Mecburdum

1.5K 82 8
                                    

3AY SONRA
Eylem'den
Artık iyiydim. İyi olmam gerekiyordu. Bugün ateşle izmire gidicektik görev için.
"Eylem hazırmısın?" Dedi ateş.
"Hazırım hadi gidelim" dedim.
Ateşle beraber uçağa bindik. Ateş uçağa bindiği gibi uyumuştu. Bende kulaklıklarımı takıp gözlerimi kapattım.

Fethi'den
Eyleme olanları duyduktan sonra karabayıra gitmek istedim ama yavuz komutanım beni engelledi.
Herkes benim eylemi bebeklerimizi bırakıp gittiğimi sanıyor. Ama ben izmire görev için gelmiştim. Evet herşey bu siktigimin görevi yüzündendi. Eyleme yada digerlerine bunu söyleyemedim çünkü gizli bir görevdi. Erdem yarbay ve yavuz komutanımın haberi vardı sadece. Görevim eskiden asker olan ve hain çıkan Cevdet diye bir adamı yakalayıp ankaraya teslim etmekti. Normalde daha kısa sürmesi gereken görevim beklediğimden de uzun sürmüştü.
Eylemi çok özlemiştim. Ayrıca ortada boşanma gibi birşey yoktu sadece ona öyle söylenmesi gerekliydi. Asya denilen kızı bizimkiler paketlemeye geliyorlarmış. Kızın ne iş yaptığını öğrendikten sonra kendim yakalayıp götürmek istedim ama bu benim görevim değildi.

Eylem'den
Uçaktan indikten sonra bize verilen eve gittik. Kadınla bugün buluşup konuşucaktık. Yarın da bizimkiler gelip kadını alıcaktılar. Asyanın çalıştığı bara gidicektik. Kıyafetlerimizi değiştirdik.
"Eylem çok güzel olmuşsun da sen rahat edebilecekmisin bununla" diye sordu ateş.
"Yani pek rahat olduğum söylenemez tabii ama idare edicez artık." Dedim.
"Seninle uğraşmayalım oralarda hani badime sarkıntılık etmeye kalkarlar falan" dedi ateş.
Güldüm" Merak etme senin badin hamile ortada olmasa da bir kocası var" dedim.
"Off tamam girme o konulara şimdi..Hadi çıkalım" dedi ateş. Bende kafamı sallayıp onayladım.

Bara geldiğimizde çok kalabalıktı. Zar zor boş bir yer bulup etrafı izlemeye başladık. Birden bir alkış fırtınası koptu. Daha sonra tanıdık bir ses duyuldu etrafta. Sahneye baktığımda bu tanıdık sesin sahibini gördüm. Bizi bırakıp gitmesine rağmen hala onu sevdiğim uğruna ölebileceğim adam.
Birden göz göze geldik.
"Eylem benim gördüğüm şeyi sende görüyorsun dimi" dedi ateş.
"Ateş buraya gelmesin." Dedim sakin kalmaya çalışarak.
"Sen şimdi burdan uzaklaş ben halledicem." Dedi ateş. Bende ordan uzaklaştım.

Ateş'den
Fethi buraya geldi.
"Ateş.Eylem nereye gitti" dedi.
Bide soruyormusun ya. Asıl sen nereye gittin dört ay önce. Hamile karını bırakıp nereye gittin!" Dedim.
"Bak hepiniz benden nefret ediyorsunuz biliyorum ama böyle olması gerekiyordu." Dedi.
"Ne olması gerekiyordu! Eylem ne çekti sen biliyormusun peki" dedim.
"Yavuz komutanımı ara ve benim yanımda olduğunu söyle" dedi.

Yavuz komutanımı aradım. Bana herşeyi anlattı. İnanması zor bir durumdu bu çünkü ona verilen görev daha önce bana verilmişti fakat benim ondan daha önemli bir göreve gitmem gerekiyordu.

"Fethi o görev bana verilmişti ama benim daha önemli bir göreve gitmem gerektiği için reddetmiştim" dedim.
"Biliyorum. Gizli kalması gerektiği için kimseye birşey söylenmedi. Sadece yavuz komutanım ve erdem yarbay biliyor..Sen eylemle konuşursun dimi" dedi.
"Sen burdaki işin bitince bizim için verilen eve gel orda ikiniz yüz yüze konuşursunuz." Dedim.
Tamam anlamında kafasını salladı ve yanımdan gitti.

Eylem'den
Baska bir tarafa geçip ateşleri izlemeye başladım.
Biraz konuştuktan sonra ateş telefonla birini aradı biraz daha konuştuktan sonra fethi ateşin yanından gitti.
Bende geri ateşin yanına döndüm.
"Ateş ne oluyor" dedim.
"İşimiz bittikten sonra bize verilen eve gelicek orda yüz yüze konuşursunuz" dedi.
"Ne yani bi açıklaması varmıymış" dedim.
"Evet var hemde çok geçerli" dedi.
"Deliricem ya adam beni bırakıp gidiyor ama mantıklı bir açıklaması var." Dedim.
"Eylem hadi kadın geliyor sakin ol biraz" dedi.
Daha sonra kadın yanımıza geldi.
"Merhabalar" dedi.
"Merhaba asya hanım" dedim.
"Lafı fazla uzatmak istemiyorum eylül hanım. Kız bebeğinize bir aile buldum doğumdan sonra direk alıcaklar." Dedi.
"Peki para hazırmı?" dedim.
"Merak etmeyin herşey hazır siz doğumu yapar yapmaz para elinizde olur" dedi.
"Tamam o zaman" dedim.
"Yarın birlikte kontrole gidicez sabah verdiğim adrese gelirseniz sevinirim." Dedi kadın.
"Bir dakika zaten ben buraya gelmeden önce kontrole gittim ve bebeklerin durumu gayet iyi" dedim.
"Bu kadar edişelenicek bir durum yok ortada..Tabii sizin saklıycak bir şeyiniz yoksa" dedi.
"Hayır tabiki de saklıycak hiçbirşey yok. Siz adresi verin yarın sabah görüşelim" dedim.
"Ben adresi size mesaj atarım" dedi ve gitti.

A-Nerden çıktı şimdi bu kontrol.
E-Bilmiyorum ama hiç iyi olmadı.
A-Erdem yarbaya haber vermemiz gerekiyor. Belki bu gece alırız kadını.
E-Tamam.. Ben haber veririm.
A-Eylem sen iyimisin?
E-Bu soruyu sorduğuna inanmıyorum ateş.
A-Tamam hadi bin şu arabaya. Zaten konuşucaksınız.

Birlikte arabaya bindik. Eve gelince arabadan çıkıp eve dogru koşmaya başladım. Eve girince kendimi zar zor lavoboya attım. Ateş de arkamdan geldi.
"Eylem noldu iyimisin" diye sordu. Ben cevap veremeden kapı çaldı. "Kapıya bak" dedim ve tekrar önüme döndüm.
Elimi yüzümü yıkadım daha sonra salona gittim.
Koltukta fethi oturuyordu.
Benim geldiğimi görünce ayağa kalktı.
"Eylem" dedi. Dört aydır hasret kaldığım adam şimdi burdaydı.
"Ateş nerde" dedim.
"Dışarıya çıktı...sen nasılsın" dedi sanki nasıl olduğumu bilmiyormuş gibi.
"İyiyim. Dört ay önce sevdiğim adam beni bırakıp gitti bugün de görev için geldiğim izmirde onu gördüm ve şu anda onunla konuşuyorum..evet gayet iyiyim" dedim.
"Ben özür dilerim eylem. Mecburdum eğer öyle olmasaydı asla gitmezdim." Dedi.
"Özür diliyor ya. Sen özür dileyince dört ay önceye dönemiyoruz ama! Sen neden gittin bana onu söyle!" Dedim.
"Buraya görev için geldim. Hala da görevimi bitiremedim...inan bende senin bunları yaşamanı istemezdim. Bebeklerimizin senin karnında büyümesini bende görmek isterdim...onlar tekme atarken bende senin yanında olmak isterdim. Ama görev eylem. Görev herşeyden ve herkesden önce gelir." Dedi.
Sakin kalmaya çalışarak konuşmaya başladım "Benim bunları yaşamamı istemeseydin başka bir şekilde de gidebilirdin. Ben neler düşündüm biliyormusun..kesin dedim başka bir kadın var. O kadar saçma bir zamanda gittin ki bunları düşünmemek elde değildi...neden ceylan adını duyduktan sonra gittin peki?." Dedim. Bunları söylerken gözlerimden de yaşlar akıyordu.
"Ceylan benim eski sevgilim. 18 yaşımdaydım ceylanla sevgiliydik. Ama ben ceylanı çok seviyordum onun için ölebilirdim. Kafaya da koydum evlenicem diye. Birgün yüzük alıp evine gittim. Kapı açıktı içeriye girdim yatak odasından sesler geliyordu dayanamadım gidip baktım. Abimle öz abimle ceylan yataktaydılar. Kendimi tutamadım onu orda ölesiye dövdüm hastanelik oldu tabi bu annemde onun tarafında oldu. O zamanda onlar aklıma geldi. Dayanamayıp gittim." Dedi.
Söyledikleri kalbimi acıtmıştı. Dizlerimin üstüne düştüm ve ağlamaya başladım. Fethi de yanıma geldi. Bana sarıldı ama başka bir şekilde sarıldı. Sanki korkak bir çocuk gibi sarıldı. Daha sonra beni kucağına alıp yukarıdaki odalardan birine götürdü. Yatağa yattık. Fethi elini karnıma koydu
"Adları ne olucak" dedi.
Bir süre sustum daha sonra"Bilmiyorum" dedim.
"Eylem seni çok seviyorum kalbimin bile anlayamayacağı şekilde seviyorum." Dedi.
"Bende seni seviyorum ama birdaha böyle birşey olursa yemin ederim seni vururum Fethi KULAKSIZ!" Dedim.
"Söz veriyorum hep yanında olucam ve hiçbiryere gitmiycem" dedi.
Dudaklarına uzun bir öpücük bıraktım.
O şekilde yatarken birden yerimden kalktım.
"Azra!" diye bağırdım.
"Azra?"dedi fethi.
"Kızımızın adı.Azra çok güzel bir isim" dedim.
"Azra..Azra KULAKSIZ" sevdim evet evet çok güzel bir isim de oğlumuzun adı ne olucak azra ismine uygun birşey bulmamız zor olur" dedi fethi.
"Yani oğluşumuza ksim bulmamız zor olucak ama olsun be  kızıma azra ismini vermek istiyorum." Dedim.
"Peki o zaman. Azra kızımızın adı olsun..." dedi.
"Eylem Can" dedi fethi.
"Can ne alaka ya" dedim.
"Can diyorum oğlumuzun adı" dedi.
"Ya güzel de ben oğluşuma başka bir isim vermek istiyorum." Dedim.
"Tamam ne vericeksin" dedi fethi.
"Ama kızmak yok" dedim.
"Ya tamam valla kızmıycam hadi söyle" dedi.
"Ama bak yemin ettin kızarsan..ona göre yani" dedim.
"Eylem hadi bebeğim söyle" dedi fethi.
"Ateşin adını vermek istiyorum" dedim hızlıca.
"Ohh be. Bende bir an mücahitin adını söyliyceksin sandım."dedi fethi.
"O zaten göbek adı." Dedim.
"Pardon!" Dedi fethi.
"Ne pardonu dört aydır yoksun fethi beg bebeklerimin adını vermek benim hakkım" dedim.
"Tamam ama bende azraya ikinci bir isim vericem" dedi.
Tamam anlamında kafamı salladım.
"Ne peki" dedim.
"Pırıl Azra" dedi fethi.
"Yani güzel ama bilmiyorum ya. Bence biz bu isim işini sona bırakalım yoksa iyi olmaz" dedim.
"Bencede" dedi fethi.

BÖLÜM SONU🤗
Herkese selam
Saçma bir yerde bitirdiğimin farkındayım.
Olaylar biraz saçma oldu ve şu anda onu toparlamak istediğim için ne yapacağımı bilmiyorum.
Bir süre daha buralarda olamıycam ama elimden geldiğince bölüm atmaya çalışıcam. Beni unutmayın sakın😊kendinize iyi bakın sizi çoook seviyorum😙

Esra"👈🏻

HEP♡~eyfet  #Wattys2019Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin