Bölüm 2

2 0 0
                                    


Sabah alarmın sesi ile uyandım. Banyoya gidip günlük işlerini hallettikten sonra gardropa yöneldim koyu yeşilimsi ince bi kazak ve kot sort aldım üstümü giyindiklen sonra saçımı taradım tam hazırdım ki kapı çaldı

 Banyoya gidip günlük işlerini hallettikten sonra gardropa yöneldim koyu yeşilimsi ince bi kazak ve kot sort aldım üstümü giyindiklen sonra saçımı taradım tam hazırdım ki kapı çaldı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

kapıyı açtığımda karşımda gülen yüzü ile Ten vardı. " Lütfen daha yemek yemediğini söyle." Dedi "Hayır daha yeni hazırlandım"
"Güzel yakınlarda güzel bir pastahane biliyorum birlikte gitmek istermisin?" Hiç düşünmeden "Çok iyi olur çantamı alıp geliyorum" dedim içeriye gidip koltuğun üzerindeki çantamı aldım ve Ten'in yanına gittim"Hadi gidelim" dedim. Şirketten çıktığımızda ortam bi anda sesizleşti sesizliği bozmak için "samimi konuşuyoruz ama umarım ikinizde aynı yaştayızdır" dedim gülümsedi ve "Sanırım aynı yaştayız ben 96'lıyım" dedi "Bende 96'lıyım hangi ay" dedim. "27 şubat sen"
"1 mart korede ay farkından dolayı resmi konuşuyorlar mı bilmiyorum"
"Bende emin değilim en iyisi biz samimi konuşalım" dedi ve gülümsedi. Onun her gülümsemesinde benim kalbim böyle olucaksa işimiz var. "Bencede" dedim ve bende gülümsedim biz konuşana kadar pastahaneye gelmiştik. "İşte geldik eminim çok beyeniceksin" içeriye girdim ve gerçekten çok tatlı bi havası vardı çoğunluk bebek pembesi renkteydi ve indanın içini ısıtan bi havası vardı.
"Woo gerçekten çok güzel nerden buldun burayı" bir yandan da sandalyelere oturuyorduk. Buranın biraz yakınında oturuyordum ve evde tek olunca gerçekten çok sıkıcı oluyor dışarıya dolaşmaya çıktığımda burayı fark ettim ve sık sık gelmeye başladım."
"İyiki fark etmişsin çok güzel bir yer, ailen şu an Tayland da sanırım"
"Evet öyle 2 ay önce Koreye taşındım bir ayı mecburen Korece dersleri almam ile geçti sonra dans kursuna devam etmem gerekti ve şimdide stajyerlik. Ya sen?"
" hm benim babam koreli olduğu için bir zamanlar Korede kalmıştım koreceyi de bu sayede öğrendim sonradan babam vefat edince Türkiyeye taşındık 1 ay önce Koreye tekrar taşındım annem şu an Türkiyede, bende burda dans kursuna devam ettim ve sonrada stajyerlik"
"Aslında hayatlarımız biraz benziyor birbirinden çok uzak değil"
"Evet öyle" sohbet ederken bir yandan poğaçaları ve kahveleri bitirdik şirkete tekrar geldikten sonra biraz pratik yaptık ve zaman geçti.
3 gün sonra sabah
Yine alarm ile uyandım banyoda rutin işlerimi hallettim ve üzerime rahat bir şeyler giydim genelde her sabah ya Ten benim kapımı çalar yada ben. Ten'in kapımı çalmasını bekledim ama kapıdan hiçbir ses gelmedi benden onun kapısını çalmak için odadan çıktım. Ten'in kapısını birkaç kere çaldım ama ne açtı nede bi ses yoktu. Belkide bensiz aşağıya inmiştir diye düşünüp kafeteryaya gittim. Göz gezdirerek Ten'i aradım ama burda değildi. Önce bi su aldım ve nerede olabiliceğini düşündüm belki her zamanki tatlı pastahaneye gitmiş olabilirdi ama önce şirketi aramak daha iyi olabilirdi. Ve aklıma pratik odası geldi. Önce ilk tanıştığımız yer olan küçük pratik odasına doğru yürüdüm şu an dejavu oldum içeride biri varsa diye kapıyı yavaşça açtım Eğer Ten içerideyse ilk tanıştığımız günü bir daha tekrarlıyormuş gibi olcak içeriye bi göz attım ve köşeye biri çokmuş kolları ile bacaklarını sararken yüzünüde kapatmıştı yanına biraz yaklaşınca o kişinin Ten olduğunu fark ettim. Endişe ile hemen yanına oturdum.
"Ten,noldu?"
...
"Ten?"
"Önemli bi şey değil boşver"
"Ne demek önemli değil ağlıyorsan önemlidir ayrıca ben senin arkadaşınım bana anlatabilirsin"
Kafasını kaldırdı yüzüme baktı ve konuşmaya başladı.
"Ben çok yetersizim yetenekli değilim elemeleri nasıl geçtim bilmiyorum. Sumin ya çıkış yapamazsam ya her şeyi berbat edersem"
"Hayır öyle bir şey olmayacak sen hayatımda tanıdığım en yetenekli insansın bunu seni rahatlatmak için söylemiyorum doğru olduğu için söylüyorum. Hiçbir şeyi berbat etmeyeceksin çıkış yapıcaksın ve çok başarılı olucaksın ben sana güveniyorum ve senin yanındayım çok iyi dans ediyorsun sesin çok güzel çok başarılısın kesinlikle yetersiz değilsin"
"Teşekkür ederim ama umarım bunları beni rahatlatmak için söylememişsindir."
"Hayır ben ciddiyim söylediklerimin hepsi gerçek"
"Teşekkür ederim iyiki varsın" dedi ve bana sarıldı bende ona sarıldım ama sarılmamla kalbimin bu kadar hızlı atıcağını bilseydim sarılmazdım. Birbirimizden ayrılınca " Endişelendiğin zaman benimle konuşabilirsin köşelere gidip ağlama ben senin yanındayım" dedim ve bana "Teşekkür ederim bir daha seninle konuşucam " dedi Ten sözünü bitirdikten sonra içeriye bir çalışan geldi "Ah sonunda buldum sizi başkan sizinle konuşmak istiyor"
***
Başkanın ondasının önüne geldiğimizde çalışan "Sumin önce sen gir Ten sen seni çağırdıklarında gireceksin" dedi ikimizde olumlu anlamda başımızı salladık ve ben içeriye girdim.
"Merhaba"
"Merhaba Sumin otursana"
Açıkcası biraz korktum umarım kötü bir şey yapmamışımdır diye düşündüm.
" Evet Sumin stajyerlik nasıl gidiyor. Dans ve ses hocan Ten senin gayet iyi olduğunuzu söyledi."
"Evet sıkı çalışıyoruz daha çok çalışacağız"
"Aslında sizi buraya bir şey sormak için çağırdım"
"Sizi dinliyorum"
"Ten ile gayet iyi anlaşıyoruz Ten ile çıkış yapmak konusunda ne düşünüyorsun?"
"Wo Ten ile çıkış yapmayı gerçekten çok isterim o çok başarılı ve biz iyi anlaşıyoruz bu gerçekten harika olurdu."
"Bu konuyu düşünüyordum ve size de sormak istedim 2 başarılı kişiden oluşan 2 kişilik bi gurup bunu Ten ile de konuşmak istiyorum lütfen çıkarken onuda çağırırmısın?"
"Evet tabi"
"O zaman sen bu fikri destekliyorsun dimi"
"Evet gerçekten çok isterim"
"Tamam o zaman Ten ile de bir konuşayım"
"Evet ben onu çağırayım"
Odadan çıkarken o kadar sevindim ki anlatamam Ten ile çıkış yapmak gerçekten harika olur kapının dışarısındaki koltukta Ten oturuyordu yanına gittim ve başkanın onu çağırdığını söyledim.
"Hangi konu hakkında konuştunuz?" Dedi "Güzel bir konu hemen içeriye git hadi" dedim ve içeriye gitti.
Ten'den
Dışarıda beni çağırmalarını beklerken Sumin ben ağlarken bana destek olması gerçekten çok güzeldi o gerçekten harika biri bunu düşünürken Sumin odadan çıktı mutlu görünüyordu. Yanıma geldi ve "Ten başkan seni çağırıyor" dedi "Hangi konu hakkında konuştunuz?" Diye sordum yüzüne bakılırsa güzel bir konu olmalıydı.
"Güzel bir konu hemen içeriye git hadi." Dedi. Mutlu mutlu içeriye gittim ve kapıyı kapattım.
"Merhaba "
"Merhaba Ten otur lütfen"
Sandalyeye oturdum ve meraklı bakışlar ile başkana baktım.
"Mutlu görünüyorsun"
" Evet stajyerlik iyi gidiyor biraz sorun yaşadım ama Sumin bana yardımcı oldu"
"Sorununun düzelmesine sevindim. Aslında sizi bir soru için çağırdım Sumin ile çıkış yapma konusunda ne düşünüyorsun?"
"Aman Allahım siz ciddi misiniz? Bu gerçekten harika olur biz iyi anlaşıyoruz ve o gerçekten çok başarılı kesinlikle onunla çıkış yapmayı çok isterim."
"Haha Sumin'de nerdeyse aynı şeyleri söyledi"
"Öyle mi."
"Evet. O zaman sende onay verdiğine göre Sumin i de çağırırmısın?"
"Evet tabi" odadan dışarı çıktım ve Sumin i çağırdım.
Sumin'den
Ten beni odaya çağırınca yanına gittim.
"Evet Sumin otur lütfen"
Ten'in karlısındaki sandalyeye oturdum
"Evet şimdi bundan sonra siz bir gurupsunuz sadece ikiniz size bir yurt odası ayarlıyacağım yetenekli olduğunuz için büyük ihtimalle seneye çıkış yaparsınız. En yakın zamanda gurubunuza bi isim bulun hm şimdi şu konuya gelelim iyi anlaştığınızı herkes biliyor olurda ileride çıkmaya başlarsanız bu konuyuda düşündüm olabildiğince dışarıda el ele sarmaş dolaş olmayın eğer sevgili olursanız zaten çıkış yaptığınızda bunu önceden hayranlara duyururuz sizin ile aa biz sevgiliyiz diye göstermenize gerek yok dediğim gibi şirket veye yurt dışında el ele sarmaş dolaş dalan olmamalısınız. Bunun dışında size bir menajerde ayarladım onunlada yakında tanılırsınız. Evet sanırım başka bir şey yok eğer olursa size haber veririm. Gurubunuzun ismini ayarladıktan sonra hemen bana haber verin. Evet sorusu olan?"
Başkan konuşmasını bitirince yüzümün kıpkırmızı olduğundan eminim Ten'in yüzüne baktığımda onunda yüzü kırmızıydı ama öyle çok tatlı görünüyordu.
"Hayır başkanım sorumuz yok" diye yanıtladı Ten bende onaylıyan biçimde kafamı salladım.
"Bu arada Ten senin şarkı yazdığını duydum çıkış şarkınız için çalışmaya başlamalısınız bir şeyler hazırlayınca yanıma gelin birlikte inceleyelim."
İkimizde aynı anda tamam diyince başkan sorumuz yoksa çıkabileceğimizi söyledi. Başkana teşekkür edip odadan çıkarken "menajer sizi yeni odanıza götürücek eşyalarınızı oraya taşımalısınız" diye seslendi
Dışarı çıktığımızda bizi bekleyen bi Çalışan vardı
"Merhaba ben sizin menajeriniz Taejung"
"Merhaba hyung"
"Merhaba oppa"
"Gelin sizi yeni odanıza götüreyim eşyalarınızı sonra alırsınız."
***
Şirketten çıkıp başka bir yere geldik menajer oppanın söylediğine göre başkan burayı bizim için kendi seçmiş. Evin içine girince gerçekten rüyadayım sandım burası önceki kaldığımız yurttan çok daha güzeldi oppa bize evi iyice gezdirdi. İkimizinde odaları birbirine benziyordu ama ikiside birbirinden güzeldi odaları sonra konuşarak kimin hangi odada kalıcağına karar verebilirdik. Bu ev gerçekten rüyalarımızdaki gibiydi ikimiz içinde yeterince büyük. Mutfağı o kadar tatlı ki insanın yemek yapmayı bilmese bile yemek yapası geliyor. Ten'in yüzüne baktığımda onunda evi çok beğendiğini gördüm. "Woah gerçekten çok güzel" dedi  "Hayallerimdeki ev gibi" dedim.
"Evet iyice gezdiyseniz eşyalarınızı almak işin geri dönelim"
İkimizde menajer i onayladık ve önceki yurta yola çıktık.

Hayatımı değiştiren mesajHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin