5

4.7K 480 227
                                    

Peter sabah kocaman bir gürültüyle uyandı. Evi inleten o Kudur Kudur Baby şeysine aldırmamaya çalışarak Jarvis'e seslendi. "Jarvis?"

"Bay Wilson istedi efendim, tamamen suçsuzum."

Peter elleriyle yüzünü ovuşturduktan sonra mırıldandı. "Şu adamdan emir alma artık."

Jarvis mesajı anlamış olacak ki, evi inleten o müziği kapattı. Aşağıdan gelen Wade'in sesine eşlik etmiş çocukların gürültüsü de kesildi.

"Okul aracınız gelmek üzere efendim." dedi Jarvis Peter merdivenlerden inerken. "Ve siz fizik projenize elinizi bile sürmediniz."

Peter bununla birlikte başından kaynak sular dökülmüş gibi hissederken, ardından umursamamaya kadar verdi. "Bunu da Bay Fury'e bildir, nasılsa halleder o." dedi kendi kendine göz devirerek. Giriş kata indiğinde, o kocamab boş alanın tamamen dağılmış olduğunu görünce yerinde duraksadı.

Sersemlemiş adımlarla onlara iyice yaklaşınca Tony, Steve ve Wade tartışmayı kesip elleri önlerinde başları yere eğik Peter'ın olası çığlığını beklediler. Tamam Tony'i anlayabiliyordu-- ama onun çocukluğunun da bu kadar haylaz geçtiğini sanmıyordu. Steve peki? Çocukluğunu yirmilerde yaşamış olmalıydı, ondaki bu özgüven nereden geliyordu!

"Ne yaptınız?" dedi Peter ağlamaklı bir sesle.

"Bu başlattı!" dedi çocukların ikisi de Wade'i işaret ederek.

Peter bağırabileceğini sanmıyordu, olabildiğince ruhsuz bir şekilde Wade'e döndü. "Seni evden atmamam için tek bir neden söyle."

"Çünkü açsın ve ben tost yapabiliyorum!"

"Tost mu yapabiliyorsun? Tostu Dummy de yapıyor."

"Onun elleri temiz değildir! Hadi ama örümceğim! Kahvaltın hazır bile, okula geç kalmamalısın."

"Döndüğümde evimi yıkılmış halde bulacaksam, okulu bırakabilirim." dedi iç çekip mutfağa giderek. Tost yapabiliyormuş, ne kadar harika!

Birkaç bir şey yedikten sonra odasına dönüp hazırlandı. Kapıdan çıkıyordu ki--

"Baba, Tony elinde Peter'ın oyuncak arabalarından biriyle yanına yaklaştı. Gidiyor musun?"

"E-evet ama çok uzun sürmez--"

"Lütfen gitme." dedi kollarını açıp ona sarılarken.

Ah evet, Peter da babasına işe gitmemesi için böyle yalvarırdı. Ama o, giderdi. Hah! Peter'da gidecekti işte, ödeşmiş olurlar.

"Gitmem gerek." dedi çocuğu itekleyerek.

Tam çıkacaktı ki tekrar--

"Baba! Steve koşarak geldi. Nereye gidiyorsun?"

"Gitmem gerek--"

"Lütfen gitme." dedi Steve Tony'nin yaptığı gibi ona sarılarak. Onun ardından Tony de gelip tekrar sarıldı.

İkisi küçük çocuk ağlama sesleri çıkartıp gitmemesi için ona yalvarıyordu.

Peter, kesin şunu! diye bağırınca bacaklarına yapışmayı bırakıp dolu gözlerle geri çekildiler.

"Tanrı aşkına! Kara deliğe girmiyorum, okula gidiyorum!"

Çocuklar dudaklarını büzüp başlarını eğdiğinde siniri daha da artarken bağırdı.

"Bir kez olsun şunu yapmayı bırakın!"

İkiside aynı anda Peter'ın yüzüne bile bakmadan koşarak Wade'e sarıldılar.

"Dostum, diye mırıldandı Wade. Sen gerçekten berbat bir baba olursun."

Peter iç çekti. "Okula geç kalıyorum."

"Tamam,babalarınla ben ilgilenirim-- hayır hayır, teşekkür etmene gerek yok."

"Teşekkür etmedim zaten." dedi Peter göz devirerek evden çıkarken.

Ağlamak istiyordu.

×××

Peter eve geldiğinde, kapıdan girdiği an üzerine atlayan iki çocuk beklemiyordu. Sonuçta onları kımıştı.

"Seni çok özledim!" diye kendine doğru asılıyordu ikisi de. Peter diz çöktüğünde üzerine atlayıp küçük kollarını boynuna sardılar.

"Ben de sizi özledim." dedi Peter, sesi titriyordu. Evet özlemişti, ama kendi babalarını, bu iki küçük şeytanı değil! Başını kaldırdığında çocukların elleri yanaklarını buldu.

"Neden ağlıyorsun?" dedi sarışın olan sol yanağını silmeye çalışırken.

"Ağlamıyorum ben."

"Ama ağlıyorsun." dedi esmer olan da. Yanaklarını o kadar dikkatli temizliyorlardı ki Peter tekrar ağlamaya başladı.

"Aile toplantısı, yeey!" Wade'in kısık sesi fark edilmemişti tabi. O sırada aynen şöyleydi;

Peter birkaç saniye sonra toparlanıp ayağa kalktı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Peter birkaç saniye sonra toparlanıp ayağa kalktı. Merdivenlere yönelmişti ki Wade tekrar seslendi.

"Bir şey yemiyor musun? Senin için ölümcül olmayan yemek yapmayı öğrendim--"

"İstemiyorum." Peter ruhsuzca merdivenlerden çıkarken babalarını çok çok özleyen Tony ve Steve'de peşindeydi.

×××

Başta komik gelebilir ama, Peter'ın durumunu düşünürsek bu bir dram kitabı olmalı wkmdosfm neyse neyse her depresyon geçer.

Tüm gün Subway Surf'de Coco'yu almak için kıçımı yırtmasaydım bugün bu kitaba en az üç bölüm gelebilirdi akfmsk

Uykumdan uyandım, sıkıldım ve bunu yazdım.

Yaşasın ben yeeey!


daddy | superfamily + wade wilsonHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin