2. Bölüm (Geçmiş asla unutulmaz)

432 32 57
                                    

Satır arası yorumlar yaparsanız çok mutlu olurum 😊😊😊
İyi okumalar😍😍

🔛🔛🔛🔛🔛🔛🔛🔛🔛

Sabah ve Kerem'in ardından bir süre sessizce oturduk. Nihat'ın yanında ki sandalye boştu.

Her zaman olduğu gibi.

Ayşe aramızdan ayrıldığından beri onun yeri hep boş kaldı. Şimdi herkes o boş sandalyeye bakıyordu. Az çok ne düşündükleri belliydi. Hayat enerjisi tüm insanlara etki eden Ayşe'nin burada olmayışına hiç bir zaman alışılmıyor.

Ne zaman mutlu bir an yaşasak, Ayşe'nin yokluğu yeniden, yeniden yüzümüze çarpıyordu.  Kötü insanların yokluğu, eksikliği hissedilmiyor. Mesela Alev gideli seneler oldu, ama kimse merak etmedi. Fakat Ayşe öyle değil ki..

Nihat'ın yutkunarak konuşması ile kendimi biraz toparladım ve Nihat'ı dinlemeye başladım.

"Her hafta böyle yapıyorsunuz.
Yapmayın. Ayşe böyle üzülmenizi istemezdi. Her mutlu anda Ayşe'nin yokluğunu tekrar tekrar hatırlayıp üzülmek hepimizi daha çok üzer.  Ben de çok özlüyorum karımı. Ama geceleri dertleşiyorum onunla. Yokluğunu  karşıma alarak sohbet ediyorum onunla. Mezarına giderek hasret gideriyorum. Hadi toparlayın kendinizi."

Herkes hâlâ susuyordu. Gözlerimi kapatarak başladım türküyü söylemeye.

🎵🎶🎼
"Dışım çiçek açmış belki,
İçimde kara yosunlar..
Görenler mesut sanıyor,
Bilmezler ki ne derdim var..
Oyy..

Oy beni, vurun, vurun
Nedir çektiğim zulüm..
Bu dünyanın yükünü,
Bir ben mi omuzladım
Oyy..

Gün geçer, gece olur,
Gecem geçmez, gün olmaz…
Yalvarırım Mevlâya,
Bir duâm kabul olmaz..
Oyy..

Oy beni, vurun, vurun
Nedir çektiğim zulüm..
Bu dünyanın yükünü,
Bir ben mi omuzladım
Oyy.."🎼🎶🎵

Gözlerimi açtığımda herkesin ağladığını gördüm. Üzgün gözlerle baktım tek tek hepsine. Nihat masadan kalkarak gitti. Peşinden gitmek için tam kalkacağım sırada Cevriye hanım durdurdu.

"Yalnız kalsın biraz kuzum. Sonra gider bakarız."

Başımı hafifçe sallayarak sağ kolumu masaya koydum. Başımı elime yaslayarak gözlerimi kapattım. Kimseyi üzmek istemedim aslında. Ama Ayşe'nin yokluğunu fazlasıysa hissettiğimiz o anlarda bu şarkılar kendiliğinden dökülüyor dilimden. 

Masayı yavaş yavaş toplarken Ömer'e döndüm. "Hayatım sizde şu ses sistemini toplasanız artık." Diyerek sitem ettim. 

Kimsenin tadı kalmamıştı. Erkenden bugünü bitirmek en iyisi olacaktı.

💦💦💦💦💦💦💦💦💦💦💦💦

Kütüphaneden rastgele bir kitap seçerek yatak odasının balkonuna çıktım. Doğa her zaman için destek olmuştur bana. Mesela bir kulaklık takarsın, açarsın müziği yüksek ses.. Ve kendini doğaya bırakırsın.

Sonbahar da yüzüne değen soğuk rüzgara bırakırsın kendini.
Veyahut da yaz ayının sıcak esen rüzgarına bırakırsın kendini.
Ya da bir gece oturursun koltuğa ve kendini temiz havanın kokusuna bırakırsın. Gözlerini kapatırsın, insanların sesini kısar ve müziğin sesini açarsın son ses.

Adını Sen Koy "Yeniden"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin