''O.A.S (Hissiz) ''

Yeni komşu

Yeni evimde öyle mal gibi oturmuş boş duvarı izliyordum.

Yeni ev filan dedim tabi siz anlamadınız.Hemen özet geçiyorum.

Nişandan ayrıldıktan sonraki gün kızlar gelip benimle konuşmuşlardı.

Yok neymiş efendim ' biz önceden birbirimizi çok seviyormuşuz da ben nasıl bu şekilde tepkisizmişim' .

Ne yapmamı bekliyorlardı.Lanet olsun evet çok sevdim , herşeyimdi o benim.Aşıktım lan ben ona.

Biliyorum unutamam.Herkes de biliyor unutamayacağımı zaten.Ama ben alıştım onsuz nefes almaya.

Bir zamanlar nefesim olan adam beni dipsiz bi kuyuya atmıştı.Ben şimdi oturup ağlayamam ki , sadece düşünmemeye çalışırım.

Neyse devam ediyim.Onlara bir daha gerekmediği sürece görüşmek istemediğimi ve O'nunla ilgili bir kere daha konuşmamalarını söyleyip tekrar Los Angeles'a dönmüştüm.

Okulum zaten 2 yıllıkdı.Bitirdim.Tekrar Türkiye'deyim ama kimseyle görüşmedim.1,5 yıldır sadece babamla telefonlarda konuştum.

İzmir'de kendime güzel bir siteden ev baktım.Yeni yapıldığı için kocaman sitede toplasan 5 kişi vardı.Babamdan bana almasını istedim.Hiç bir şey demeden kabul etti canım babam.

Ev iki katlı çok güzeldi.Kendi odam beyaz renkti tamamen.

Kalbimin siyahlığına inat evim bembeyazdı.Artık biraz daha toparlanmıştım.Yani ilk zamanlara göre insanlarla iki kelimeden fazla konuşabiliyordum.

Sadece gülümsemiyordum.Hiç bir zamanda içten gülümseyebileceğimi sanmıyordum.

Toz pembe koltuğumdan kalkıp mutfağa geçtim.Haziran ayına yeni girdik sayılır , yani havalar sıcak ama benim canım kahve çekti bu havada.

Ketıla su koydum ama bir belirti yoktu.Işığı filan yanmadı.Mutfağım lambasınıda açtım ama yine açılmadı.

Lanet elektrikler yok ! Acaba bu evde mi sorun var yoksa site de mi ?

Odama gidip dizde biten siyah bir tayt giydim.Üzerime de su yeşili tam göğüs altında bitecek kadar kısa olan tişörtü geçirdim.

Siyah parmak arası terlik giydim ve saçlarımı at kuyruğu yapıp anahtarlarımı elime aldım.

Evden çıktım.Sokaklar çok güzeldi.Her evin dört bir yanı renkli çiçeklerle çevriliydi.Evler de beyaz renkti.

Dün sabah pencereden bakarken benim evimin yan tarafındaki eve nakliyat kamyonu gelmişti.Yeni komşular yani.

Onlara sorabilirim elektrik var mı diye ? Evin kapısına geldiğimde kapı tokmağını çaldım.Bu sitede evlerde zil yoktu.

Kapı bir kaç dakika sonra açıldı.Beni gören Calvin klein modeli tipli adam şirince gülümsedi.Ve beni süzdü.Ben ise tebessüm etmeye çalıştım.Artık ne kadar yapabildiysem.

-"Meraba" dedi erkeksi ses tonuyla.Baya tatlı ve aynı zamanda yakışıklı bir çocuktu.

Başka gözle bakmıyorum yanlış anlamayın.Bir kere dilim yandı benim erkeklerden.Sadece nasıl göründüğünü söylüyorum.

-"Meraba " dedim sesimi biraz nazik çıkmıştı.Normalde insanlara soğuk konuşurdum ama karşımdaki çocuğun gülümsemesiyle içim eskiden olduğu gibi ısınmıştı.

-"Ben Aybars.Sen ? " diye sordu kapıya yaslanıp.Kaslar da maşallah iyiymiş.Boy desen onda.Her neyse.

-"Derin bende memnun oldum." dedim az bi tebessümle .