1.Ne demek stajer misin?

23 2 0
                                    

Ahh!

Şu hastalar ,şu hastalar,şu hastalar..!

Neden herkes hasta, nedennn Allahım neden diye içimden yakınırken hastane koridorunda dolaşan salak stajerlerden sude ve büşrayı gördüm.Elimdeki enjektörü ve flakonu bırakıp onlara öldürücü bakışlarımdan yolladım.

"Aa Esmira,sen de hep çalışıyosun yahu? Bizim servise gelsene orası hiç yoğun değil bak bize nasıl da geziyoruz." diyip kahkaha attı sude.Yanındaki büşra da ona gülmekte eşlik ederken önüme dönüp enjektörün içindeki sıvıyı flakona döktüm ve ardından flakonu sertçe çalkalamaya başladım.Hıncımı ilaçtan çıkarabilirdim.O iki ukala kız onları takmadığımı gördüklerinde bir iki kelime daha saçmalayıp gittiler.Hastanede iyi yerde çalışmak istiyorsan torpilin olacaktı arkadaş başka yolu yok.Ve ben de torpilsizlerin en talihsizi olarak acilin tıklım tıklım dolan koridorlarında sürünüyordum.Sinirimi yatıştırıp elimdeki ilacı enjektöre çektim.Tabi enjektöre çekmeden önce iğnenin ucunu değiştirdim.biricik hastamın totosunun ağrımasını istemezdim.Bay müşahede odasına giderken hastanın ismine bakmayı unuttuğum için geri dönüp tedavi kağıdındaki isme baktım.

"Yiğit Emre Alıcıoğlu."

Tekrar bay müşahedeye gidip ismi seslendim.

"Yiğit Emre Vericioğlu."

Hassiktir!

Alıcıoğlu değil miydi o ya!

Bu hatayı bir kez daha yapıp rezil olmuştum.Yuhanis isimli hastaya yunanistan diye seslenmiştim.Herkes gülmüştü,off niye hatırladım yaa!

Hasta yataklarını kapatan bir perdenin ardından duyduğum homurtuyla oraya gittim.Adamın teki,pardon mübarek taş bir hasta, yatakta boylu boyunca uzanıyordu.

"Iıı şey siz misiniz?"

Adam kafasını iki yana salladı gülerek.

"Soyadıma hakaretten size dava açmam gerekicek hemşire hanım."

Ahhh! O nasıl bir hemşire hanım diyişti be!

Kendime gelip adamdan yarı şaşkın yarı baygın yarı hayran yarı bayhan...(sustum) bakışlarımı çektim

"İğnenizi yapmam gerek beyefendi."

"Tabi,buyrun."

"Kalçanızı açabilir misiniz?"

"Neremi açabilir miyim?"

Adam taş ama galiba kafatasının içinde de beyin yerine taş vardı.Abi sanki başka biyerini açması gerekiyor da ben adamın totosunu merak ediyorm diye aç dedim.Where is the mantık? Where is the normal insan?

"İğneyi diyorum kalçanıza yapacağım da açar mısınız acaba?" dedim yaşlı amcalara anlatır gibi.

"Siz mi yapacaksınız?"

Etrafıma şöööyle bir baktım ve benden başka hemşire göremeyince adama gözlerimi devirdim.

"Burada benden başka kimse olmadığına göre ben yapacağım.Ha eğer utanıyorsanız erkek hemşirelerden birini çağırabilirim."

"Yoo utanmıyorum." dedi sırıtırken.

"E o zaman problem nedir acaba?"

Adam elimdeki iğneye bakıp hemen bana baktı.Aha aha aha! Ah şu erkekler! Nasıl da korkuyorlardı iğneden! Nihahahaha! Bakalım bu taş hastacık nekadar korkacaktı.İçimden tüm manyak çığlıklarımı atıp dışımdan efendi cici akıllı bir stajer hemşire görünümü sergiliyordum.

"Korkmayın çok azcık acicak sadece." diyip baş ve işaret parmağımla miktar gösterdim.

"Ne münasebet ne korkması.Siz yapın iğneyi."

dedikten sonra yüz üstü uzanıp iğneyi yapmamı bekledi.

"Derin derin nefes alın,kendinizi kasmayın."
diyip enjektörü 90 derece açıyla adamın kalçasına batırdım.Kanama kontrolü yaptıktan sonra ilaçı kas içine verip enjektörü çıkardım.Pamuğu bastırıp işimi halletmiş oldum.Sevecen bir şekilde beni gıcık eden hastama bakıyordum.Acaba çok mu korkmuştu.Gerçekten erkek hastaların en az bayan hastalar kadar iğneden korktuklarına şahit olmuştum.

"Geçmiş olsun yiğit bey." diyip oradan ayrıldım.Kızlar saçmalamayın, tabiki de onun taş gibi kalçasına bakmadım.

Ellerimdeki eldivenleri çıkarıp ellerimi güzelcene yıkadım.Ve hazır hasta yokken hemşire odasına kaçıp kahve içtim.İşte en sevdiğim tatlardan biriydi şu kahve.Neredeyse beş dakika boyunca elimde kahve camdan dışarıyı izliyordum.Ne güzel yaşamak,ne güzel uçan kuşlar ,ne güzel karşıdaki bir türlü bitmeyen inşaattaki inşaatçı amca,ne güzel şuan bana seslenen hasta.

diye mal mal sırıtırken gerçekten de hastanın bana seslendiğini o an fark ettim.
Az önce iğne yaptığım hastaydı.

"Buyrun?"

"Siz?"

"Evet biz"

"Biz değil siz."

"Tamam biz."

Kafasını inanamazca iki yana salladı

"Sen?"

"Ne münasebet beyefendi ,siz diye hitap edebilir misiniz lütfen."

"Off, Sen stajer misin?"

"Ne demek sen stajer misin?"

Adam şaşkınca tepkilerime bakıyordu.bense ona öldürücü bir şekilde bakıyordum.Bana stajer misin demişti ya, bana bana biricik iğnesini yapan hemşiresine!

Lanet olsun ben zaten stajer hemşireydim dimi? Bir an çok uçtum galiba.

"Iıı şey evet stajer hemşireyim." diyip şirince gülümsedim.
"Niçin sormuştunuz acaba?"

"Üniformanda okul ismi yazıyor.Teyit etmek istedim." dedi gülümserken.

"Pardon da neden teyit etme gereksinimi duydunuz?"

Bana bir adım daha yaklaştı gözlerinde ukala ama tatlı bir bakış oluştu.

"Soyadımın hakkını vereyim diye." diyip göz kırptı ve yanımdan uzaklaştı.Ona mal mal bakarken ne dediğini anlamaya çalışıyordum.Alıcıoğlu.Neyi alıyordu la bu?
...

Merhabalar , çok tatlı ve aşk dolu bir hikayedesiniz.Kötü adamlardan mafyalardan sert belalı tiplerden,masum saf kızlardan sıkılan varsa hikayeme beklerim.
Okuyucu sayısına göre bölüm atıp atmamaya karar vereceğim.

Hadi ama kalbi güzel insan,okuduysan bir oy vermen çok zor değil ki :)

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 16, 2018 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Deli Dolu Aşk!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin