Ourselves

165 19 5
                                    

''Selam, Dominic. Çok sevdiğin arkadaşın yok mu?'' Diego sırtını dolaplara yaslayıp Dom'a büyük bir gülümseme sundu. Dom ciddi ifadesini bozmadan ona baktı ve işine devam etti. ''Seni ne ilgilendirir, gözü yaşlı prens?'' Diego üzüldüğünü belirten bir ses çıkartarak '''Sürtük kafa' daha uygundu, ona ne oldu?'' Diye sordu. Dominic dolabını kapatıp sınıfına yürümeye başladı. ''Senin dersin falan yok mu?'' Diego ellerini ceplerine soktuğu anda koşarak ona yetişti. ''Bir şeyler yapmak ister misin? Dışarıda bir şeyler içmek gibi.'' Dom şaşkınca ona dönüp 'sen iyi misin?' Bakışları attı. Diego ise 'Ne var bunda?' Bakışları ile karşılık verdi. Sonra ise Dom, kaşlarını indirip ''Kesinlikle olmaz. Seninle hayatta olmaz.'' Diyerek sınıfında içeri girdi. Diego ise şeytanca gülüp alt dudağını ısırmaya başladı. ''Hayatta olmazsa, kendi dünyamızı yaratırız." Kimsenin duymamasını dileyerek ayrıldı oradan.

Sıkıcı ve bıkkın bir dersin ardından Dominic tekrardan kitaplarını koymak için dolabının önüne geldi. Dolabını açıp kitaplarını koydu ve Tanrı'ya yemek saati olduğu için şükretti. "Hey...Resim defterim nerede?" Çantasını tekrar ve tekrar açtı. "Buraya koymuş olmalıyım." Dolabını karıştırdı. Fakat bulamadı. Seslice dolabını kapattı ve sert adımlarla üst kata doğru yönünü değiştirdi. Koridor fazla sakindi, ta ki Diego gelene kadar. "Sen...Resim defterimi aldın değil mi?" Dişlerini sıkarak konuşuyordu. Diego bugün sırıtmasını durduramıyordu. "Seninle iyi anlaştığımı mı düşünüyorsun?" Diye sordu bu sefer Dom. Diego sınıfına kaşla göz arasında girip elinde bir defterler çıktı. "Ressam olmak istiyorsun değil mi?" Dom gerçekten çok iyi portreler ve manzara resimleri çizebiliyordu yardım almadan. Defteri hızla elinden kaparak ona yaklaştı ve "Sadece benden uzak durmanı istiyorum. Ne olmak istediği veya ne olacağım seni ne uzaktan ne de yakından ilgilendirir, sürtük kafa!" Diyerek konuşmayı burada bitirdi, etrafını kontrol ederek o kattan ayrıldı. Aynı zamanda içinden Pablo'ya sövüyordu, ailesi dolayısıyla okula gelmemişti.

Günün birinde gerçekten Diego'nun canına okumak istiyordu Dom. Şiddete karşıydı, sözleri ile çözümü bulacağına inanıyordu. Ayrıca bu iş gerçekten çığırından çıkmıştı. Dediği gibi, o bir sınavdı ve acilen Dominic'in bunu geçmesi gerekiyordu.

Çok mu hızlı ilerliyor sanki yahu?
Digital Daggers- Human Emotion

none of your business bitch face Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin