1. Bölüm

110 8 0
                                    

---------
"Eveeeet, dünyamızın bu hareketinden dolayı mevsimler oluşuyor. Mesela şu anda yaz mevsimini yaşayabilmemizin sebebi bu çocuklar. Yalnız yaz demişken hava da bayaa sıcak oldu."

Daha da sıcak olacak diye bağırmamak için elimle ağzımı kapatmıştım. Kendimi zor tutuyordum. Eylül'e baktığımda o da aynı şekildeydi.

Canım kankam.Kendisi tam bir maldır. İyi kızdır aslında ama biraz gerizekalı.

Hayır yani lise sınavı neden bu kadar önemliydi? Lise neydi? Lise emekti. Neyse geç bunları. Yazın sıcağında okulun kursuna gelmiş ders işliyoruz. Benim şimdi yatağımda vantilatör karşısında uyuklamam gerekiyır.

Hoca arkasını dönüp de tahtaya bir şeyler yazarken hemen telefonumu çıkarıp saate baktım. 12.56 Güzeeelll, sevdim bunu. Kursun bitmesine dört dakika kalmıştı. Aslında son ders matematikti ve eğlenceli geçiyord- taam taam dövmeyin.

Yavaş yavaş eşyalarımı kaldırmaya başlamıştım. Hoca saate bakmadan yazdırmaya başlayacaktı. Ama kimse korkusundan zamanın az kaldığını söyleyemiyordu.

Ve şöyle söyliyim, benim yazmaya hiç niyetim yoktu. Hemen zekamı konuşturup, "hocam ben şu soruyu anlamadım, tekrar anlatır mısınız?" dedim. Zeka böyle bir şey çwğwç.

Hoca da hemen soruyu anlatmaya başladı, dinliyormuş gibi yaptım. Hayır, hayır, hayır. Dersleri önemsemediğimden değil. Soruyu anlamıştım. Ayrıca iyi bir liseye gitmek için çok çalışmam gerektiğinin de farkındayım.

Dırırırırım. Zil çalmıştı. Eylül'le eşyaları toplayıp çıktık.

-Bahar, bir yerlere mi gitsek acaba?
-Annem izin vermez.

Sonuçta biz anne-babasına söylemeden istediğimiz yerlere gidebilen bedgörller değiliz yanı.

-İyi, görüşüruk o zaman.
-Bababayyy.
------------------

Kızlar bir baksanıza şuraya. Sekizinci sınıfa geçerken bir kurs günümü günlüğe yazmışım. Küçükken ne kadar salaktım ya.

Esma: Aynen, sen küçükken günlükler yazıyordun değil mi? Ama bak ne kadar iyi olmuş. Şimdi anıların var en azından.

Eylül: Yani, neyse o günlüğü bırakın artık. Hastanede bizi bekleyen hastalar var.

Ben(Bahar wğwçwğ): Ben hazırım çıkalım.

Esma: Bıktım sizin şu hastane muhabbetinizden. Hayır yani eninde sonunda tekrar giricem sınava tıp okuyacağım.

Ben: O zamana kadar Alp seni bekler mi bilemem Esma.

Esma: O zomono kodor olp sono boklor mo bolomom osmo.

Eylül: Kesin kavgayı. Yallah hastaneye. Esma sen de kafeye git. Öğlen belki uğrarım.

Evden çıkmıştık. Esma Eylül'ün arabasıyla gidiyordu.Ben ise kendi arabamla. Yani iki araba gitmek saçma ama bunun bir de dönüşü var.

Yolun SonuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin