Home

141 10 6
                                    

7484764397 denemeden sonra sonunda yayımlayabildim. Oh be!

Dinlemelisiniz
Sigrid - Dynamite (Acoustic)
One Direction - Home
Ed Sheeran - Sunburn

Eskiden, çok eskiden, acıyla baş etmek hakkında bir fikre sahip bile değilken her gece acıdan uzağa giderdim. Problemden fiziken uzaklaşıp kendimi kalabalık içine atınca bir şeyleri düzeltebileceğimi ya da en azından birkaç saatliğine dindirebileceğimi düşünürdüm. Gece kulüplerinin barmene yakın kısmında oturup tüm gece kendimi kaybedene kadar içerdim ama kendimi kaybetsem de acıyı kaybedemezdim.

Nialla hayatıma girdikten sonra asla alkol kullanmadım. Ama yıllarca eroinin ve alkolün bedenime verdiği zararlarla savaştım.

Şimdi arabamda oturmuş tek başıma geceyi seyrederken kucağıma koyduğum viski şişesiyle ne yaptığımı bilmiyordum. Kimse yoktu çevrede. Yan koltuktaki boş şişelere kısa bir bakış attım. Bu ben değildim. Yapmam gereken bu değildi. Burada olmamam gerekiyordu. Manzarası değişmişti ilk geldiğimiz zamandan beri ama burası Judith'le geldiğimiz uçuruma benzer yerdi. İçim alev alıyordu ve ben 23 yaşındayken yaptığım gibi alkolle söndürebileceğimi düşünüyor gibiydim.

Tonio Nialla ile beraberdi. Kızıma sarılıp özür dilemek, böyle şeyler yaşamış bir adamın onun karşısına çıkmış olmasının onun suçu olmadığına onu ikna etmek isterdim. Onun için iyi bir baba olamıyordum, olamayacaktım. Ama onu o hâlde evde tek bırakacak kadar aptal olduğumun farkında değildim. Şu an kucağımdaki şeyi görse benden nefret ederdi. Ona defalarca söz vermiştim. O bana güveniyordu, o bana sırtını yaslıyordu şüpheye düşmeden. Benimle özdeşleşmiş bir acımın olması onun sorunu değildi. Onun yapabileceği bir şey yoktu. Kimsenin yapabileceği bir şey yoktu. Bu kadar iyileşebiliyordum; onu bana hatırlatan şeylerle karşılaştıkça boğazıma oturan yumruyla mücadele ediyordum, mezarlığa gittiğimde saçlarını düşünüyordum, yatağımın tam karşısında duran gelinliğe bakıp içinde olduğu geceyi ve elimi ne kadar güzel tuttuğunu hatırlıyordum. Tüm bunlarla ve 12 yılla ancak bu kadar iyileşmiş sayılabiliyorken Nialla'nın da gidişinin düşüncesi bana çok fazlaydı. Üstünden geçen saatlere rağmen hâlâ tüylerim dikleşiyordu. Ama ben onu anksiyete krizi geçirmesi kesin olan bir hâlde tek başına bırakmıştım. Onu uyarmam, onunla bunun beni nasıl etkilediği hakkında konuşmam gerekirken ona bağırmaya başlamıştım.

Gözlerimi sıkı sıkı yumdum ve viski şişesini tekrar diktim.

Bedenim iyiye işaret olmayan tepkiler veriyordu ama umrumda olup olmaması konusunda kararsızdım. Bana bir şey olursa Nialla üzülürdü, hatta kendini suçlardı. Ama sarhoş olan tarafım hiçbir şey söylemeden devam etmem için beni itiyordu.

Nialla'ya hâlâ kızgındım. Ama onu öyle bıraktığım için kendime daha çok kızgındım. Geri dönseydim daha çok sinirlenirdim, bu hâlde de yanına gidemezdim. Kim sarhoş babasının ondan özür dilemesini duymak isterdi ki?

Tonio'yu aradım ama çağrı cevapsız kaldı. O sırada saatim 3.50 olduğunu gördüm. Uyuyakalmış olmalılardı. Eve dönmeye karar verdim. Viski şişesini kenara koydum ve arabayı çalıştırdım. Eve gidip sessizce içeri girersem duş alıp hemen uyurdum ve Nialla bir şey fark etmezdi.

Çevreyolu saatten dolayı boştu. Ama hiçbir yeri göremiyordum. Gözlerimi açık tutmam zaten zordu, üstelik her yer bulanıyordu. Ezberden gitmeye çalışırken bir süre sonra yolda parlak bie şey gördüm. Polisti. Önümdeki ışıklar da ikaz amaçlı olmalıydı. Bir memurun gösterdiği üzere arabayı kenara çektim.

Bu yolda gece devriye gezen ekipler olduğunu o an hatırlamıştım ama artık çok geçti.

"İyi geceler bayım." dedi memurlardan biri. Başımla karşılık verdim. "Kimlik çipinizi kontrol edebilir miyiz?"

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 03, 2018 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Supermarket FlowersHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin