24.09.2016 19:37
::
ino, sözünü tutuyor, bugün de beni ziyarete geliyor. fakat bu sefer, yalnız olmuyor.
arkadaşlarımla tanışıyorum. cümlenin ironikliği garibime gitmiyor, artık alışıyorum.
mavi gözlü, sarı saçlı bir çocuk, yanaklarında garip çizgiler var. beni gördüğü anda üzerime atlıyor, "sakura-chan!" diye bağırıyor.
arkasından gelen soluk tenli, siyah saçlı bir çocuk, onu üzerimden kaldırıyor. "ne yapıyorsun, naruto?" diye azarlıyor ino, sarışın çocuğu. "sakura'nın bir sürü dikişi var, aptal! ya bir şey olursa?"
buna karşın gülümsüyorum, "önemli değil," diye sessizce mırıldanıyorum ama duymuyorlar, fazla sessiz.
soluk tenli çocuk, ino ve adı naruto olan sarışın çocuk kavga ederken yanıma geliyor. değişik bir gülümseme ile, "nasıl oldun sakura-chan?" diye soruyor. başımı hafifçe sallıyorum ve "iyiyim," diye mırıldanıyorum.
fakat yalan söylemiyorum, kendimi ilk defa bu kadar enerjik hissediyorum.
en son birisi daha giriyor odaya, uzun mor saçlı, beyaz gözleri olan güzel bir kız. kavga eden ino ve naruto'ya gülerek bakıyor ilk önce, sonra gözleri beni buluyor. hafifçe gülümseyerek yanıma geliyor, elindeki sıcak çayı bana uzatıyor. "geçmiş olsun, sakura-chan..." diye mırıldanıyor.
onun geldiğini gören naruto ve ino kavga etmeyi bırakıyor, onlarda yanıma geliyor.
"sakura, bak bu naruto," diyor sarışın çocuğu göstererek. "hiperaktifin tekidir kendisi, hiç uğraşmaya gelmez, sende uğraşmayı sevmiyorsun zaten," diyor. sonra duraksıyor, burukça düzletiyor kelimelerini. "sevmiyordun."
"bu sai," diyor soluk tenli çocuğu gösterirken. "resim çizmekten başka bir şey bilmez, onun hakkında söylenecek pek şey yok."
dediklerine diğerleri gülerken, bende gülümsüyorum.
"bu da hinata," diyor mor saçlı kızı gösterirken. "fazla utangaçtır, onunla konuşmak için kırk fırın ekmek yemen gerekir ama iş dedikoduya geldi mi, o çenesi hayatta susmaz."
"yah, ino-chan!" diyor hinata yalancıktan kızarak, ino da ona gülüyor.
"aslında diğerleri de gelecekti ama bu hafta sınavları olduğundan, vakit bulamadılar. ama en yakın zamanda gelecekler onlar da."
kimlerden bahsettiğini anlamamış olmama rağmen başımı sallıyorum.
yanımda olmalarına seviniyorum, onları hatırlamıyor olmama rağmen anılarımın onlarla olduğunu hatırlayınca mutlu oluyorum. 15 eylül'ün öncesinin var olduğunu hatırlıyorum.
fakat sadece var olduğunu hatırlıyorum. ve böylece, zihnimdeki karanlık boşluk, beni içine çekmeye devam ediyor.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
emptiness [sasusaku]
FanfictionSakura Haruno, 15 Eylül gecesinde bir trafik kazasında hafızasını kaybetmiştir. [SasuSaku] [Başlangıç: 10.05.2018] [Bitiş: 13.06.2018]