Hiçbir şey yazmak istemezdim buraya. Okuyucum var mı bilmiyorum ama şunu söylemek zorunda olduğumu biliyorum. Sonu olmayan, uzun süre yazılmayan hikayelerden her zaman nefret etmişimdir. Şimdi ben yazamıyorum, her iki hikayeme de yeni bölüm ekleyemiyorum. Her şey aklımda, kelimeler, cümleler, Daniel'in Fatıma'ya olan bakışları, Yağmur'un Özgür'den kaçışları... Hepsi işgal ediyor yüreğimi, aklımı. Fakat parmaklarım yazamıyor. Yazarlık coşkusu mu gidiyor yüreğimden, hayallerim mi katlediliyor? Bilmiyorum, ama içimdeki küçük kız çocuğunun yıkılışını hissediyorum. Ağlıyor hıçkıra hıçkıra. Kimse görmesin istiyor, bir yandan da görsün. Eğer yeni bölüm bekleyen varsa özür dilerim. Ama benden umudunuzu kesin. Sadece hikayelerim değil yarım kalanlar. Hayallerim de yarım kaldı. Renklerim soldu. Mutlulukla bakan gözlere buğular eklendi.
Hepinizi O'na emanet ediyorum. Rabbim hepinizden razı olsun...
Mutluluğunuzu esirgemesin, gözleriniz mutluluk gözyaşlarıyla dolsun.
YOU ARE READING
Kurtarıcı
SpiritualKorkuyorum... Güvenmekten korkuyorum... Temaslardan korkuyorum... Ve de en çok AŞK'tan korkuyorum... Fakat korkularıma rağmen yapıyorum. Onun beni değiştirmesine izin veriyorum. Temas kuruyorum. Güveniyorum. Aşık oluy...