2

17 1 11
                                    

2 gün sonra

düğün e 5 gün kalmıştı ve çok heyecanlıydım(!).çeyiz tabak mobilya gibi ıvır zıvır işleri emir in annesi zeliş hanım a bırakmıştım.aslında bu tür şeylere önem verirdim ama zaten o evde oturmayacak ,düğün günü kaçacaktım.sorun olmazdı yani.bugün gelinlik ,damatlık ve davetiye bakacaktık. emir saa 13.00 da beni almaya gelecekti .saat şuan 9.45 di ve doğa(en yakın arkadaşım),şeyda(kuzenim) le mutfakta oturuyorduk.ben bir yandan çay demlerken bir yandan da olayları anlatıyordum.

ne yani kaçacak mısın ?(şeyda)

öyle görünüyor(ben)

ya çocuğu sevmeyeceğini nereden biliyorsun ki (doğa)

Allah aşkına saçma sapan konuşma doğa ya.seni şuraya moralimi düzelt diye çağırdım.abim gibi konuşman için değil(ben)

aman iyi sustum(doğa)

aslında doğru söylüyor olabilir .yani belki de emir hayatının aşkı nerden biliyorsun? yani belki başka şartlar altında tanışsaydınız aşık olacaktın?(şeyda)

ya siz kimin tarafındasınız(ben)

tamam tamam sustuk.ama bi tanımaya çalış derim ben(şeyda)

ya kumarcı bi pisliğin oğlu işte.ne kadar iyi olabilir?(ben)

yalnız kuzum sende kumarcı bi pisliğin kardeşisin.ama iyisin yani(doğa)

aman iyi be.buluşcaz işte bugün(ben)

tipini gördün mü hiç.yakışlımı acaba ya(doğa)

fotoğrafını çekmezsen valla darılırım.çok merak ettim bende(şeyda)

ay alllah aşkına gidin artık hazırlanıyım ben

aa ne giyceksin(doğa)

şort tişört?(ben)

kızım saçmalama şort tişört olmaz çok sade (şeyda)

abiye mi giyiyim(ben)

hayır da yazlık hoş bi elbise fena olmazdı yani(doğa)

kızlar yürüyün gidin şurdan ya dedim ve gülerek evden çıktılar.

2 saat sonra

siyah şort ve mor tişörtümü giydim .uzun saçlarımı taradım ve doğal halinde bıraktım.makyaj yapma gereği duymadan telefon anahtar ve cüzdanımı çantama koyarak evden çıktım.dışarıda beni buz mavisi bir araba içinde de siyah saçlı uzun boylu bi cisim bekliyodu.kertenkeleyle kunduz çiftleşse ortaya böyle bişey çıkar yani o kadar gıcık görünüyordu.arabanın arka koltuğunun kapısı açıldı ve ordan da bi adam çıktı.o da siyah saçlı ve uzun boyluydu ama biraz daha yakışıklıydı.öndeki emir in şöförü arkadaki de emir di sanırım.

kumsal?(emir)

şey evet?(ben)

bugün binecek misin arabaya?(emir)     arabaya binmem için kapımı açtığını o zaman farkettim.e bu baya nazik nonoş bişeydi?

e-evet dedeim ve arabaya bindim.biraz yol gittikten sonra bir gelinlikçiye geldik.gelinliğime ne olursa olsun önem vermeliydim.içeri girdik.emir kulağıma fısıldadı

sosyetik bir düğün olacak umarım farkındasındır.ona göre bir gelinlik seç.böyle kabarık bişeyler olmasın.fiyatını da takma kafana sorun değil.ben damatlık bakıyorum dedi ve gitti.bende bakınmaya başladım.gerizekalı bu.yemin ederim gerizekalı.foyoto kofono tokmo.gıcık işte.

yarım saat sonra

sonunda üstü bel kısmına kadar taşlı,belden aşşağısı uzun ve bembeyaz sade bir gelinlik seçmiştim.onu ayırttım ve yandakı cafe ye oturdum.emir kendi damatlığını alıp sonra benim ayıttığım gelinliğide alıp yanıma gelecekti.sonra davetiye ve eve bırakacaktı.ama benim başım çok ağrıyordu ve hemen eve gitmek istiyordum.ama bunu emir e nasıl söylesem ki ?

heey kumsal?orda mısın kaç kere seslendim?(emir) düşüncelerimden bu sözlerle ayrıldım.

şey dalmışım kusura bakma dedim ve aniden kalkım.ama başım gerçekten ağrıyordu ve dengemi kaybeder gibi oldum.

hey iyi misin sen?

iyiyim.yani aslında değilim .beni eve bıraksan olur mu kendimi çok kötü hissediyorum

peki ama davetiyler?(emir)

zorla evlendiriliyorum emir.sence umrumda mı? ... çok sinirlendiği yüz kaslarından belli oluyordu.çok mu sert olmuştu?

bende zorla evlendiriliyorum ,sen de benim umrumda değilsin o yüzden eve bırakmama da hiç gerek yok.yürü davetiye bakmaya gidiyoruz...

kumarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin