BELA +18

Bela •3•

Selaaamm 👼🏻
Arkadaşlarınıza önermeyi unutmayın. Oylarınızı bekliyorum 🙆🏻‍♀️

••••••

Sımsıkı yumduğum gözlerimi yavaşça açtığımda Doruk'la göz göze geldim.
Bi anda ikisini de dövmeye başladı.
Titreyerek kenara geçtim ve çantamı göğsüme bastırmaya devam ettim.

Korkuyordum. Doruk'un gelmesiyle korkum azda olsa dinmişti.
İçimden bildiğim tüm duaları okuyordum.
Gözlerimi tekrar kapatmıştım. Dayanamıyordum karşımdaki manzaraya.

Biri çantamı almaya çalıştığında daha sıkı
tuttum gözlerimi açtığımda Doruk'un olduğunu anladım. Çantamı serbest bıraktım. Bi eliyle çantamı tutarken diğer eliyle bileğimi kavradı.
Başım dönüyordu.
Doruk..
Diye fısıldadığım an gözlerim kapandı. Tek hatırladığım şey ise Doruk'un Berre diye bağırması ve belimden kavramasıydı.

••••••

Başımdaki sancıyla gözlerimi yavaşça açtım.

Sonunda uyandın. Başıma bela olmandan kurtuldum.

Kafamı sağa çevirdiğimde Doruk'la göz göze geldim.
Arabasındaydık. Başımdaki ağrıyla kafamı sıvazladım.
Olanları hatırlayınca derin bi nefes aldım.
Al şu suyu iç.
Üstüme attığı su şişesini elime alıp içmeye başladım.
Suyla ilk defa tanışır gibi içtim.
Hangi ara hava bu adar kararmıştı.
Bayılmamla dün gece uyuyamadığım uykuyu uyumuştum. Hala bi yorgunluk vardı.

Kafamı indirerek konuşmaya başladım.
Ben bugün için teşekkür ederim. Hakkında çok yanlış şeyler düşünmüşüm.
Kafamı kaldırıp yüzüne baktığımda her zaman ki gibi yüzünden hiçbir duyguyu anlayamıyordum. Kaşındaki kanı farkedince
Kaşın kanıyor. diyerek elimi uzattım kafasını geri çekip
Kendim hallederim. dedi buz gibi sesiyle. Önüne bakıyordu. Tekrar elimi atıp çenesinden tutarak kendime çevirdim.
İnceledikten sonra çantamı açıp peçeteyle yara bandı çıkardım.
Peçeteyle canını yakmamaya özen gösterip sildim.
Kanlı peçeteyi umursamadan çantamın içine attım. Utanarak pembe yarabandına baktığımda, Doruk gerçekten samimi bulduğum bi şekilde kahkaha attı.
Onu kaşıma yapıştıracağını söyleme asla izin vermem.
Gözlerimi devirip yarabandının kağıtlarını çıkardım. Kafasını geri çektiğinde boşta kalan elimle omzuna vurdum. Ve direk kaşına yapıştırdım. Kapalı olan diğer yarabandınıda eline sıkıştırdım.
Eve gidince Expigment krem sürüp verdiğim diğer yarabandını kaşına yapıştır. Benim yüzümden olduğu için vicdanımı rahatlatmam gerek.

Diyerek çantamdan telefonumu çıkardım.
Bir sürü aramalar mesajlar vardı. En iyisi eve gidince cevaplıyım hepsini.
Annemin onca mesajını okumadan
" anne iyiyim ben yarım saate eve gelirim " diye mesaj attım.

Beni evime bırak.

Allah Allah iyice kuruldun sende arabama.

Hadi işte evime bırak. Üşeniyorum eve kadar gidemem.

İlk ve son.
Diyerek adresi istedi.

Sanki hiçbir şey yaşanmamış gibi rahattım. Kızlar bunu duyunca şok olacaklardı. Hayır 2 ayyaş için değil Doruk'un beni korumasına şok olacaklardı.

Eve yaklaştığımızda ona dönerek konuşmaya başladım.
Tekrar teşekkür ederim.
Ardından indim. Ben içeri geçene kadar gitmedi.
Kapı açıldığında gaza basıp gitti.
İyi ki gitti. Yoksa rezil olucaktım. Çünkü annem kıçıma terliği geçirmişti.
Anne napıyorsun ya.