Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
--------
HanoftheHan : Senden bir şey istemiyorum demiştim
Kage94 : Biliyorum ama ben yine de vermeyi istedim ama Sonra vazgeçtim Senin beni görüp yanıma geleceğini düşünmemiştim Ben sadece orada öylece oturdum Yanıma gelince de Vermek istedim Atma onları olur mu? Bundan sonra sana hiç bir şey vermeyeceğim Sadece atma onları Zaten çok geçmeden solarlar
HanoftheHan : Demek cidden sendin
Kage94 : Evet Çok güzel bir kalbin var Meleğim Sana sarılmayı o kadar istedim ki...
HanoftheHan : Neden insanları öldürüyorsun?
Kage94 : Bu sorunun cevabını vermiştim
HanoftheHan : Sorumu şöyle değiştireyim o zaman Neden katilsin? Neden yani? Bir insan neden böyle bir şeye başlar?
Kage94 : Anlatmak istemiyorum Öldürmek benim için ihtiyaç Bunu bil yeter
HanoftheHan : Bir nedeni bir başlangıcı olmak zorunda ama
Kage94 : Belki ama bunu bir neden sonuç ilişkisine bağlamanı istemiyorum Şöyle şöyle oldu ondan öldürüyormuş hmmm Çok saçma ve sinir bozucu değil mi? Öldürüyorum ve bundan fazlasıyla zevk alıyorum Bu kadar
HanoftheHan : Peki Bak seni anlamıyorum ve anlamamın imkanı yok Sen beni fazlasıyla korkutuyorsun ve bu korkuyu geçiremezsin Beni seviyorsun anladım ama Ben başkasını seviyorum ve onunla mutluyum Bu mutluluğun da devam etmesini istiyorum
Kage94 : Ben de senin sevgilinim Ben Sehun ile ilişkine bir şey demiyorum O da bana demesin
HanoftheHan : Tanrım... Zeki birisin ama şu konuda ısrarın beni çıldırtıyor! Benim yöntemlerimle hiç bir yere varamadık Şimdi senin yöntemini deneyeceğiz Hani beni tanımıyorsun tanımaya da çalışmıyorsun dedin ya Seninle mesaj üzerinden konuşmaya devam edeceğim Ama beni korkutmayacaksın
Kage94 : Böyle yaparak senden vazgeçeceğimi mi düşünüyorsun?
HanoftheHan : Ne yalan söyleyeyim ümit etmiyor değilim
Kage94 : Olmaz
HanoftheHan : Olmaz mı? Neden :D?
Kage94 : Benim amacım zaten başından beri sadece seninle konuşmaktı Ben seni korkutmaya çalışmıyorum Sen kendin korkuyorsun
HanoftheHan : Offff Orta yolu bulmaya çalışıyorum Farkındasın değil mi? Yardımcı olmaya çalışamaz mısın?
Kage94 : Ben böyle biriyim ve sen diyorsun ki benimle konuşacaksan kendin gibi davranmayacaksın Bunu istemiyorum Ben sana kendim gibi davranmak istiyorum Sadece ölüme gösterdiğim en derin benliğim ile Gerçek benliğim ile seninle konuşmak istemiyorum Öyle konuşmayacaksam seninle konuşamam
HanoftheHan : Tamam... Sakinim... O zaman çevremdeki insanlardan uzak dur Şu bana zarar veriyorlar diye öldürdüğün insanları öldürmekten vazgeç
Kage94 : Bunu da yapamam Çünkü onları ben öldürmedim
Kage94 : Meleğim onları ben öldürmedim Sadece ikisini öldürdüm
HanoftheHan : Biliyor musun Sen psikopat bir manyaksın Azı değil ama çok fazlasısın
HanoftheHan çevrimdışı
Kage94 : Biliyorum Ama inan sen hiç bir şey bilmiyorsun
--------
Sehun duyduğu rahatsız edici ses ile gözlerini açtı. Karşısında gözleri yerinden sökülmüş kanlar içinde bir adam vardı.
Tabii ki ölü olarak.
Sehun sinir olmuş bir şekilde adama baktı. Normalde böyle uyanmaya bayılırdı. Soğuk bedenler arasında uyuya kaldığı o günden beri cesetler arasında uyumayı seviyordu ama bu aralar yalnız uyanmak hiç hoşuna gitmiyordu.
Burada bu cansız bedenlerin yanında soğukluğuna sızan bir sıcaklık istiyordu.
Aklından geçen düşünceler ile elini kaldırıp cansız bedenin yüzünü okşadı.
Hissettiği soğukluk ile gülümsedi. İstediğini elbet elde edecekti ve buna çok az kaldığını hissediyordu.
Yerinden üstüne örtülmüş battaniyeye gülümseyerek yavaşça doğrulurken poposunda hissettiği acı ile yüzünü ekşitti.
"Lanet olası şeytan!" diye dişlerini sıkarak konuştu.
Gece fazlasıyla sert geçmişti.
Üstündeki örtüyü tekmeleyip yerinden kalktı. Acil bir duşa ihtiyacı vardı. Saçlarını düzeltip kendine gelmeye çalışırken rahatsız edici sesin devam ettiğini fark etti.
Sese dikkat kesilip nereden geldiğini bulmaya çalışırken dolapların arasında karanlıkta büyük bir kutunun olduğunu fark etti.
Yerdeki cesedin boynuna saplanmış bıçağı çekip eline aldı ve dikkatle büyük kutuya yürüdü. Kutu ters çevrilmiş bir şekilde duruyordu ve içinden garip sesler yükseliyordu.
Sehun kutuyu hızlıca kaldırıp sonunda garip sesin neyden geldiğini gördü.
Kutunun içinde elleri, kolları, ağzı ve gözü bağlı bir şekilde sandalyeye oturtulmuş tepinen bir kadın vardı. Kadın iplerden kurtulmak için yerinde debelenip duruyor ve ağlıyordu. Bileklerinin çevresi hep kan olmuştu.
Sehun kadının alnında yazan hediye yazısını okumasıyla sırıttı.
Elini yavaşça uzatıp kadının gözlerindeki kumaşı indirdi. Kadın karşısında ona endişe ile bakan genç ve yakışıklı adama görünce şaşırıp sustu.
"İyi misiniz bayan?" dedi Sehun endişe ile kadını bağlayan iplerde elini gezdirerek.
Kadın kendisine, sonunda yardıma gelindiğini düşünerek rahat bir nefes verip başını sağa sola salladı ama ağlamaya devam ediyordu.
Sehun diğer elindeki bıçağı kadının alnında gezdirirken zavallı kadın korkuyla tekrar titredi.
"Tanrı'ya inanır mısınız?" diyerek bıçağı kadının yüzünden yavaşça gezdirdi.
"Atabildiğiniz kadar çığlık atın olur mu?"
Kadının ağzındaki kumaşı kestiği gibi kadın çığlığı bastı. Sehun sırıttı.
Bu, Sehun'un aldığı en güzel hediyelerdendi.
----------
Dedim bu kafa karışıklığı yetmez az daha kaos yapayım 👿👿.
Akuma kelimesinin şeytan demek olduğunu söylemiştim değil mi? Ehe işte o şeytanın bu bölümde varlığını gördük 😂😂.
Hunhun : Şincik... Ben... Ne diyim bilemedim Spoiler alabilir miyim?
