Bölüm 68

492 42 22
                                    

Eylem'den
"O gözlerini oyup ellerine vermediğime dua etsin"diyip mutfağa girdim.

"Kıskanç karım"diyip yanağımdan öptü fethi.

"Böyle adam bulmuşum tabi kıskanırım"diyip güldüm.

"Limonata?"diye sordum.

"Olur"dedi o da salona girerken.

Limonataları bardağa koyup salona gittim.

"Film izlermiyiz?"diye sordu fethi.

"Iyi olurdu ama benim daha iyi bir fikrim var"dedim.

"Ne?"diye sordu fethi.

"Düğün videomuzu izleyelim"dedim.

"Hayatım çok güzel bir fikir ama hangi düğünü izliycez"dediğinde ikimiz de kahkahalara boğulmuştuk.

"İkisini de izleriz"dedigimde kumandayı elime alıp fethinin yanına oturdum.

*
"Mücahite baksana ya"diyip güldüm.

"Deli işte"dedi fethi de.

"Eylem, çok güzelmişiz be"dedi fethi daha sonra.

"Şimdi de çok güzeliz"diyip sevdiğim adamın gözlerine baktım.

Fethi beni kollarının arasına alıp saçlarımı öptü.

"Fethi, sence biz doğru birşey mi yaptık?"dedim.

"Ne konuda"diye sorunca yerimde doğrulup fethinin gözlerine baktım. Elimi yanağına getirip okşamaya başladım.

"Buraya gelmek konusunda, mesleklerimize ara vermek konusunda"dedim.

"Hayır. Biz en doğrusunu yaptık... Hem nerden çıktı bu"dedi.

"Geceleri bi kabusla uyanıyorsun. Rüyalarında hep sayıklıyorsun... Son birkaç gündür de geceleri uyumuyorsun, benim uyuduğumdan emin olup salona iniyorsun. Su içip televizyonun yanında duran tim ile olan fotoğrafı alıp bahçeye çıkıyorsun. Uzunca ona bakıp çimlere uzanıyorsun bi süre sonra da uyuyorsun. Ben gelip üzerini örtüyorum. Saat 4 veya 4.30 civarı gelip üzerinde ki battaniyeyi alıyorum saat 5 de de sen uyanıp yanıma geliyorsun"dedim.

"Biz beceremiyoruz bunu kabul edelim"dediğimde yerinden kalkıp derin bi nefes aldı.

"Kolay değil. Ama kendimizi dinlemeye ihtiyacımız var"dedi.

"Hem belki, üçüncü için de iyi bir zaman olabilir"dediğinde kaşlarımı çattım.

"Hayır tabi ki de. Bu konuyu sonsuza kadar kapattığımızı sanıyordum"dediğimde yanıma geldi.

"Allah Allah yok öyle eylem hanım. Hem kardeşleri olsa fena mı olur"dedi.

"Daha iki çocuğa bakamıyoruz üçüncü hayatta olmaz"diyip yatak odasına doğru koşmaya başladım.

"Görürsün sen eylem hanım geliyorum"diyip arkamdan geldi.

*
Sabah
Fethi'den
"Fethi, telefonun"diyip kafasını yastığa gömdü eylem.

Uzanıp telefona baktığımda arayanın yavuz olduğunu gördüm.

"Alo yavuz hayırdır sabah sabah noldu"dediğimde sıkıntılı bir nefes verdi.

"Fethi... Ateş ateş vuruldu"duyduğum şeyle yerimde donakalmıştım.

"Ne nasıl oldu ne zaman oldu"dediğimde eylem de kalkmıştı.

"Dün görevdeydik. Ameliyata aldılar 6 saattir ameliyatta"dedi.

"Tamam biz hemen geliyoruz"diyip telefonu kapattım.

"Fethi nolmuş!"dedi eylem.

"A-ateş vurulmuş"dedim.

"Ne. Ateş mi hayır ya"diyip hemen ayağa kalktı.

*
Üzerimizi giyinip ikizlerin odasına gittik.

"Fethi sen yukarıdan çantaları getir"diyip afrayı uyandırmadan kucağına aldı.

"Siz arabaya gidin ben buğrayla çantaları getiririm"diyip yukarıya çıktım.

Çantaları alıp hızlıca arabaya yerleştirip buğrayı da alıp bebek koltuğuna koydup.

"Eylem battaniye örtelim mi üşürler"dedim.

"Bagajda olucaktı onları örtsene"dedi.

İkizlerin üstünü örtüp arabaya bindim.

"Baharı arsana"dedim.

"Aradım açmadı"dedi.

"Allah kahretsin ya daha iki gün önce konuştuk. Nazlıya sürpriz yapıp buraya getirecekti"dedim.

Eylemin ağzından hıçkırık kaçmıştı.

"Fethi, lütfen bişey olmasın"dedi gözyaşları arasında.

Dişimi sıkıp zor da olsa konuştum.

"Olmayacak"diyip eylemin elini tuttum.

*
Birkaç Saat Sonra
Eylem'den
Sonunda uçaktan inebilmiştik. Bizi alması için çaylağı aramıştı fethi.

Fethiyle kısa bir sarılmanın ardından  benimle de sarıldı.

"Feyzo... Ateş nasıl?"diye sordum.

"Az önce yavuz komutanımla konuştum ameliyattan çıkmış ama başka birşey söylemedi"dedi.

"Hemen gidelim o zaman"diyip arabaya bindik.

*
Fethi ikizleri kucağına almıştı. Hastaneye girdiğimizde direk karşımıza erdem albay çıkmıştı.

"Komutanım ateş nasıl?"diye sordu fethi.

"Hayati tehlikesi devam ediyormuş. Yoğum bakıma aldılar, kurşunların biri omuriliğine çok yakın olduğu için şimdilik almamışlar"dedi.

Anında hıçkırıklarım artmışken bir de nazlıyı görmek daha da kötü olmama neden oldu.

Koşarak nazlıya sarıldığımda ikimiz de ağlamaya başladık.

"Eylem ateş ölüyor"dediğinde nazlıya sıkıca sarıldım.

"Hayır, ölmiycek ölemez o sizi bırakmaz"dedim..

*
Bölüm Sonu
Biliyorum fazlasıyla kısa bir bölüm ama daha fazla bekletmek istemedim. Bu bölümü 3. Yazışım ve tekrardan silmek istemediğim için atıyorum. Diğer bölüm telafi edicem sizi seviyorum 💞

Esra☄


HEP♡~eyfet  #Wattys2019Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin