Yağmurla oradan ayrıldığımızda alışverişe gittik. Girdiğimiz mağazalardan birinde elbise bakmaya başlıyoruz. Bende sarı bir elbise görüyorum ve deneme kabinine gidiyorum. Kabinden çıktığımda aynadan kendime bakıyorum ;
Yağmura gülümsüyorum ve :
-Nasıl olmuş ?
-Güzel ama bence başka renkler denemelisin ;)
-Hımm. Tamam. Mavi ? Mor ?
-Beyaz ?
-Of Yağmur.
-Noldu ?
-Beyaz hastalığın var gerçekten !
-Olabilir ;)
-Ama o fazla ağır kaçmaz mı ?
-Sen onun da sporunu bulursun ?
-Of..
Elbiselere bakmaya başlıyorum. Diğerlerine göre daha sade kalan elbiseyi alıyorum ve deniyorum. Kabinden çıktığımda kendime bakıyorum :
-Hıım.
Yağmuru göremeyince etrafıma bakınıyorum ve utangaç bir şekilde elemanları süzüyorum. Kahretsin ! Nasıl bayan eleman olmaz ! OF ! ben hiç kendim elbise seçemem ki ?! çaresizce aynanın karşısında dikilirken ayağıma bir şey çarpıyor. Gözlerimi yere indirdiğimde :
Şaşkınca konuşuyorum :
-Kutu mu ?
Gözlerimi kaldırdığımda Keremi görüyorum ve :
-Kerem ?!
Kapının ordan yanıma geliyor :
-Evet.
-Ne istiyorsun ?
-Imm. (etrafını süzüyor ) ŞU , şuradaki çocuk var ya ?
-Evet ?!
-Şimdi onun yanına gidiyorsun ve elbiseni soruyorsun. Hemde etkileyici bir şekilde. Anlarsın ya işte.
-Nee ?!
-Biliyorum Zeynep böyle şeylerden hoşlanmıyorsun. Ama oyun bu ve tek kural SÖYLENİLEN ŞEY YAPILMAK ZORUNDA.
-OFF ! Tamam.
-Güzel. Buradan sizi izliyor olacağım.
-İYİ.
Onun yanında uzaklaşırken çocuğa doğru ilerliyordum :
-Yapabilirsin Zeynep. Tamam. Sakin. Huh ! Tamam. İyisin.
Çocuğun yanına geldiğimde kereme dönüyorum oysa gözlerini benden bir an ayırmadan sırıtmakla meşgul.
Gözlerimi deviriyorum ve önüme dönüyorum. Çocuğa doğru attığım diğer adımda dibinde bitiyorum. Ve hızla omzuna dokunuyorum. Çocuk müthiş bir gülümsemeyle bana dönüyor ve :
-Buyrun ?
Yaka kartından adının Berk olduğunu görüyorum ve havalı olmaya çalışarak :
-Berk bey ben Zeynep.
-Memnun oldum efendim.
-Buraya bir arkadaşımla geldim. Ancak kendisi müthiş elbiseleriniz arasında kendini kaybetmiş olacak ki ortalarda görünmüyor.
-Öyle mi ? Nasıl yardımcı olabilirim.
-Ben kabinde şu elbiseyi denedim ama malesef ki nasıl olduğuna karar veremedim.
-Hı ? Şey , evet.
-Diyorum ki siz bir erkek olarak yorumunuzu yapsanız ?
Çocuk gülümseyerek ;
-Gayet güzel olmuş efendim.
Kereme doğru dönüyorum oysa tatmin olmamışcasına kaşlarını kaldırıyor. Çocuğa tekrar dönerek :
-Ne yani ? Sadece bir çalışanın yorumu kadar mı güzel ?
-H-Hayır efendim. Ç-Çok yakışmış. Beyaz sizi açmış , bir melek gibisiniz adeta.
-Ç-Çok teşekkürler , alıyorum o zaman ben bunu.
-Peki.
-Görüşmek üzere.
-Hıhı.
Derin bir nefes alarak keremin yanına gidiyorum ve :
-Bu burda bitmedi SAYER !