Chatnoir
Akumalı olan kişiyle savaşmak baya zordu. Her akumalanan kişi gün geçtikçe daha da güçleniyordu. Bu da benim işimi zorlaştırıyordu.
Akumalı olan kişinin elinde oklar vardı. Kime atsa yerde kanlar içinde kalıyordu. İşte bu büyük bir sorun, akşam akşam kimin ne sorunu olurdu ya? İyiki gece görüşüm var yoksa bitmiştim!
Akumalı olan kişiyle hâlâ savaşırken bana bir ok fırlattı. Ondan kaçtım fakat kolumu sıyırmıştı ve kolumdan kanlar akıyordu ama şuan kolumu düşünemem akumayı yakalamam lazım!
Biraz daha uğraştıktan sonra nihayet yenmiştim. Akumayı iyileştirip herşeyi normal haline döndürdüm. Fakat kolum hâlâ aynı kalmıştı. Hemen eve gitmem lazımdı.
Eve doğru koşmaya başladım. Arada bir gözüm kararıyordu buda koşmama engel oluyordu. Birden gözüm tamamen karardı ve çatıdan aşağı düştüm.
Önce büyük bir acı hissettim sonra korku dolu bir çığlık duydum sonrası karanlık!
Marinette
Odamda ödevlerimi yaparken tam o anda balkondan büyük bir gürültü geldi. Önce korktum sonra aniden gelen bir cesaretle hemen balkona çıktım. Gördüğüm şeyle korku dolu bir çığlık attım!
Çığlığımı duyan ailem; hemen odama çıkıp yanıma geldiler. Onlarda gördükleri şeyle neye uğradıklarını şaşırdılar.
Eh haklıyız yani şaşırmakta. Sonuçta sizin balkonunuzda baygın ve kolundan oluk oluk kan akan bir Chatnoir görseniz sizde şaşırırsınız dimi?
Ay neyse babam hemen Chatnoirin yanına gidip onu yerden kaldırıp benim yatağıma yatırdı. Annemde hemen ilk yardım çantasını getirti.
"Pansuman yapmamız lazım fakat bunun içinde o kıyafeti çıkarmak lazım napıcaz şimdi?"
Dedi babam"Eğer yüzüğünü çıkartırsak gerçekte kim olduğunu öğreniriz!"
Dedi annem ve sonra devamını getirdi;
"Ve bu hiç iyi olmaz!"
Dediğinde aklıma gelen şeyle 'buldum' diye bağırdım
İkiside bana meraklı gözlerle bakıyordu. Bende hemen odamdaki kar maskesini aldım. Evet evimde bir kar maskesi var. Ne olur ne olmaz yani!
Hemen Chatnoirin yanına gidip maskeyi kafasını geçirdim. Bu sayede kendi maskesi bile çıksa onu tanıyamayız. Hemen parmağındaki yüzüğü çektim ve yeşil beyaz ışık renklerde dönüşümden çıktı.
Babam hemen pansuman yaptı. Bende hemen mutfağa inip yüzüğü çıkarttığım anda cebime saklanan kwamiyi cebimden çıkarttım.
"O iyi olucak değil mi?"
Diye sorduğunda hemen cevap verdim;
"Tabiki de iyi olucak. Sadece bir sıyrık önemli birşey değil."
Dediğimde rahatlamıştı"Senin ve ailenin yaptığı şeyle gurur duyuyorum."
Dediğinde kafam karıştı"Yani onu iyileştirmekten bahsediyorsan onu herkes yapar dimi?"
Dediğimde kafasını hayır anlamında salladı.
"Yardım için gurur duymuyorum. Aslında onun içinde mutluyum fakat onun kimliğini öğrenmemek için kafasına kar maskesini geçirdin. Bunu kimse yapmazdı herkes onun gerçekte kim olduğunu bilmek istiyor fakat sen ve ailen bunu istemeyip onun kimliğini öğrenmemek için herşeyi yaptınız."
Dediğinde gülümsedim"Bu Chatnoirin kararı. Eğer kim olduğunu bilmemizi isteseydi eminim ki söylerdi ama söylemediğine göre bir bildiği var ki söylemiyor! Bende onun gerçekte kim olduğunu bilmek istiyorum. Fakat bunu kendisinin söylemesi daha iyi."
Dediğimde o da gülümsedi"Sen gerçekten de çok iyi bir kızsın. Sahibim senden bahsederken abarttığını zannederdim ama meğerse abartmıyormuş."
Dediğinde şaşkına döndüm"Ne yani Chatnoir sana benden mi bahsetti?"
Dediğimde evet anlamında başını salladı.
"Ne kadar iyi birisi olduğunu, çok güzel olduğunu, yumuşacık bir kalbin olduğunu, sana ne kadar aşık olduğunu falan filan.."
Dediğinde daha büyük bir şok yaşadım.
Ne yani Chatnoir bana aşık mı? Aaaa inanamıyorum şuan ne kadar mutluyum asla anlatamam!!
"Ne yani Chatnoir bana aşık mı?"
Dediğimde kocaman gülümsedi."Evet hemde 4 yıldır aşık."
Devam Edecek
Evet arkadaşlar bugünlük bu kadar oy verip yorum yapmayı unutmayın bir sonraki bölümde görüşmek üzere by by 😘😘
Kelime sayısı= 543
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İlk Aşkım : Marichat
FanfictionParis'in tek kahramanı olan Chatnoir okulundaki en güzel kız olan Marinetteye aşıktır fakat Marinette ne Adriana nede Chatnoire aşıktır Adrianı en iyi dostu olarak görür Chatnoiri ise Paris'in kahramanı arkadaşı olarak görür ama ya Marinette'nin Cha...