BAEKHYUN ILE HAYAL ET

3.3K 69 21
                                    

Seul'un en sessiz sokaklarından birinde nezih bir Cafe dükkanı işleten arkadaşımın o gün elemanlarından biri hastalanmış, diğeri ise işten ayrılmıştı. Beni arayıp yardıma ihtiyacı olduğunu söyledi ve bende arkadaşımı zor durumda bırakamazdım. Hemen kabul ettim.... Dükkanın kapısında beni gören arkadaşım elmas bulmuş gibi çok sevinmişti. Bana dogru hızlı adımlarla gelerek

+ (Selam)

- Oh, Şükürler olsun.. iyiki geldin.

+ Dostlar bu zamanlar için varlar.. Sen de gelirdin...

- Cok tesekkur ederim. Tabiki de gelirdim.

+ Ee, Nereden başlıyoruz?

- Gel benimle

Peşine takıldım. Küçük gözlü bir odanın içine girdik. Burası soyunma odamız deyip dolaptan beyaz gömlek ile siyah pantalon çıkarıp giymem için elime tutuşturdu. Verdiklerini giydikten sonra elime adisyonu uzatıp "Haydi bakalım , siparişler alınması için sabırsızlıkla seni bekliyorlar " iyi şanslar dostum...

Ilk siparişimi almak için rastgele bir masaya yöneldim. Siparişleri topladıktan sonra baristaya (kafede latte, mocha, machiato gibi kahveleri sanata dönüştüren kişidir ) ilettim. Siparişleri teslim ettikten sonra diğer masadan " Afedersiniz"

+ Hoşgeldiniz efendim ? Ne isterdiniz?

- Menüden kafasını kaldırarak gözlerimle temasa geçip " Bir fincan White chocolate mocha alabilir miyim ?lütfen..

+ Tabi efendim.. dedikten sonra arkamı dönmüştüm. Bir an duraksayıp, bu müşteriye tekrar dönüp baktım ve bu EXO Baekhyun'du. Ya da ben benzettim.
Yanına gidip "Afedersiniz, siz EXO!
Lafımı yarıda kesip "Evet tatlım , Byun Baekhyun.
+Vay canına, ekranlarda göründüğünüzden daha farklısınız.

- Nasıl yani?

+ Çok yakışıklısınız. Ayrıca daha da zayıfsınız.

- Teşekkürler. Artık kahve mi! Getirebilir misiniz?

+ Ah, çok özür dilerim. Hemen getiriyorum..

Baekhyunun geldiğini arkadaşıma hemen söylemeliydim. Mutfağa doğru koşarak gittim ve heyecanlı bir şekilde anlatmaya koyuldum. Arkadaşım bu halime hiç şaşırmamış bir ifadeyle " Exo her zaman bu kafeye geliyor. Seninde onları çok sevdiğini bildiğim için seni buraya çağırıp süpriz yapmak istedim.

Bu melek dostumun boynuna atlayıp sıkıca sarıldım ve teşekkür ederim ....

+ kahveniz geldi ! Başka bir şey arzu edermiydiniz?

- Teşekkürler.. Şey vaktiniz varsa (karşısındaki sandalyeyi işaret ederek ) oturabilir misin?

+ Elim ayağım titriyordu. Kopasıca dilim de düğümlemişti. Kafamı olur anlamında sallayarak karşısına oturdum.

- Sen buralar da yenisin galiba. Seni ilk defa görüyorum da.

+ Ben burada çalışmıyorum. Arkadaşımın eleman sıkıntısı vardı. Ben de yardıma geldim.

- Hafif tebessüm ederek. Bu arkadaşının bizlere sürekli anlatıp durduğu dilinden düşüremediği o tatlı meşhur kız sensin demek.
(Elini bana uzatarak ) Memnun oldum.

+ Utanmıştım. Utancımdan kıpkırmızı kesilmistim. Elimi ona doğru uzatio " Ben de memnun oldum" demeyi başarmıştım.

Kahvesini içtikten sonra isler beklemez. Tanıştığımıza memnun oldum. "Adın" deyip kalkmıştı.

Gözden kaybolana dek onu izledim. Büyülenmiş gibiydim. Kendime geldikten sonra Masayı toplamaya koyuldum. Baek telefonunu masada unutmuştu. Arkadaşıma söyledim.

- Rica etsem, ona sen götürebilir misin ?

+ Hemen kabul etmiştim. Üzerime kendi kıyafetlerimi geçirdim. Gözlerime hafif far sürüp, dudaklarımı da hafif renklendirip yüzüme doğal bir hava katmıştım. Hazırlanıp doğrucana SM binasına gittim. Vardığımda kapıdaki danışmana Baekhyunu görmem lazım dermiştim. Beni o deli fanlardan biei sanıp içeri sokmamıştı. Elimde ki telefonu ona doğru uzatmıştım . Bu baekhyun beyin siz kendisine ulastirirsiniz deyip vermiştim.
Arkamı döndüğüm de baekhyunla çarpışıp yere düşmüştüm. (Yanında da Suho vardı. Ikisi de elini bana doğru uzatarak )

- Iyi misin ?

+ Evet anlamında başımı sallamıştım. Ikisinin de elini tutup kalkmıştım.

- Senin burada ne işin var ? Daha yeni ayrilmamıza rağmen beni özledin mi?

+ Telefonunuzu kafe de unutmuşsunuz. Ben de size ulaştırmak istedim ama kapıdaki danışma beni içeriye almadı.

- ilk önce seninle anlaşalım "siz'li, biz'li " olarak değil de sen diye hitap edersen daha dostça olur. Anlaştık mı ?

+ Tamam anlamın da yine kafamı sallamıştım.

Suho danışmaya dönerek bu kız bizim arkadaşımız. O her geldiğin de içeriye sorun çıkarmadan almanızı istiyorum.. demişti.

Part 1 bitti.... Devamı var...

EXO VE TEPKILERIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin