Oliver
Saatlerdir Dig ve Felicity'den habersiz kafa dinlemeye gittiğim aslında yedek olarak satın aldığım fakat benim için huzur bulabileceğimiz tek ortam olduğunu düşündüğüm yerdeyim. Felicity şuan Lian Yu'da ARGUS'un gizli hapishanesine gittiğimi zannediyor. Burada yaptığım şey ise kendimi sorgulamak.
Ben kimim? İşte geceleri uyku problemi çekmeme neden olan yegane soru. Kimliğini belirleyemeyen bir adam düşünün, olduğundan daha farklı birşeye dönüşen bir adam düşünün. O benim.
Kimim ben? Bir katil mi? Ya da Felicity'nin düşündüğü gibi bir kahraman mı?
Benim adım Oliver Queen. 5 yıl boyunca cehennem gibi bir adada mahsur kaldım. Her türlü iğrenç şeye tanık oldum ve bizzat yaşadım. Kim olduğumu bilmiyorum fakat kim olmadığımı gayet iyi biliyorum. O gemiye binen piç olmadığım kesin.
Hayatta zevk aldığım şeyleri sıralamalı isterseniz genel olarak cevabım; seks, içki ve uyuşturucu olabilirdi ve genel hatlarıyla hâla aynı şeylere zaman zaman istek duyabiliyorum. Fakat inanılmaz derecede can sıkıcı, patavatsız, dengesiz ve inanılmaz derecede zeki bir kadına aşık olacağımı düşünemezdim.
Felicity. Dig ve beni onsuz düşünemiyorum, onun kendini savunmasız hissettiğini gördükçe içimde bir şeyler oynuyor. Asıl o olmadan savunmasız olan ben olurum. Ve o bunun farkında değil. Sarışınlar için ortaya atılan tezi yalanlamak için yaratılmış bir kadın olan Felicity Smoak bazen yeterince sarışın gibi davranabiliyor ki bu saçları boya olduğundan oldukça mantıksız bir durum.
Biz. Biz diye bir şey olamaz.
Onu sevmek bile onun için bir tehlikeyken nasıl onun benim olmasını isteyebilirim?
Peki onun beni sevdiğini bilerek nasıl görmezden gelebilirim?
O gece gözlerindeki ışıltıya nasıl yalan diyebilirim.
...
Felicity
Tanrıya veya yukarılarda bir yerlerde kim varsa ona yeminler olsun ki Oliver ortaya çıktığında onu paramparça edeceğim. Yakışıklı bir beş parasız milyonerin katili olarak haberlere çıkmak geçmişime eklemek için harika bir deneyim olacak.
"O iyi."
Hah, ne hoş bir bilgilendirme teşekkürler Roy!
Vereceğim ters cevabı kafamda kurgularken düşüncelerim bilgisayardan gelen uyarı sesiyle bozuldu.
"Şehir bankasında silahlı soygun var, Speedy acele etsen iyi olur çünkü görünüşe bakılırsa sana eşlik edecek birisi yok gibi."
"Bana Speedy deme!"
"Bana o iyi deme o zaman sende lanet olasıca!"
"Felicity, sakin ol."
Ya kafayı yiyordum ya da Roy bir şekilde Oliver'in sesini taklit ediyordu. Ki genel olarak insanlar kafayı yediğimi düşünür. Düşünmek demişken masanın üstündeki tableti Oliver' a fırlatırken keşke düşünme aktivitesini gerçekleştirebilseydim, bunun hüznü sonra çökecekti içime. Bariz.
"Felicity, sakin ol. Buradayım."
"Buradasın zaten sorun da o!"
Yüzsüz.
"Ortadan kaybolup 5 gün sonra geri gelecekseniz Bay Queen, lütfen gelmeyin."
Oliver bana doğru gelip sakinleşmem için beni göğsüne yatırdığında bilmediği şey o ab sakinleşmek harici her hissi yaşadığımdı.
"Oldukça ilgili bir sekretersiniz Bayan Smoak. Bunu sevdim."
"Yeni sekreterin de sevilecek daha çok özellik vardır. Ben istifa ediyorum. Beni bir kurşun yada bir kılıç öldürmeyecek, senin bu sorumsuzluğun öldürecek Bay Uğursuz sayım 5."
Oliver dediğim şeyin saçmalığına gülerken ben ise neden hala anadan doğma bitişikmişiz gibi durduğumuzu düşünüyordum. Her zamanki gibi söylenebilecek en saçma şeyleri düşünmüş ve hepsini aynı cümlede toparlamıştım. Sanırım hep yaptığımın yüzlerce katı karışık bir cümle kurmanın sebebi bir daha asla yapamayacağım şey yüzündendi.
" Bana bak Felicity."
Yüzümü yavaşça göğsünden kaldırdım ve onun o yakışıklı yüzüne baktım.
"Başkasını isteseydim eğer sen burada olmazdın. Ben sadece seni istiyorum yanımda. Yanlış anlama bu sadece bu inanılmaz ineksel yeteneklerin yüzünden tabi."
Eğilip dudaklarını dudaklarıma sürttüğünden dolayı kaba sözlerine vereceğim karşılığı düşünemiyordum bile ki dudakları dudaklarımın üstünde konuşmak ve o harika sözleri söylemek için tekrar hareket etti.
"Ve o inanılmaz yeteneklerinin yanında sana katlanmamın sebebi o güzel yüzün ile sahte sarı saçların olabilir. Sen ve senin o minik çalışkan beynin Felicity Smoak. Aşık olmak için harika bir neden."
Ve sonra...
Hatırladığım tek şey dudaklarının dudaklarıma kapanmasıydı.
