Bay Ukala

278 13 13
                                    

Hışımla yerimden kalkarak Berk'in masasına doğru ilerledim .

"Sen ne hakla böyle bir şey yapmaya cesaret edebilirsin ? "

"Ha ha ha sakin ol küçük cadı."

"Nasıl sakin olayım ya ? Nasıl sakin olayım ? Sen benim dostumu, kardeşimi başka bir kızla aldattın. Şimdi gelmiş kızı tehdit ediyorsun."

" Sen fazla olmaya başladın ama."

Görürsün sen şimdi dedim içimden ve bamm Berk'e bir yumruk Masaldan.

Masal 1 - Berk 0

Tam üstüne saldıracakken Berk önce davranıp kolumdan tuttu ve beni kendine çekti. Kulağıma

" Eğer böyle bir şeyi bir daha tekrarlarsan sırrını herkes öğrenir. Kimsenin öğrenmesini istemezsin değil mi ?"  diye fısıldadı.

Dilim tutulmuştu. Gerçekten Burcuya bile söylemediğim sırrımı Berk biliyor muydu ? Hayır canım nereden bilecek ? Bilmemeli, bilemez.

.....................................................

Merdivenlerden ağır adımlarla çıkıyordum. O olaydan sonra Burcu eve gitmişti. Kendi pek gitmek istemese de ben zorlamıştım.

2.katın merdivenlerinden çıkarken orada olan herkes bir anda kafalarını bana çevirdi ve fısıldaşmaya başladı.
Bazılarını duyuyordum.

' Bu kız Berk' e yumruk atmış '
Evet ben yumruk attım. Buradan atamaz gibi mi duruyorum.

' Valla ben bu kızı yolarım. Berk'ime kimse karışamaz. '
Dene istersen.

' Bu kızı sevdim. Tam benim tipim. '
Üzgünüm canım. Tipim değilsin.

Bla Bla Bla.

Ben ne ara kapının önüne geldim ya. Neyse gireyim bari.

Kapıyı açmamla herkesin kafasını baykuş gibi bana çevirmesi bir oldu. Kabul edin bu benzetme yerinde oldu.

Sırama bir baktım ki ne göreyim. Sıramı birisi ele geçirmiş. Ben sorarım şimdi sana.

Valla senin iç sesin olmaktan utanıyorum. Bu ne ya ilk günden bir tane çocuğa yumruk atıyorsun. Şimdi de diğer çocukla kavga etmeye gidiyorsun.
Bu sefer haklısın iç ses. Güzel dille sorayım bari ben de.

....................................

"Pardon burası benim sıramdı."

"Aaaa sizin sıranız mıydı ? Ben boş sanıp oturdum. Kusura bakmayın."

Kibar çıcık.

Hemen lafa atladı.

"Bakıyorum da boş yer kalmamış. İstersen yanımda oturabilirsin."

"Peki."

"İsmin  neydi ?"

"Masal. Senin?"

"Poyraz."
......................................

Poyrazla biraz havadan sudan konuştuktan sonra hoca gelmişti. Kel kafalı cılız bir şeydi. Tıp okuduğuma bakmayın okulu hiç sevmem. Bu yüzden de derslerde hep uyurum.

Yine aynı şeyi yaptım. Bekle beni uyku ben geliyorum.
..............................................

Tam uykunun kollarına kendimi teslim etmiştim ki kapı sertçe kapandı.

"Sen kendini ne sanıyorsun oğlum."

"Kes sesini hoca."

"Seni ailen hiç eğitememiş."

Adını bile bilmediğim çocuk dişlerinin arasından tısladı.

"Eğer bir daha ailem hakkında laf edersen seni bu okuldan attırırım."

Karmaşanın arasında kafamı kaldırıp bakma gereği duydum.

Hoca sinirle kapıyı çarpıp çıktı.

Benim de gözlerim o kahve gözlerle buluştu.

Aslında yakışıklı çocuktu ama tam bir zibidiydi.

Off banane ondan.

Zil çalmıştı. Yanıma çok içten görünen bir kız geldi.

"Selam benim adım Melis. Senin adın ne?"

Kızı baştan aşağı bir süzdüm. Süzmez olaydım. Abi kız çok güzel. Kıskanmadım değil yani.

Keşke o vücut bende olsa diye hayallere dalmışken hayallerimi Melis böldü.

"Adın ne diye sormuştum ama..."

"Ben de Masal."

Biz Melisle konuşurken üzerimde gözler hissettim. O tarafa doğru baktığımda Poyrazın bana baktığını gördüm. Melis de fark etmiş olmalı ki benim baktığım yöne baktı.

"Masal kızım bu çocuk sana aşık gibi bakıyor."

"Yok canım dalmıştır."

"Sen öyle san Masalcığım. Benden söylemesi. Yalnız çocuk çok yakışıklı."

"Çok istiyorsan sana alalım Melis."

"Tamam ya sustum."
..............................................

Okul çıkışında Melis beni arabasıyla ne kadar bırakmak istese de ben yürümekte kararlıydım.

Kulağıma kulaklarımı takıp müzik açtım. Sagopa kajmer - Sorun var
(Multimedyada var.)

Sagopa aşığı bir insan olduğumu söylemiş miydim?

Ben şarkı dünyasına adım atmışken yağmur çiselemeye başladı. Çiselemeye mi başladı dedim? Unutun gitsin. Adımlarımı hızlandırdım. Yanımdan çok lüks bir araba geçti geçmesine ama benim her tarafım çamur olmuştu.

Ben arabanın arkasından kolumu kaldırıp saydırırken araba birden frenledi.

Ve geri geri geldi. Arabanın içinden inen kişiyle gözlerimi büyüttüm. Bu bu sınıftaki o ukala çocuk.

"Neden su sıçratıyorsun sen be. Düz yolda gidemiyor musun?"

"Sus küçük cadı.Sesin çok rahatsız edici."

"Seninle uğraşamam. Şimdi çekil önümden."

"Sırılsıklam olmuşsun. Eve bırakayım bari."

"Gerek yok. Ben kendim giderim."

"Naz yapma işte."

"Tamam ukala tamam."

Arabaya doğru yönelip sürücü koltuğuna geçti. Ben de yanındaki koltuğa geçtim. Yol boyunca hiç konuşmadık. Evimin önüne geldiğimizde arabadan indim.

"Teşekkür ederim."

"Bir şey değil." dedi . Son hızla yoldan geçti ve görünürden kayboldu.

Arkasında düşünceli beni bırakıp hem de.

Multimedya :Melis



ZİBİDİ #wattys2018 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin