Bölüm 10-1

530 65 12
                                    

Marcel’in Anlatımından

Güvensiz, şaşırmış, umutsuz, nefret etmiş, çaresiz, üzgün, duygusal ve diğer tüm korkunç sıfatlı duyguların arasındaydım.

Ağlamadım. Sadece arkamı döndüm ve hiçbir şey olmamış gibi okula doğru yürüdüm.

Luke ve diğer tüm bana sırıtan futbol takımının yanından geçtim. Adımlarımı hızlandırdım ve arkama bakmadan sınıfa girip yerime oturdum.

Koşarak eve gidebilirdim, koşarak eve gidebilir ve tüm olanlar için ağlayabilirdim. Ama hayır, sıkı çalışıp okulda olmak hayatımın bir parçasıydı. Bir çocuk hiçbir zaman başarıya giden yolumda önümü kesemezdi.

Gözlerimdeki yaşlar görüşümü bulanıklaştırdığında derin bir nefes aldım ve gözlerimi kuruladım.

“Pekala, sınıf.” Mr.Anderson konuşmaya başladı.

Çabucak elimi kaldırıp sözünü kestim. “Mr.Anderson, başka bir partner istiyorum.”

Kafalar bana doğru dönerken tüm sınıf sessizleşmişti.

“Ne diye Louis’yi partnerin olarak istemiyorsun? Yani…o LOUIS!” diye bağırdı bir kız.

Ona doğru dönüp ölü gözlerle baktım. “Al onu o zaman. Onunla hiçbir şey yapmak istemiyorum.” İşaret parmağımı kullanarak gözlüğümü düzeltirken gözyaşlarım akmaya başlamıştı.

Tanrım, neden şimdi ağlamaya karar verdin Marcel?!

Kız iğrenmiş şekilde kaşlarını çatarak kafasını çevirdi.

“Oh, ineğimiz yeni kıyafetler ve davranışlar edinmiş? Etkilendim.” Başka bir çocuk konuşmuştu.

Daha çok sinirlenmek yerine daha…cesur hissediyordum.

“Mr.Anderson, lütfen.”

“Ah, ımm, öğrenci değişim programında yeni iki öğrencimiz var.” Mr.Anderson gergin gözüküyordu.

İki çocuk içeri girdi. Birisi sarı saçlı, mavi gözlüydü diğerinin saçları kısa süre önce kazıtılmış gibiydi ve kahverengi gözleri vardı. İkisi de oldukça yakışıklıydılar.

“Bu Niall.” Mr.Anderson duraksadı ve elindeki kağıtları karıştırdı. “Mullingar, İrlanda’dan Niall Horan.”

Sarışın çocuk heyecanla sınıfa el salladı. “Hey!”

“Tanrım, çok ateşli.” dedi bir kız seslice ve bu Niall’ın sırıtarak kızarmasına neden oldu.

“Yorumlarınızı kendinize saklayın lütfen.” Mr.Anderson gözlerini devirdi. “Ve bu da Liam Payne, Liam Wolverhampton’da doğmuş fakat beş yaşındayken Amerika’ya taşınmış ve şimdi yine burada.”

“Selam. Hepinizle tanıştığıma memnun oldum.” Liam sevecen bir şekilde gülümsedi.

“İstediğin zaman tanışabiliriz tatlım!” Başka bir kız bağırmıştı.

Liam gülümseyerek kızaran suratını gizlemek için kafasını eğmişti.

“Marel, eğer partner değiştirmek istiyorsan Niall ya da Liam’ı seçebilirsin.” dedi Mr.Anderson.

Ne yaptığımı bilmiyordum ama umarım yaptığım şey doğrudur. Niall tüm sınıf ona bakarken cesurca sıramın yanına gelmişti.

“Eğer sen de istersen partnerin olmaktan mutlu olurum!” Düzgün dişlerini göstererek gülümsedi.

Opposites Attract (Türkçe)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin