Herzamanki gibi yine on üç yaşımdayım. Hala öyleyim. 26 Temmuzda doğdum. Saniyeler geçti ama ben hala 13 yaşındayım. Servisle okula giderken sabahın 06:30' da bunların düşünmem size saçma gelebilir. Ama benim için en azından zaman geçiyor. Serviste genellikle en arkaya otururum. Tekerin üzerinde oturduğum için çok fazla zıplar, çantamın uçarak yere düşüşünü izlerim. Şu anda okul için tek tesellim Rüya. En yakın dostum,süt kardeşim. Onunla 3,5 aylıkken süt kardeşi olmuşum. Annesi Dilara teyze annemle çocukluk arkadaşı.Hiç ayrılmamışlar. Hatta düğünlerinde birbirlerinin sadıçları bile olmuşlar. Bizde Rüya ile böyle olmak istiyoruz. Neyseee.Ben 13 yaşındayım. Ablam 16 yaşında. Emir de anaokuluna başladı. Ben ve Rüya aynı sınıftayız. Benim sayısalım,Rüya'nın ise sözeli harikadır. Servise ilk binenler ben ve ablam olduğu için konuşacak pek kimse yok. Ablam bazen müzik dinliyor, bazen kitap okuyor, bazen de test çözüyor.Ben de önce müzik dinlerdim ama sıkıldığım için uyumaya başladım. Okula bir saat daha var.Servisci Ayhan abi ordan gircek burdan çıkacak toplayacak 19 öğrenciyi. Maalesef Rüya ile aynı serviste değilim. Ve eveettt. Oda ne? Servis yerle temasa geçti. Şu çocuk tam bir felaket. Yürürken yeri sallamak gibi hobileri var. Ona lakap taktım.Adı güccük sumocu. Herkes öyle söylüyor ama lakabı ben buldum. Eveeettt. Geldik içler acısı sahneye. Servis okula gelir. Ve güüümmmm. Tam isabet. Final sahnesi işte. Servisten en son inen Rana kafasını servisin tepesine çarpıyor. Servis ve sınıf arkadaşları Cansu ve Zeliha kahkaha atmaktan yerlerde. İşte böyle. Bunlar benim günlük rutinlerim. Sınıfa girince Rüya'yı görüyorum. Acım diniyor zaten.Rüyama sarıldıktan sonra gelsin hararetli konuşmalar. Kolundan tutup kantine sürükledim onu. Kantinden birşeyler alıp rahat minderlerden birine oturduk.
"Eee Rana hanımcık, Begüm teyze Murad amcayla konuşmuş mu? " diye sordu."Bimiyorum ki, annem banada birşey söylemiyor. Babamla konuştuğunu da duymadım. " diye cevapladım.
"Eee sen Mert le konuştun mu? " (bunun cevabını çok merak ediyorum ).
"Keşke Rana, ama çocuğun konuşmak gibi bir amacı yok. Beni oyalıyor herhalde. "
"Ya hiç öyle şey olur mu? Senin gibi güzel birini kim oyalar ki? Kafana takma. O çocuk seni üzüyorsa birde ben konuşayım. "
"Hayır olmaz! Saçmalama! "
Biran verdiği tepki beni şaşırttı. Beklemediğim için korktumda.
"Sakın ol ya, şaka yaptım. Aman eğer ister-"
"Hayırr istemem sen merak etme "
"Peki " deyip gülümsedim. O sırada yanağımdaki acıyı hissettim. Ömer! Bu çocuk sürekli benimle uğraşıyor. Okulun popi çocuğu. Babası ünlü bir iş adamı.Baya varlıklı bir aile. Rüyam bu çocuğun benden hoşlandığını söylüyor. Çoğu kişinin benden hoşlandığını söylüyor. Bu bana iğrenç gelsede okuldaki diğer kızları kıskançlıktan çatlatmak çok eğlenceli.
Yanağımdan makas alıp sırıtan çocuğa dönüp ayağa kalktım.
"N'apıyorsun sen ya? Napıyosun? "
"Sakın ol Rana ya bişey yapmadım ki ben .'"
"Sen kimsin de benim yanağımdan makas alıp sırıtmaya başlarsın? " Çok sinirlendiğim için kendimi tutamayıp bağırmaya başladım.
"Rana! Sakin ol. Bırakta özür dilesin. "
Rüyamın sesiyle sakinleşmiştim. Özür dilesin diye yüzüne baktım."Özür dilerim oldumu?"
Özrü kabahatinden büyük. Tekrar mindere oturdum. Ömer denen çocukta gitti."Niye bu kadar kızdın ki? Bir makas be Ranaşum. Sakın ol. Bak özürde diledi. Ne gerek var şimdi sinirlenmeye? Sakin sakin konuşalım şimdi"
"Ama ne yap-!'"
"Rana uzatma ya, yeter be!Unut gitsin. "
Rüya beni sakinleştirmeye çalışırken zil çaldı. Ayağa kalkıp ağır adımlarla sınıfa doğru yürüdük.İçeri girer girmez çok az kişi olduğunu görünce şaşırdım. Bu gün matematik sınavları açıklanacaktı.Neden kimse yoktu? Rüya sırasına geçti. Bende kitap defteri alayım diye dışarı çıkıp dolabıma ilerledim. O sırada sınıfın neredeyse tamamı koridordan koşarak geliyordu.
"Neredeydiniz siz? Sınıfı boş sandım. "dedim.
"Olanları sorma Rana. Neler oldu neler!!"dedi Gülsüm.
Gülsüm benim sıra arkadaşım. Çok kafa bir kız. Rüya benim önümde, onun yanında da Lara oturuyor."Ne oldu ki? " diye sordum.
"Ya şu merdiven altındaki bodrum varya"dedi Afra.
"Yasak olan bodrum? " deyip merakla baktım .
"Hımm işte o bodrum. Biz bugün Halimeyle bir baktık ne görelim! "Biran korktum, birinin cesedini felan buldular sandım.
"Bir baktık kapısı açık. Hemde içinde bir gözü oyuk oyuncak bebek var. Ayağındada senin adının soyadının yazılı olduğu bir kağıt. Bizde seni arıyorduk.Senin bir bilgin varmı?"
O anda dizlerim titremeye başladı.
"Hayır yok. Si-sizce b bu ne anlama geliyor? Bir tehdit felan mı? ""Bizde ilk öyle düşündük ama,seninle kimin ne derdi olur ki? "
"Bilmiyorum kızlar. Belki de ok-!"" Ranaaa! Nerdesin hala almadın eşyalarını? "
Rüya'nın bana bağırmasıyla duraksadım. Sonra karşımdaki meraklı ve endişeli kızlara bakıp yutkundum."Tenefüste devam edelim kızlar. Rüya da gelsin. "dedim ve dolabımı açtım. Kızlarda içeri girdiler. Eşyalarımı alıp zorla gülümseyerek içeri girdim.
![](https://img.wattpad.com/cover/152320252-288-k375057.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BELİRSİZLİK ORMANI
Fantasy- Peki ya o koca ormanda kaybolsak? Kayboldukta zaten.Ama en azından beraberiz...