4

890 51 16
                                    


[Zayn'in giydikleri]

Liam:

Zayn'le arkadaşlığımızı kesinleştirdikten sonra onun ilk dersine bırakmak için yürüdük: kimya. Neyse ki bu dersi geçen yıl almıştım yani yeniden almam gerekmeyecekti. Hocası bir s.ürtüktü, her öğretmenin olduğu kadar. "İşte geldik," dedim Zayn'e sınıfın yanına gelirken. Gülümsedi ve çantasını omzuna astı.

"Teşekkürler, ama yapmana gerek yoktu," diye cevapladı utançla ayaklarına bakarken. Bunu komik buldum çünkü ilk tanıştığımızda o burnu havada ve kendinden emindi. Şimdiyse utangaç okulkızıydı, nasıl giyindiğine rağmen.

"Kayıp bir köpek yavrusu gibi koridorlarda dolaşmana izin verseydim nasıl bir arkadaş olurdum?" Kıkırdadı, ve vay canına, bu tapılasıydı.

"Ah teşekkürler," dedi zil çalarken. "Gitmelisin, geç kalmayı istemezsin," dedi bir gülümsemeyle. Kafamı salladım.

"Peki, sonra görüşürüz."

"Evet, hoşçakal," sınıfına yürürken el salladı ve ben üst kattaki sınıfıma koştum. Tam zamanında yetiştim, öğretmen bana kafasını sallayarak onaylamaz bir bakış attı.

"Geç kalmalardan hoşlanmam Bay Payne, bir dahaki sefere erken gelin lütfen." Kafamla onayladım ve arkaya Niall ile oturmak için yürüdüm.

"Neredeydin?" Niall sordu, dalgınca defterine bir kalbin içinde Luke'un ismini karalıyordu. Kafamı salladım. O çok garipti.

"Zayn'e sınıfını bulmasına yardım ettim," dedim. Niall kaşlarını buruşturdu.

"Komşun olan Zayn? Onun garip olduğunu söylediğini hatırlıyorum," dedi Niall kesinlikle geçen gün yediğimiz yemekte dediğimden bahsediyordu.

"Hayır, o iyi, çoğu insandan daha iyi," dedim sınıfımdaki herkese bakarak. Niall'ın nefesi kesildi ve gözündeki sahte yaşı sildi.

"Yerime birisi mi alınıyor?" Sahte hıçkırıkları duyulurken sınıftaki bazı insanlar bakışlarını bize çevirdi. Kafasını tokatladım.

"Hayır seni salak, ama birden fazla arkadaşım olabiliyor,"  dedim. Niall surat astı.

"Ama hala en iyi arkadaşın benim değil mi?" diye sordu dudağını sarkıtarak. Hafifçe gülümseyerek omzunu yumrukladım.

"Tabii ki," dedim sonra hoca konuşmaya başladı ve hayatımda hiç bu kadar sıkılmamıştım. Tarihten nefret ediyorum.

-

Eziyetli bir saatten sonra ders bitti ve sonraki ders gerçekten iyi olduğumdu: spor. Niall'a hoşçakal diyerek koridorun sonundaki büyük spor salonuna yöneldim. Hocaya -aynı zamanda futbol koçuna selam verdim ve soyunma odasına üstümü değiştirmeye gittim. Girdikten sonra Zayn'i açık bir dolaptan kıyafetlerini alırken görünce şaşırdım.

Çocuklar onun etrafını çevrelemiş açlıkla ona bakıyorlardı. Onu ve siyah eteğinin altını izliyorlardı. Bundan hoşlanmadım ve eminim ki o da hoşlanmıyor. O aptalca bakılacak bir et parçası değil, o bir insan ve buna göre davranılmalı.

Böylece çantamı alarak yanına, onu sinsice herkesin bakışının önünü kesmeye gittim. Beyler sızlandı ve değiştirmeye geri döndü. Sırıttım ve ben de değiştirmeye geri döndüm. "Teşekkürler," Zayn bana fısıldadı, sadece gülümsedim.

"Arkadaşlar ne içindir?" Kıkırdadı ve değiştirmeye başladı. Eteğini kaydırdı ve kısa bir bakışla siyah sıkı taytının altında kız iç çamaşırı giydiğini yakaladım. Sonra tişörtünü çıkardı ve ona baktım, aklım onun vücudu hakkında yarışa girerken bir erkek olduğunu ve bir kız arkadşım olduğunu unutmuş gibiydim.

Neyse ki üstümüzü değiştirmeyi bitirdik ve soyunma odasını terk ettik. Bay Grimshaw kısaca ne yapacağımızı ve bize nasıl not vereceğini açıkladı sonra birkaç tur koşmamızı ve ondan sonra da istediğimizi yapabileceğimizi söyledi.

Spor için heyecanlıydım çünkü tek iyi olduğum ve sevdiğim dersti. Genelde Niall benimle olurdu ama bu sefer değil. Hayır, bu sefer Zayn'leyim ama dersten çok hoşlanmadım çünkü tüm yaptığım bebek bakıcılığı gibiydi, o koşarken bütün sapıkların onu süzmelerinden ya da yanından geçerken k.ıçını tokatlamalarından korurken. Neden Zayn'i korumaya ihtiyaç varmış gibi hissettiğimi bilmiyordum. O bu okulda yeniydi ve ona yardım etmezsem nasıl bir insan olurdum?

Ders bitti ve üstümüzü tekrar değiştirmeye gittik. O eteğini tekrar giyerken ve soyunma odasından çıkarken Zayn'in kişisel perdesi ve korumasıydım. Sıradaki sınıfını bulmasına yardım ettim ve sonra kendi sınıfıma gittim.

Sıraya oturduğumda takımdan adının Justin olduğunu düşündüğüm birisi yanıma geldi. "Yani Payne, şu ateşli parçayı beceriyorsun ya da ne?" diye sordu bir sırıtmayla. Tek kaşımı kaldırdım.

"Ne?" Güldü ve omzuma vurdu.

"Zayn, kim olacak. O iyi mi?" Neredeyse tükürüğümde boğuluyordum.

"Zayn ve benim aramda hiçbir şey yok. Benim kız arkadaşım var," dedim, Zayn'le seviştiğimi düşünmesine düpedüz afallayarak. Ben gay değilim! Justin güldü ve bana göz kırptı.

"Sen ne diyorsan o adamım," dedi ve kendi sırasına yürüdü. Zayn ve ben sadece arkadaştık. Evet onu süzdüğüm için için suçluydum ama beni ayıplıyor musunuz? O kız gibi giyiniyor ve onlardan biri gibi görünüyor. Bir erkek olduğum için beni dava edin. Ama onunla sevişmedim, bunu yapmaya bayılacağım güzel bir kız arkadaşım var.

Fakat neden Zayn'le seks yapma fikri o kadar da kötü gelmiyor?

-

280618

Pretty Boy [Ziam] (Türkçe Çeviri)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin