İki Erkek Bir Kadın

Hırsız Var !

Buket Atalay

Çığlık sesiyle küvetten sıçradım hemen bornozu üstüme sardım.

Nehir ' in aşağıdan '' Hırsız Var ! '' diye bağırmasıyla kalbim küt küt atmaya başladı ve koşturarak merdivenlerden aşağı iniyordum ki ayaklarım hala ıslak olduğu için merdivenlerden yuvarlandım.Kafamı basamağa çarpmamla gerisi koskocaman bir karanlık...

Deniz Çakın

Birden çığlık sesi kesildi ve yerini büyük bir patırtıya bıraktı. Burakla birbirimize şaşkın şaşkın bakarken bir çığlık sesi geldi bu sefer sesin nerden geldiğini anladık hemen karşımızdaki evden geliyordu. Kadın '' Yardım Edin ! '' diye bağırdı. Annemler hemen yukarı terasa çıktılar. '' Deniz !! karşı evdeki yeni taşınan kızın evine hırsız girmiş çabuk aşağıya gelin yardıma gidelim kıza. '' Burakla birlikte aşağıya indik saat gecenin ikisiydi , sokakta bizim , Burakların , karşımıza yeni taşınan kızın ve bir tane de subay emeklisi bir adamın evi vardı. Subay emeklisi tatildeydi bu yüzden komşuluk görevini yapmak bize kalıyordu. Ev bizim tam karşımızdaydı kısa sürede eve ulaştık. Kapı açıktı yani hırsız evden çıkmıştı . Burak ailelerimize burda kalmalarını söyledi ve Burakla beraber içeri girdik. İçeride hırsız olması ihtimaline karşı elime sehpanın üstündeki küçük vazoyu aldım.''Evde kimse var mı ? Sana yardım etmeye geldik ! '' dedim. Ve merdivenlerden ağlayarak inen bir kız gördüm. Evet evet bu kızı hatırlıyorum bu kız bu akşam az kalsın kaza yapmak üzere olduğum kızdı. Şaşırmış gözlerle o da bana bakıyordu.

- Sen ... sen altındaki BMW yle hayvan gibi hızlı giden çocuk değil misin ? Senin yüzünden ölüyoduk be !!

- Yaa tamam sakin ol şu an bunu konuşmayalım sen iyi misin ? Hırsız gitti mi ?

- Eveet evet gitti , ben iyiyim ama arkadaşım bayıldı lütfen yardım edin .

Burak la birlite merdivenlerin olduğu yere gittik . Bir kız yerde yatıyordu üstünde bornoz vardı. Ortalık karanlıktı. Burak tıp okuduğu için hemen atıldı kızın nabzına baktıktan sonra başının kanadığını gördü ve arkadaşından ışığı açmasını söyledi.

Kız ışığı açtığında birden şok oldum. Kafamı Burağa çevirdiğimde onun da gözleri büyümüş ve kıza şaşkınlıkla bakıyordu..

Buket Atalay

Yine o kabusu gördüm. Annemi... Annemin feryatlarıyla ondan ayrılışımı. Geceyi çok fazla hatırlamıyorum ama o gece neler oldu biliyorum. Ben daha 3 yaşındaydım. Babam olacak o şerefsiz sırf para için beni çocuğu olmayan bir aileye satmıştı. Annemin kucağından alıp karanlığa götürmüştü beni. Üvey anne ve babam çok iyi insanlardı ve zenginlerdi . Zaten beni aldıktan sonra hemen Amerika ya götürmüşlerdi. Üvey babamdan baba şevkatini gördüm fakat üvey annem hiç bir zaman öz annemin yerini tutamadı . Bana hep iyi davrandılar , istediklerimi yaptılar . Ama benim her zaman içimde bir hüzün vardı.Babam olan şerefsiz öteki tarafı boylamış ama annem nelerde bilmiyorum,En son İzmir deydi. Şu düğün işi geçsin ilk işim bu olacak , Canım anneme Öz anneme kavuşmak.

Başımın acısıyla uyandım. Ama bu gerçek olamazdı Burak karşımdaydı , hem de BMW li çocukla birlikte . Gözlerime inanamadım kesin bu bir rüyaydı yoksa böyle bir şey kesinlikle olamazdı. Hayır Hayır kesin rüya şimdi gözlerimi kapatıp açıcam ikisi de kaybolucak. Nee olamaz 2 kere kapatıp açtım ve hala karşımda bana bakıyorlar. Başımın acısıyla rüyada olmadığımı anladım ve hemen doğruldum.Neler olmuştu böyle? Üstümdeki bornozu görünce hatırladım. Yüzüm çoktan kızarmıştı. Burak elindeki sargı beziyle başımı sarıyordu. '' Buket iyi misin ? Başın çok acıyor mu ? '' diye sorunca kekeleyerek '' İyiyim, biraz sızlıyor o kadar . '' dedim. BMW li çocuk şaşkın gözlerle Burağa '' Burak siz nerden tanışıyorsunuz '' dedi. Burak göğsünü gererek '' Kendisiyle uçakta karşılaşmıştık. Kısa sürede de arkadaş olduk . Aslında bakarsan onu bir daha göreceğim aklımın ucundan bile geçmezdi. '' Bana dönerek '' İyiki de seni bir daha görmüşüm, ama bu sefer seni bırakmaya hiç niyetim yok. '' dedi. Allaaahıımmm daha çook kızarmaya başladım been !! Burak mavi gözlerini benim yeşil gözlerime kilitlemişti ki Deniz araya girdi beni göstererek '' Bu arada bizde tanışıyoruz Cok iyi bir tanışma değil ama ... '' Yüzünde o kadar güzel bir gülümseme vardı ki resmen içim gitmişti. '' Aaa bu arada ben Buket , o anda tanışamamıştık. ''.Hemen yüzüne o güzel gülümsemesini oturtturdu ve '' Ben de Deniz tanıştığıma çok memnun oldum'' dedi. Uzun bir süre herkes birbiriyle bakıştıktan sonra sessizliği Burak bozdu. '' Kafana darbe almışsın bu yüzden biraz kanadı şuan durdurduk ama yine de hastaneye gidip röntgen çekilmesi gerekiyor.''Evet merdivenlerden yuvarlanınca kafamı bir yere çarpmıştım ve muhtemelen kafatasım çatlamıştır. Deniz '' Ben arabayı almaya gidiyorum o zaman 5 dakikaya aşağıda olun '' demesiyle Burak ve Nehir hemen ayağa kalktılar. Ben de kalkıp kapıya yöneliyordum ki üstümde sadece pembe bornozumun olduğunu görünce hemen kızardım tabi . '' E ben bi üstümü değiştirip hemen geliyorum'' dedim ve hemen merdivenlere doğru fırladım. Odaye geldiğimde valizimi daha yerleştirmediğim için valizin içinden elime gelen ilk tişört ile şortu aldım ve hızlıca giyindim. Giyindikten sonra aynaya bakmamla küçük bir çığlık attım.Alnımda kocaman bir çizik vardı, ve 1 hafta sonra Nehir'in düğünü . İnanmıyorum ya 1 haftaya inşallah geçer. Mavi babetlerimi giydikten sonra hızlıca merdivenlere yöneldim.Basamaklarda kan damlaları vardı. Bir an başım döner gibi oldu ve kolumdan kaslı bir el beni tuttu. Başımı kaldırdığımda o kişinin Burak olduğunu görünce kalbim yine hızlı atmaya başladı. 1 dakika boyunca hiç komuşmadık fakat sessizliği bozan Nehir oldu. '' Hadi artık Deniz kapıda bizi bekliyor. '' Hemen koltuğun üstünden babetlerimle aynı renkte çantamı aldım ve nihayet evden çıktık. Arabayı hemen tanıdım yine o siyah BMW ydi. Deniz bu sefer arabayı çok hızlı kullanmadı, demek ki akşam önemli bir işi vardı ki o kadar hız yapmıştı. Araba da hiç konuşmadık zaten konuşmaya çok fırsat kalmadı kısa süre sonra hastaneye vardık. Beni Burağın tanıdığı bir doktor muayene etti. Röntgen e gerek kalmadığını sadece kafatasında küçük bir zedelenme olduğunu ve 2 gün pansuman yapılması gerektiğini söyledi. Doktora teşekkür ettikten sonra hepimiz tekrar arabaya bindik. Deniz yine yavaş sürüyordu arabayı. Araba da bu sefer sessiz yerine radyodan gelen müzik sesi vardı. Burak '' Buket pansumanını ben yaparım'' dedi. Sevinçten dayanamayarak '' olur olur çok sevinirim '' dedim. Nehir bana şaşkınlıkla bi anda bakınca toparlamaya çalışarak '' Yani sevinirim çünkü elin baya hafif evde de yapmıştın canım hiç acımamıştı'' dedim. Ne kadar iyi kıvırdım bilemiyorum artık. Deniz tuttuğu nefesini birden bırakınca radyodaki müziğin sesini daha çok açtı. Radyoda Major Lazer - Watch Out For This çalıyordu. Bu şarkıyı gerçekten çok seviyorum çünkü gerçekten bende özel ve komik bir anısı var . Şarkı bittiğinde biz de eve ulaşmıştık. Nehir evin kapısını açarken ben de teşekkür etmek için Burak la Denizin yanına gittim. '' Bu gece her şey için gerçekten çok teşekkür ederim. Çok yardımcı oldunuz. '' dedim. Deniz elimden tuttu. O sıcacık sesiyle '' Hiç önemli değil önemli olan sana bir şey olmaması. '' dedi. Elimi bıraktığımda elimin terlediğini hissettim daha doğrusu her yerim çok terliyordu. Burak '' Bu gece evde kalamazsınız , bu tehlikeli olabilir hırsız o evde yalnız 2 kızın olduğunu biliyo ve yine gelicektir. En azından bu gece bizde kalın.'' dedi. Ben dünden razıydım ama Nehir'e de sormam gerekiyordu. Arkamı döndüğümde yalvarır gözlerle Nehir'e baktım. '' Sadece 1 geceliğine... ''