''İlk gün''

47 5 0
                                    

Eda ve Boran'ın bakışları  altında en az onlar kadar şaşırmıştım.Hemen yanına gittim.Herkesin bana bakması ve etrafa savurdukları soruları pas geçerek abimin yanına ulaştım.O duygusuzluğundan ödün vermemişti.''Bi sorun mu var Batu?'' ''Hayır.Sadece iznin var.Erken  çıkabilirsin.Bende kardeşimi biraz gezdireyim dedim.'' Şaşkınlığımı anlamış olacak ki yeşil gözleri deli gibi parlamıştı.Çarpık bi gülüşten sonra ''Eee?Bişiy dicen mi Kavin?'' Afallamış olan Eda ve onun bu afallamış haline kendini tutmasa deli gibi gülecek olan Boran'ın yanına gittim.''Bizimle gelmek ister misiniz?Abim gezdirmek istemişte.'' Eda isteksiz değildi.Bu yüzden Boran'ın kolundan tutup çekiştirmesine uflayıp puflamaktan başka bişi demedi.

Arabaya bindiğimizde Batu'nun  bunlar kim der gibi bakışlarına onay verip onları tanıştırdım.

''Bu Eda.Nam-ı diğer Kızkontak.Sence de biraz N-'' ''Nilda'ya benziyor.'' diye lafımı devam ettirmişti Batu.''Bu da Boran.Farkındaysan gözleri kehribar renginde.Bu yüzden ona nam-ı diğer vamboran diyolar.Komik ve güzel.'' ''Sıkıcı   yetişmeye başlayan  ergenlersiniz.Normaldir böyle şeyler.''Batu'nun espiri yapıp yapmadığını anlamak gerçekten zordu.Bi ara kırmızı ışıkta durduğumuzda Eda telefonunu bana verip ''Bir de selfie çekinirsek güzel olur.''dedi.Selife sonrası ''Pupa Cafe'' diye bir yerin önünde durmuştuk.Çok güzel bi manzaraya sahipti.İnsan sıkıntılarını buraya gelerek atabilirdi.Huzura ermiş gibi hissediyordum kendimi.Eda'nın ağzının açık kalmasına şaşırmamıştım.Aslında zengin züppeleri gibi durmuyorlardı.Ama böyle yerlere geldiklerini zannetmiyorum.Buralar orta bütçeli hoş ve harika bir yer.4 tane latte art sipariş ettikten sonra sessizliği Boran bozmuştu.

Hiç hoş olmıyacak bi bişimde hemde.

''Güzellik.Anlat bakalım annenle ne zaman tanıştınız?Bilgimize sun bunları.''diyerek göz kırptı.Bende aniden Batu'ya döndüp bişey söyliyeceğini anladım.Çenesi kaskatı kesilmi şelini çok sıkı yumruk yapmıştı.

Batu bana küçüklüğümden beri çok düşkündü.Annemin gittiğini Berke bile sindirebilmişken ben ağır travmalar  geçirmiştim.Bir kız olark ilk günümü ve sonrasını kendi kendime araştırarak ve yöntemlerle geçiriyordum.Kızsal birçok şeyi kendi başıma halletmek zorunda kalmıştım.Onun haricinde erkek kardeşlerim ve babam bana destek oldu tabi.Ama Batu  1 dakika bile ayrılmazdı.Bana karışanı geçtim dokunanı dövmeden bırakmazdı.Ona karşı aşırı bağlılığım var bu yüzden.

Ben olanları anlattığımda Eda uykusunun geldiğini -sıkıldığını- belli ederek esnedi.Boran tepkisizdi.Sessizliği yine Boran bozdu.''Gerçekten ilginç.Bu kadın ve böyle  bir anne.Vay canına.'' gülmek istemiştim.O sırada Batu'ya döndüm.Uykusu vardı sanırım.Saate baktığımda saat öğlen 5 e geliyordu.''Hadi gençler kalkalım.İlk günümdü ve bişiy yapmamama rağmen yoruldum.Abimde.Sizi eve bırakal-'' ''Güzellik siz biiz okulun önüne bırakın.Araçlar orda bekliyo bizi.'' tamam diye geçiştirip abime  benim  kullanacağımı söyledim.Uykulu olduğundan itiraz edememişti zaten.Okulun yolunu Boran sayesinde  bulmuştum.

Onlara bu güzel gün için teşekkür ettim.Unutmadan telefon numaralarını aldım.Okuldaki tek arkadaşlarımdı.Bi tek onlarla haberleşebilirdim.

Eve geldiğimizde Batu'nun uyuya kaldığını fark ettim.Arabadan inip sessizce kapısının yanına geldim.''Abicimm.Hadi geldik odanda uyursun.Hadi u-'' 'Ya hı evet ne odası kızım mal mısın?Çekil bi ya'' ssarhoş gibi mıymız konuşuyordu.Sinirlendim.''Batu kaldır şu kıçını hadi.Saygına sevgine be kalk hadi.Sırtımda taşıyayım isterseniz hazretleri. OLu rmu?'' ''Bana u-y-ar  uyar bana.'' arabanın kapısını açtım.Arabayı  uzaktan kumandasıyla kilitledim.Batu'nun bi elini omzuma attım.Merdivenlere yönelirken babamın biraz önce geldiğini anladım.''Kavin.Yoksa..abin sarhoş mu o-'' ''Hayır baba.Uykusu vardı zaten bugün erken kalkmıştı.rabada da uyuya kaldı.Bende odasına çıkartıyorum.'' ''Aferin benim kızıma.Dikkat olur mu ? '' tamam der gibi  başımı onayladım.Yatağına yatırıp örtüsünü üzerine örtüp odadan çıktım.Bu sefer gerçekten yorulmuştum.Batu çok güçlü olduğu için bu kadar ağırdı.

Elimi yüzümü yıkadım.Üzerimdekilerden kurtulup pijamalarımı giymiştim.Saçlarımı tepeden 'ev topuzu' denilmeyecek kadar berbat bir topuz yapıp aşağı indim.Hatice ablayı mutfakta görünce sevinmiştim.''Neler yaptınız Hatice sultan.'' ''Buyrun efen-'' ''Ablam ben kimim ki efendim diyorsun.Küçücük kız duruyor karşında.Allah aşkına bırak efendimi.Çocum de yavrım de eşek sıpası de ama efendim ,hanım filan deme.'' ''Tamam çocuğum geç hadi.Daha yeni meyveli kek yaptım.Yanına da portakal suyu.'' ''Hatice sultan Berke gelmedi mi ?'' '' Geldi.Ama antremanı varmış.Bahçenin yan tarafındaki sahada antreman ypıyor.'' ''Tamam sultan ben yanına gidip geleyim.Sen yarm saat sonraya hazırla o kekle meyve sularını.Berke'yle gelirim ben.'' ''Tamam çocuğum.''

Hemen koşarak bahçeye çıktım.Futbolu çok severdim.Batu,Berke ve ben eskiden çok oynardık.Gerçi yeni hayatımıza başlamamıza rağmen eskilerde değildik ki.

Top ayağıma gelmişti.Sıkı bir şut çekmeye hazırlandım.Berke kaledeydi.Çektiğim an öne atıldı ve topu yakaladı.''Kardeşime bak.Artık tutabiliyorsun topaları.''diyerek göz kırptım.''Sende formunu kaybetmeye başlıyorsun.'' ''Biz senin gibi lisanslı değiliz delikanlı.Ama giderimiz var.'' arkadan gelen ses babamı sesiydi.O da bize katılmıştı.Bi  tek Batu eksikti.Uyandırmak istememiştik gene de.Onlarla bir arada olmak çok güzel.O sırada Berke yere düştü.ilk başta ''Yemezler bu ayakları.Kalk hadi.Sıkı bir şut ge-..Be-Berkee''sesim titremişti.Burnu kanıyordu.Berke'nin güneşe felan alerjisi yoktu,başka bişeyede kolay kolay yaralanmaz,fiziksel acılara dayanıklı biriydi.

Sonradan bayıldı.Bağırarak Hatice sultanı çağırdım ve ambulansı aramasını söyledim.

5-10 dakika sonra ambulans gelmişti.Odasına çıkartıldı.Ve orda tedavisini gördü.Doktor hastaneye gitmemizin şart olduğunu söyleyince apar topar hastaneye gitmiştik.Doktor odadan çıkarken  babamla özel görüşmek istediğini söyledi.O sırada babamın telefonu çaldı.Arayanın annemin olduğunu benim görüşmemi rica etti.

''Alo?'' ''Kavin?''  ''Benim.Noldu?'' ''Berke nasıl?Nolur bişiy söyle.İyi dimi?'' ''Evet.Batu öğrendi  mi?'' ''Hayır canım daha uyanmadı.''  

''Senden rica ediyorum.Lütfen ama lütfen Batu bişiy bilmesin a..'' ''?'' ''anne.lütfen Batu'ya bişiy söyleme oyala onu.Eli ağrıyormuş onlarda burktuğunu düşünüp doktora götürdüler filan de.L-lütfen.'' sesimin ağlamaklı çıktığını anlamıştım.Hemen kapattım ve engel olduğum gözyaşlarımı özgürlüklerine kavuşturudum.

Babam sessiz bi şekilde odadan çıktı.5-10dakika bişey sormak istesemde cesaret  edememiştim.Sonunda cesaret edip ne olduğunu sorduğumda o anda söyleyeceklerinin pek de iç açıcı olmayacağını sezmiştim.

''Berke..Berke l-lösemi olabilir.'' O anda yıkıldığımı anladım ve kendimi tutamadan yere yapıştım.Buz gibi yeri öpmüştüm.Pek karşılık alıp almadığımı anlayamadım.Karşılıksız aşk buydu galiba.

K-a-r-d-e-ş-i-m LÖSEMİ miydi yani?

***

OKUYAN HERKESE TEŞEKKÜRLER.BEĞENECEĞİNİZİ UMUYORUM.YORUM YAPMAYI VE VOTE VERMEYİ UNUTMAYIN LÜTFEN. ^_^

GERÇEKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin