0.7

247 36 16
                                    


Multi Medya: Liam Payne- Strip That down

Öylesine, çok hoşuma gitti.

Yorum yapın, yorum sjsjsj

Keyifli okumalar:")

-

"Kevser sen delirdin mi? Nasıl engellersin?"

Nisa bana şaşkınlıkla bakıyordu. Dün engellediğimde ona anlatmamıştım. Şimdi anlattığımda ise sinirlenmişti.

"Ne yapayım? Sinirim bozuldu. "

Masanın üzerinden yüzünü yaklaştırdı. Kantinde oturuyorduk.

"Sana kendisini göstermedi diye mi? Allah'ım!  Kesin şimdi kalbi parçalara ayrılmıştır."

Dudaklarımı ısırdım.

"Gerçekten mi?"

"Sen olsan kendini suçlu hissetmez misin Kevser? "

"O zaman ben engeli kaldırayım mı?"

Başını salladı.

"E bi zahmet!"

Masanın üzerinde ki telefonu alıp  engeli kaldırdım.

Kevser:Merhaba. (10:05)

Anında çevrimiçi oldu ve yazmaya başladı.

Sevgisi güzel: Kevser Özür dilerim. (10:05)

Sevgisi güzel:Yemin ederim şuan istersen karşına da çıkarım. (10:05)

Sevgisi güzel:böyle olacağını bilseydim saklanmazdım oraya. (10:05)

Sevgisi güzel:Bir gram uyuyamadım. (10:05)

Kevser: Asıl ben Özür dilerim. (10:06)

Kevser:Biraz saçmaladım. (10:06)

Kevser:Bu arada ilk defa adımı söyledin :") (10:06)

Sevgisi güzel:Emojini yediğim. (10:06)

Telefona boş boş baktım.

Sevgisi güzel: Pardon biraz saçma oldu sjsjspsn (10:07)

Sevgisi güzel:Keyfimi yerine getirdiğin için Sağol. (10:07)

Mesaj yazmaya başladığım sırada omzuma bir el dokundu. Telefonu bırakıp elin sahibine baktığımda on ikilerden birisi olduğunu gördüm.

"Kevser biraz konuşabilir miyiz? "

Nisa dik dik bakarken atladı.

"Hayır konuşamazsınız!  Bu nedir ya? Bir rahat bırakın kızı!"

Ayağı kalktım.

"Tamam Nisa, sakin ol. Hemen gelirim."

Telefonunu çıkarıp bir şeyler yapmaya başladı.

Kantinden çıktık ve okulun içine girdik. Uzun teneffüs olduğu için kalabalıktı.

"Evet seni dinliyorum."

Dedim. Bakışlarım yerdeydi.  Ne diyeceğini biliyordum aslında. Koridorun kenarında durduk.

Elini ensesine attı.

"Ben.. bak hemen cevap verme ama tamam mı?"

"O şeyi söyleyeceksen söyleme!"

Yutkundu.

"Söylemem lazım Kevser. İçimde tuta tuta.."

Ofladı.

"O kadar kişiyi reddettin biliyorum. Ama bir ihtimal işte.."

Bekledim. Cevabını bile bile neden zorluyordu ki?

"Ben senden hoşlanıyorum."

Gözlerim doldu.

"Cevabımı. ."

"Dur! Yani düşün. Öyle acele etme."

"Umut vermek istemiyorum."

Dedim gözlerimi kaçırırken. Bu sırada merdivenlerden acele ile inen birisi tam önüme düştü. Bir iki adım geri gittim refleks olarak.

"Ahh! Yapayım böyle işe!"

Başını kaldırıp bana baktı. Tekrar eğdi sonra hızla geri kaldırdı. Gözleri kocaman olmuştu.

"İyi misin?"

Diye sordum endişe ile. Hala bana şaşkınca bakıyordu. Kaşlarım çatıldı.

"Ne oldu?"

Gözlerini kaçırdı en sonunda. Elimi uzattım kalkması için.

Elime baktı ilk, ardından yüzüme. Elimi tutup kalktı.

Ve bir şey fark ettim. Elleri titriyordu.

"Sağol"

Dedi ve bakışları yanımdakine kaydı. Kaşları çatıldı. Anlamayarak ikisine baktım.

"Seninle sonra görüşeceğiz Ufuk!"

Ufuk başını eğdi. Geldiği gibi merdivenleri çıkıp gözden kayboldu.

"Sonra konuşuruz! "

O da ardından hızla çıktığında kaşlarım çatıldı. Ne oluyordu?

BAKSANA SARIŞIN! TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin