don't

70 8 10
                                    

So Young

Nereye gittiğimi önemsemiyorum.Gittiğim yer kapalıydı ve şu an dışarda kalmıştım.Evden neyi düşünerek çıktığımı bilmiyordum.Sadece o yerden kaçmak istemiştim.Kolumun acısı henüz geçmemişti.Cidden şu son iki gündür ne olduğunu anlayamıyordum.Gizemini koruyan mesaj..Jimin'in yaralanması..Bileklerimdeki çizikler..Uzun zaman sonra kriz geçirmem..Ahh!

Cidden neye uğradığımı şaşırdım.Şaka gibi geliyordu.Yoongi abi beni hırpalamakta haklıydı hatta iyi bir dayak yemeliydim.Kolum şişmiş ve morarıyordu.Umarım açık bir eczane bulunur bu civarlarda.Gözüme eczane yazan tabele görününce adımlarımı hızlandırdım.İçeri girince benden büyük bir kadın bana baktı.

"Ş-şey kolumun üstüne düştüm.Yardımcı olabilir misiniz?'

Kalkıp yanıma geldi.

"Tanrım kötü gözüküyor.."

Koluma hafiften bastırmıştı.O an acıyla kıpırdandım.

"Tamam.Şimdi sana krem süreceğim ve bandajlayacağım.Bekle bir saniye.."

Yanımdan ayrıldı.İlaçların dolu olduğu raftan bir-iki kutu ve bandaj aldı.

"Otur bakalım."

Dediğini yaptım.Gösterdiği sandalyeye temkinli bir haraket ile oturdum.

On veya on beş dakika süren işlemden sonra tutarı ödeyip çıkmıştım.Güzel.Tekrar kendimle başbaşayım.Aklıma bir geliyor fakat ilk önce gizlice eve uğramalıyım.Nasılsa uyumuşlardır.Saate baktım.Gece bir otuz sekizdi.Yönüme eve doğru çevirdim.

***********
Yazar

Yoongi güçlükle yerden kalktı burnundan akan kanı silerek.Taehyung,Jin'e sakinleştiricisini vermişti.Jin koltukta sızarken Yoongi umursamaz tavırla savrula savrula kapıya ilermeye başladı.

"Hyung nereye?"

Nefretini tam olarak kusamamıştı.

"Hastahaneye!"

Gözü kör olmuşçasına aklındaki kız ile gitmeye çalışıyordu onun yanına.

*******
So Young

Eve normal kapıdan girmektense yangın merdiveniyle cebelleşiyordum.Korkuyorum halen.Bizim daireye ulaştığımda az dinlenme fırsatı buldum.Bir yandan da yanan canım yüzünden akmış yaşları sildim yanağımdan.Cam açıktı bu da işimi kolaylaştıracaktı.Kafamı içeri soktum.Jungkook uyuyordu.Neyse ki uykusu ağırdı bu minnoşun.Ayakkabılarımı elime alıp zemine ayak bastım.Jungkook'a kontrol edecektim ama afalladım bir an.Gördüğüm şeyle utandım.Aptal!Sadece iç çamaşırı ile uyumuş.Gözümü kapayarak yürümeye çalışıyordum.Pek göremediğimden ayağım dolaba çarpmıştı.Eyvah.!Uyanmamış olsun.Parmak ucumu kaldırarak baktım.Hafif kıpırdaması ve beni korkuttu.En azından uyanmadı.

Üç adım atmıştım.Kafama dayanan şeyle durmak zorunda kaldım.Hemen arkasını izleyen bir de kısık ses.

"Sen de kimsin?"

Bunu beklemiyordum.Kafamı eğerek arkama döndüm.

"Bana bak!"

Bağırmıyor fakat hiddetli çıkmıştı sesi.Bakmak istemiyorum.

"Bana bak dedim!"

Çenemden tutup beni duvara yapıştırdı.Doğal olarak kafam çarptı hem duvara hem de silahın namlusuna.Bu acıttı.

"So Young?"

Farkında olmadan çenemi sıkıştırıyor.Canım yandığı için ağlama isteğim geliyordu.

"J-jungkook.."

Dolan gözlerim sayesinde bırakmıştı çenemi.Yere eğilip elimle düzenli olamayan nefesimi düzen katmaya çalışıyordum.

"Özür dilerim.Üzgünüm.İyi misin?"

"O silahta neyin nesi gerizekalı!"

Korkuyla baktım ona.

"Hiçbir şey.."

Aptal ise çıplak olduğunu yeni farkedip giyinmeye yeltendi.Bir yandan da utangaç tavırla konuşmaya başladı.

"Hastaneye gidiyoruz."

"N-neden?"

"Jin hyung sen gelir gelmez getirmemi istedi."

"Gitmeyeceğim!"

"Benim sorumluluğumdasın"

Ben sadece yalnız kalmak istiyorum.

"Kimseyle yüzleşmek istemiyorum.Götürme beni."

Telefonunu ve anahtarını aldı.Ciddi yani..beni bile bile kaosun ortasına atacak.

Kolumu tutarak önce odadan sonra evden çıkarıp arabaya soktu zorla.

~~~~

Hanimiş beni tatlı okurlarım
Özledim sizi❤❤

So-Young Or Alex||Park JiminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin