Üç Saniye - Dramione

Bölüm 1

Bu hikaye benim değildir.Baştan söyleyeyim.

Üç saniye.

***

İlk seferde birini sevmek üç saniye alır,Ama birini sevmeyi bırakmanın, üç saniyede olması imkansızdır.

***

İşte her şeyin ters yüz olduğu nokta.

Empati kurmalıyız öyle değil mi?

Ya bizim şu BULANIK, GRYFFİNDORLU, Granger

.SAFKAN, SLYTHERİNLİ bir Granger 'a dönüşürse.

Peki ya SAFKAN, SLYTHERİNLİ, Malfoy.

BULANIK, GRYFFİNDORLU, bir Malfoy 'a dönüşürse.

***

Çok değişik bir Hogwarts'a ne dersiniz?Sabahın ilk ışıkları odama düşerken gözlerimi açtım. Biraz sersem sersem yattıktan sonra kalktım ve siyah pijamalarımı çıkartıp üstüme üniformayı giydim. Hogwarts için kitap alacaktık bugün. Diagon Sokağına gidecektik.Granger malikanesi her zaman ki gibi karamsar bir havadaydı. Aşağıya indim. Babam ve annem oturuyorlardı. Kahvaltı için yine beni uyandırmamışlar ve beklememişlerdi.Saate baktım. Diagon Yoluna gitmemiz için daha vakit vardı. Bir şeyler atıştırabilirdim.

''Günaydın'' mırıldanarak oturdum.

''Günaydın kızım. '' dedi annem gülümseyerek. Bu kadını çok seviyorum ya

.''Günaydın.'' Dedi babam sert yüz ifadesiyle. Her zaman ki gibi sert. Her zaman ki gibi duygusuzdu.Kahvaltımı çabucak bitirdim. Ve Diagon Sokağına doğru yola çıktık.

***

Yedinci sınıf kitaplarından hepsini almıştım. Sonuncusu kalmıştı bir tek. Babamın sesiyle kitap aramaya daldığımdan irkilerek ona baktım. Yüzüne gene yapmacık gülüşünü koymuştu.

''Bak. Kimler geliyor. Seçilmiş çocuk Potter. Gereksiz insan Weasley. Zeki çocuk Malfoy.'' Dediği anda baktığım yöne çevirdim gözlerimi.

Şunların aptal gülüşmelerinden nefret ediyordum. Onlardan nefret ediyordum. Aslında bakarsan içten içe kıskandığımı söyleyebilirim. Çünkü onlar gibi mutlu bir ailem yoktu. Onlar gibi dostluğum yoktu. Şu sihirli dünyada tek bir sihirli şeye safkanlığınız, asanız, servetiniz yetmezdi. Oda sevgi.Sevgi... Kelime bana çok uzak olduğu kadar yakındı da. Kuzenlerim Edmund ve Scoot olmasa çoktan bu aptal dünyada delireceğimi biliyordum. Ama kuzenlerimle aramızdaki bağ dostluktan öteydi, kardeşlikti. Scootla ikimizin birbirimize aşk yönünde duygular beslemediğimizi biliyordum ama okuldaki dedikodulara baksanız biz çoktan iki sırılsıklam aşıktık.Düşüncelerimi Bay Weasley 'in ve babamın sesleri böldü.

''Merhaba Weasley.'' Dedi babam alayla.

''Merhaba bay Granger.'' Dedi yüz ifadesini koruyarak.Babamdan nefret ettiğini bilmiyor değildim.

''Gereksiz insanlarla, maaşınızın yetmediği yerlerde gezmeyin. Sonra rezil olabilirsiniz.'' Dedi alaylı sırıtış ifadesini yerleştirdi o yüzüne.Safkan ve babam gibi lorda hizmet edenler alayla bay Weasley 'e baktı.Altın çocuk, zeki oğlan ve kızıl çocuk ellerini yumruk yaptı ve görünümlerini sertleştirdiler iyice. Babama bişey olmayacaktı ama ben yumruğu yiyecektim.Bense yüzüme ortama uygun olsun diye sert bir görünüm yerleştirdim. Babamla Weasleylerin, Potter'ın ve Malfoy'un arasındaydım. Bu durumu zorlaştırıyordu.İlerde Pansy ile Blaise 'i gördüm. Durumdan sıvışmak için iyi bir yol olabilirdi.

''Sizin fikirlerinize ihtiyacım yok Bay Granger.'' Dedi nefretle yüzüne baktı.Babamın bir şey daha söylemek için ağzını açacağını anladığımda