Sabah 7.30 a alarm kurmuştum ama alışık olmadığımdan alarmı kapatıp tekrar yatmışım. 7.45 de annem kapıma dayandı "Öğlen oldu öğlen!!" Diye . Korktum başta kimse okulun ilk günü geç kalmak istemez. Mutluyum ki okulun forması yoktu istediğimiz gibi gidebiliyorduk. Siyah bir tulum giydim altımada siyah ayakkabı aldım makyajımı yapıp bide çantamı hazırlayıp aşağı kahvaltı yapmaya indim ki birini görünce irkildim. Gelen Oğuz'du ama annem ortalıkta görünmüyordu "Günaydın prenses" dedi. Şaşkınlıkla baktım Oğuza ve sadece "Sanada" demekle yetindim. Hemen sandalyeyi çekip kahvaltı yapmaya başladım saat 8.15 olmuştu. Oğuz "Benide yeseydin geç kaldık yaa" diyerek dalga geçti. "Beni beklemek zorunda değildin kaldır kıçınıda git o zaman" diye laf attım. Bozulmuştu ama hak etti ya sanki ben zorladım birlikte gidelim diye. Kahvaltımı bırakıp onu takmadan çantamı alıp çıktım taksi çevirdim ve o da arkamdan geliyodu tam taksi gidicekti ki durdurdum onun gelmesini bekledim. Bir kaç saniye bana bakınca kapıyı açtım senin yüzünden geç kaldık dedim. 32 dişini göstere göstere güldü ve yanıma geldi. Taksi ile ev ve okulumuzun aradı 5 6 dk bişeydi onu düşünürken arkadan biri omzuma dokundu. Arkamı dönerken Oğuzu gördüm "Omzuma dokunmaktan vazgeç artık, benim ismim var ismimle hitab et" dedim. Yüzünü düşürdü birden "özür dilerim" diyerek cevap verdi. Ama onu öyle görünce üzüldüm "tamam gel" diyerek koluna girdim. Gülümsedi çenesinde ki gamze daha çok belirdi. Şu bi gerçekti ki o gülümseyince ister istemez bende gülüyordum ama biz sadece Arkadaşız :)
Birlikte okul müdürüne gittik ve sınıfımı öğrendim. Oğuz kapıda bekliyodu "hangi şube" diye sordu "11/B" diyerek yanıtladım, Oğuz hemen atladı "Bizim sınıfa düşmüşsün kızım" dedi. "Ee yani ?" Dedim. "Bizim sınıfa düştün diye sevindim sadece" dedi. "Özel gününde misin ne bu sinir ya" diye sitem etti. Sanane be diyerek sınıftan içeri girdim, karşımda ki erkek topluluğu dönüp bana baktı ama onları takmadım tabikide arkada tek oturan kız vardı izin isteyip yanına oturdum. "Merhaba ben Eylül" diye tanışmak istedim. Elini uzatıp "merhaba bende zeynep" dedi. Çok tatlı kızdı ama arkadan biri yine omzuma dokundu. Arkamı hızla dönerek "Ne var Oğuz" diye bağırdım. Ama Oğuz değil di başka biriydi."Sadece tanışmak istedim" dedi ve geri çekildi o sıra Oğuz bağırdı "noldu yaa" diye. Sonra yanımıza geldi bana dokunan çocuğun yakasından tutup "ne rahatsız ediyorsun lan!!" Diye bağırdı. Bu hoşuma gitmişti ama yanlış kişiye yapıyordu, hemen araya girip Oğuz bırak tanışmak istedi dedim. Oğuz "Haaa" diyerek çekildi, çocuk elini uzatıp "ben Yağız" dedi. "Selam bende Eylül" dedim. Hemen arkasına Zeynep " Yağız benim ikizim" diye söylendi, çok şaşırmıştım ama benziyorlardı. Zeynep çok güzel bir kız Yağız ise çok yakışıklı çocuktu.
İlk ders fizik di uyuma dersim oluyordu genelde zerre anlamazdım ama okulda ilk dersim olduğundan hocaya kendimi böyle tanıtamazdım.:) Ders zili çalınca sırama geçtim sağ olsun yağız yerini bana verdi Zeyneple oturdum. Hıca içeri girer girmez ilk okul çocukları gibi sınıf "Yeni arkadaşımız geldi hocaaam" diye bağırdılar Oğuz sinirle sınıfa bakıyor ben kıkırdıyordum. Ama neden sinirlendiğini çözemedim bu yüzden tenefüsün bir an önce gelmesi için dua ettim halbuki daha 35 dk vardı. Kadın hocamız "Hoşgeldin kızım ben hem sınıf öğretmeniniz hem de fizik öğretmeninizim adım Seyda" diyerek kendini tanıttı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lise Devriyesi
Teen Fictionilk hikayem özenle yazmaya çalışacağım arkadaşlar :) İyi Okumalar ❤