FAMİLİAR 'Harry Styles'

5. Bölüm

Keyifli okumalar! xx 

Harry's POV.

Beni duymazdan gelerek tam karşıya bakıyordu. Arabayla hızla uzaklaşmaya başladı. Arkasından kaşlarımı çatarak "inatçı" dedim.

Kahretsin! Sinirden yumruklarımı sıkmaya başlamıştım. Aniden Paul'a dönerek "arabanın plakasını al. Onunla ilgili her şeyi öğren." diyerek bizden hızla uzaklaşan Lucy'nin arabasını işaret ettim.

"Tamam aldım. Şimdi hemen bin şu arabaya, gitmeliyiz" diyerek hızlıca konuştu. Arabaya bindim. Yol boyunca Lucy'nin bakışlarını ve söylediği sözleri düşündüm.

Kahretsin tam bir aptaldım! Benden ne isteyecekti? Para mı? Hayır sanmıyorum. Ya da... bilemiyorum kahretsin bir tahminim bile yoktu! Ellerimle yüzümü kapatarak onu düşünmemeye çalıştım.

Otele gelmiştik bunu dışarıdaki çığlıklardan anlamıştım. Korumalar yardımıyla içeriye girdim. Otelde sadece bizim ekip kalıyordu.

Şuan herkes telaş içinde lobide toplanmıştı. Hepsinin yüzü beni görünce rahatladı.

"Tanrım Harry! Nerelerdeydin? Çok endişelendik" diyerek bana sarılan kişi Gemma oldu.

"Ben sadece kendi başıma biraz dolaşmak istedim hepsi bu" dedim masum gözükmeye çalışarak.

"Pek başarılı olduğun söylenemez evlat." diyerek söze atıldı Paul.

"Gittiğin alışveriş merkezinde yaklaşık 300 civarı hayran peşindeydi. Farketmedin galiba. Canlı kalabilmene şaşırdım doğrusu" diyerek devam etti Paul.

Herkesin şaşkınlıktan ağzı açık kalmştı. Kızgın ve soru soran gözlerle bana bakıyorlardı.

"Tamam tamam kimse bir şey söylemesin veya sormasın. Gerçekten çok yorgunum. Odama çıkıp dinlenmek istiyorum" diyerek yakındım ve kimsenin bir şey demesine fırsat vermeden asansöre yöneldim.

Asansöre Lou ve Gemma ile birlikte bindik.

"Gömleğini beğendim. Yeni mi?" dedi Lou.

"Ah evet yeni. Biri ımm... ödünç verdi." Daha fazla soru sormazdı umarım.

Gemma bana uzanarak şapkayı başımdan çıkarttı.

"Evet ben de şapkayı beğendim" diyerek kendi taktı.

"Gemma hayır. Bunları Lucy'e geri verceğim" diyerek kaşlarımı çattım ve şapkayı ondan geri aldım. Asansörden hızlıca çıkarak odama yöneldim. O ikisi hala peşimdeydi.

"Lucy kim??" dedi Gemma.

"Sana yardım mı etti?" bu sefer soru Lou'dan gelmişti.

"Eveeet" diyerek uzattım.

Odamın kapısının önünde durarak onlar döndüm "hanımlar, görüşürüz" diyerek çarpık gülümsememi takındım.

"Hey yemekte bize herşeyi anlatacaksın, kaçışın yok" dedi Gemma.

"Kesinlikle." diyerk onayladı onu Lou.

Ah tanrım beni fena sıkıştıracaklardı!

Lucy's POV.

Elimdeki cips tabağını önüme çektim ve koltuğa iyice yerleştim. Bugün cumartesiydi. Yani film izlemek için ideal bir gündü. Film CD'lerini önüme koyarak seçmeye çalıştım. Ne izlemeliydim? Dram mı? Hayır. Ağlamak bana göre değildi. Filmin etkisinden çıkamıyordum uzun bir süre. Komedi? Olabilirdi.