uzun bir bölüm sizlerle =)
Hayat... Neydi? Sorunsuz, sorgusuz kabullenmek mi? Yoksa dünyayı karşına alıp, savaşmak mı? Defne karmakarıştı. Düğününe geldiği damada aşık olmuştu. Hem de en imkansızından. Resmen karmaşa denizinde yüzüyordu. Boğulma üzereydi de farkında değildi. Yakında o adam her şeyi ile o kadının olacaktı. Birden banyodaki hali aklına geldi. Sonra onu öptüğü an...
“Allah’ım neden ben?” diye inledi ve yatağa attı kendini. Sabah Seher hanım kahvaltıda Dilan ile Mahir’in kavgalarının her zamanki gibi olduğunu ve iki güne kalmaz barışacaklarını söylemişti. O da pek memnun değildi gelininden anladığı kadarı ile. Çünkü pek de keyifli bir şekilde konuşmamıştı.
Kapı tıklatılınca, yataktan başını kaldırmadan “Gir!” diye bağırdı.
Yeşil şarkı mırıldanarak içeri girdi. Defne bir an başını kaldırdı ve kızın mutluluğunu görünce öfke ile;
“Neyseki birimiz iyi,” diye homurdandı.
“İyiyim, çünkü bugün Pazar ve abim evde. Bu da kavga etmişler demektir.”Bunu zaten biliyordu. Ama yakında barışacaklarını da biliyordu. Yine de onun evde oluşu Defne’yi heyecanlandırdı ve yataktan doğruldu.
“Kim evde?” dedi pek de ilgilenmiyormuş gibi.
Yeşil gözlerini açıp, kıza baktı inanamıyormuş gibi. Bu ilgisizlik de neydi şimdi?“Diyorum ki bu gün yirmi üç nisan, neşe doluyor insan. Kazanın da dibi kaynamış. Mustafa amcam nehre atlamış.”
Defne “Hıı” diyebildi. Evdeydi demek. Yine de pek önemsemiyormuş gibi dolabı açtı ve uygun bir kıyafet ayarladı. Giyinirken bir yandan da konuşuyordu. “Yeşil ya, yurt açılmış. Ben artık gitsem? Hem dersler başlayacak. Bu yıl yoğun. Bir an önce adapte olmam lazım.”“Saçmalama. Zafer bayrağını abimin kalbine dikmeden, harp mahallini terk etmek zinhar olmaz.”
“Al Muhteşem Yüzyıl’a bağladı. Fazla izliyorsun bu dizileri.”
“Güzel ama. Ah bir Hürrem olup, Sülüman bulamadım.” Hülyalı hülyalı baktı.“Allah’ım. Hasta ya. Abin harem kuracak yakında merak etme. Dilan has kadın olur, bende zavallı cariye.” Kot ile tişörtünü giyinince Yeşil ona brokolinin içine serpilmiş çikolata gibi iğrenerek baktı.
“Ne?” diye inledi Defne.
“Kızım ben diyorum abim evde, kızla kavgalı, giydiğin şeye bak.”
“Leopar desenli taytla siyah sutyen mi giyseydim Yeşil? Anlamıyorum. Evin içindeyiz,”Yeşil cık cıkladı. “Dilan evin içinde bile Ivana Sert onu her an eleştirecekmiş gibi giyinip, süsleniyor. Sen de öyle ol. Abim öyle seviyor,” deyip, dolabı açtı. Kıza mini su yeşili bir elbise seçti. Makyajını yaptı ve saçlarını maşaladı. O sırada annesi seslendi öğle yemeğine indiler.
Köşede Mahir bir arkadaşı ile öfkeli bir şekilde konuşuyordu. Yeşil’in gözlerinde ‘İşte bu!’ der gibi parlıyordu. Defne’ye yaklaştı. “Bak abimin konuştuğu kişiyi görüyor musun?”
“Evet.”
“Onun adı Erdem. Eskiden çok samimiydiler. Sonra olaylar değişti. Bozuştular. Şimdi plan şu;” derken Defne sözünü kesti.“Ne planı?”
“M.T.Y.”
“O ne be?”
“Mahir’i Tavlamanın Yolları,” dedi bilmiş tavırla.Defne “Saçmalama!” diye çıkıştı. “O evlenecek Yeşil evlenecek. Bu sana bir şey ifade etmiyor mu? Ayrıca aşık.” Yeşil burnunu buruşturdu ve sanki bir şey dememiş gibi konuşmasına devam etti.
“Şimdi adama samimi davran. Tamam mı? Bugün dediğimi yap Defne. Lütfen.” Ellerini birleştirip, çenesinin altına koydu.Defne mecburen kabul etmiş gibi yaptı. Başını onaylar gibi salladı. “Sırf senin için yapıyorum. Yoksa işim olmaz.”
“Hımm, eminim,” deyip sırıttı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
RÜYAMDAKİ MELEK / MASAL SERİSİ II - FİNAL
RomanceBİR SERSERİ VE BİR MELEK Rüyasına giren bir melekle başı büyük dertteydi. Çünkü o 'Melek' bir süre sonra en istenmedik şekilde karşısına çıkacak ve Ares'in tüm hayatına, kalbine, ruhuna sızacaktı. Ares çığlık atan duygularını kızın kulağına fısıldad...