Rainbow Dash bir ağacın altında Daring Do kitabı okuyordu. Okuduğu sırada Applejack'i aklından çıkaramıyordu. Altın sarısı saçları, tatlı aksanı, güzel yeşil gözleri, hakkındaki her şey nefes kesiciydi. Arkadaşı Fluttershy'ın ona doğru yürüdüğünü gördü.
Fluttershy- "Selam Rainbow. Ne yapıyorsun?"
Rainbow Dash- "Daring Do okuyorum. Hey Shy sana bir şey söyleyebilir miyim?"
Fluttershy- "Tabii ki, nedir?"
Applejack'ten hoşlandığını söyleyecekti. Derin bir nefes aldı ve sakince konuşmaya başladı.
Rainbow Dash- "Kimseye söylemeyeceğine söz verir mısın?"
Fluttershy- "Söz veriyorum."
Rainbow Dash- "Birinden hoşlanıyorum."
Fluttershy zevkle gülümsedi. Arkadaşı birinden hoşlandığı için mutlu olmuştu. Gülümserken Rainbow Dash'e sarıldı.
Fluttershy- "Senin adına sevindim Rainbow Dash. Şanslı kişi kim?"
Rainbow Dash- "O...Applejack."
Fluttershy biraz şaşırmıştı ama onun adına mutlu olduğu için gülümsedi. Rainbow Dash'in Applejack'ten hoşlandığını hissediyordu ve haklıydı. Tekrar sarıldılar.
Fluttershy- " Senin için çok mutluyum. Ona ne zaman ve nasıl söyleyeceksin?"
Rainbow Dash- "Henüz bilmiyorum. Ayrıca bu kızlar için de sır."
Fluttershy Rainbow Dash'in itirafını diğerlerinden sağlayacağına dair söz verdi. Ayrıca Rainbow Dash'in onlara ne söylemek istediğini bilmek istediğini söyledi. Diğer kızları aradılar ve nihayet buldular.
Rainbow Dash- "Selam millet size bir şey söylemem gerekiyor."
Twilight- "Nedir?"
Rainbow Dash- "Aramızda kalacağına söz verir mısınız?"
Arkadaşları kafalarını evet anlamında salladı. Arkadaşlarına evde babasıyla ne olduğunu anlatması gerekiyordu. Babasına söyleneceğine dair söz vermişti ama her insan söz tutamazdı.
Rainbow Dash- "Bileklerimdeki kesikleri kedi yapmadı. Bu bir yalandı."
Rarity- "Ne demek istiyorsun hayatım?"
Rainbow Dash- "İzleri kendim yapıyordum."
Gerçek ortaya çıkmıştı ancak bu sadece yarısıydı. Rainbow Dash, itirafıyla şok olmuş arkadaşlarına bakıyordu. En kötüsü, Applejack'in ifadesini görmüştü. Bu onu kırmıştı.
Twilight- "Neden Rainbow Dash?"
Rainbow Dash- "Babam ben 13 yaşındayken annem öldüğünden beri bana şiddet gösteriyor. Eve sarhoş gelip bana bağırıp vuruyor. Annemin ölümü için beni suçluyor. Değersiz bir b*k parçası olduğumu ve araba kazasında onun değil benim ölmem gerektiğini söylüyor. İşte söyledim. Gerçek sonunda açığa çıktı."
Arkadaşlarının gözlerinde gözyaşları vardı. Gerçeğin acıttığını söylerlerdi. Gerçekten acıtıyordu. Kimse ne diyeceğini bilmiyordu. Derin bir sesszilik vardı. Pinkie Pie'ın saçları düzdü(?) ve ağlarken Rainbow Dash'e sarıldı.
Rainbow Dash- "Gitmem gerek. Gelmiş geçmiş en iyi arkadaşlarsınız. Sizi seviyorum."
Ve böylece, Rainbow Dash ordan ayrıldı. Arkadaşlarını düşünceler ve gözyaşları içinde bırakarak. Birbirlerine sarıldılar. Rainbow Dash'e öyle ya da böyle yardım etmeliydiler. Applejack Rainbow Dash'i seviyordu. Onu böyle görmek kalbini kırmıştı. Rainbow Dash'i ne pahasına olursa olsun koruyacaktı.
###
Bölüm gecikti biraz özür dilerim😓 Rhythm Hive oynuyordum da🤩
ŞİMDİ OKUDUĞUN
A Missing Rainbow [Appledash]
Fanfiction[A Missing Rainbow kitabının çevirisidir.] Kendini bildi bileli, Rainbowdash en yakın arkadaşı Applejack'e aşıktı ve hiç sevildiğini hissetmemişti. Babası ona korkunç şekilde muamele ederken, annesi ne yazık ki son yolculuğuna uğurlanmıştı. Pek çok...