan bıkarsın
Kendini suçlamaya başlarsın umut ettiğin ve bir mucize beklediğin için...
Fakat anlarsın ne kadar çabalarsan çabala sonuç hep aynı olacak. HÜSRAN
İşte o an bütün sözlerinden, hayallerinden ve düşlerinden tek tek vaz geçeceksin!

Keşke dersin...
"Keşke son günümüzde sevdiklerime dayasıya sarılsaydım.Annemin mis kokan saçını iyice içime çekerken hafızama kazısaydım hiç unutmamak üzere ... Daha sonra
Babamın yanına yaklaşıp minik kollarımı onun koca bedenine sarıp, güven duygusunu doyasıya tatsaydım .En azından onlar ile birlikte geçen son gecemde huzurla uykuya teslim edebilseydim bedenimi .Ama ne yazık ki bu dileğim artık gerçekleşemeyecek kadar imkansızdı...

***

-Üzgünüz anneniz ve babanızı kurtaramadık .Başınız sağ olsun.

Doktorun dediği her kelime beynim de acımasızca yankı yaparken olanlara inanmakta güçlük çekiyordum .Sanki dünyam başıma yıkılmış gibi hissediyordum.Nefes alamayacak gibi oluyor ve yüreğimde ki bu deli payrazları dindirmeye çalışıyordum ama nafile.Daha savaşın başın da yıkıldığımı fark ettim. Bu canımı daha çok yakarken yüreğimde ki yangınların beni yavaş yavaş küle dönüştürmesine izin verdim... Şimdilik...

Gözlerimi usulca kapadım ve göz yaşlarımı özgür bırakmaya karar verdim.
Duvara ruhsuz bedenimi yavaşça yaslamaya çalışırken bile güçlük çektiğimi fark ettim .Titreğen bacaklarımın daha fazla bedenimi taşıyamadığını anladığım da yavaşça yere çömeldim.

Titreğen bacaklarımın daha fazla bedenimi taşıyamadığını anladığım da yavaşça yere çömeldim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

İçimde ki tüm acıyı güçlü bir çığlık ile kusmak istedim ve var gücümle bağırmaya başladım. Bir yandan da deliler gibi ağlıyordum.Sanırım yaşadıklarım bana çok ağır gelmiş olacak ki birden gözlerim karardı ve yere yığıldım ...Sonrası karanlık...

***

-Acılar insanı daha güçlü kılar .Ben yanındayım canım yalnız değilsin bunu unutma.

Umutsuz bakan gözlerle her daim yanım da olan arkadaşıma donuk bakışlar atıyordum.

-Umarım...

Diye bildim sadece...Sevda buruk gülümsemesi eşliğinde şevkatle belimi sıvazlıyordu.Gözlerimden akan yaşlara mani olamıyordum ne yazık ki.Ne kadar çok teselli edilsem de sol göğsümde ki yangınlar sönmek bilmiyordu .Aksine sanki her saniye daha da harmanlanıyor gibi hissediyordum.

Kalbimde ki geçmeyen bu sızı acıların en ağırıymış meğerse...Ben bunu ancak onlar yokken anlayabildim ne yazık ki.İçim anne ve baba özlemi ile yanıp tutuşunca ve çaresiz kaldığımı hissedince kalbimin sızısı kat kat artmakla meşguldü...Artık her şey bitmişti . Tüm umutlarım ve hayallerim annem ve babam ile uçup gitmişti.Umutsuzdum işte...

Size soruyorum...

Siz hiç anne ve baba diye avazınız çıktığı kadar sessizce bağırdınız mı ?

Kalbinizin param parça dağıldığını hissettiniz mi?

Asla geri gelmeyecek lerini bile bile sular seller gibi göz yaşlarınızı döktünüz mü?

Peki her gün sana dua eden annen için şükür ettin mi Rabbine?

Sen rahat yaşa diye sabahtan akşama kadar çalışan babana teşekkür ettin mi?

Hey sana sesleniyorum iyi kalpli okuyucum❤! Çok geç olmadan anne ve babanızın kıymetini bilin.
Şimdi hemen gidin ve onlara sıkıca sarılıp doya doya öpüp koklayın.
Ailenizin değerini bilin.
Çünkü onlar, hepimizin bu dünyada ki en kıymetli hazinesi...

Sevda benim gözlerimden firar eden göz yaşlarımı görünce o da ağlamaya başladı .Ve bana ince kollarını sardı ,güven verici bir şekilde.Bu dünyada artık tek başıma kalmıştım ne bana kocaman sarılan annem vardı, ne de beni her tehlikeden koruyan babam...
Yalnızdım artık
.YAPAYALNIZ.
Ben bu acı verici duygu ile nasıl başa çıkabileceğimi bilmiyordum.
Allahım sen bana güç ver.

SONA DOĞRU Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin