BÖLÜM 2

53 5 2
                                    

Ecmel anlatımıyla:

" Of Ecmeeelll bırak artık şu test kitabını valla içim şişti sen soru çözerken. Ya nasıl sıkılmadın şu soruları çözmekten. Hayır anlamıyorum ne buluyorsun bu dersten" diye azar çekti Asel.

"Aselcim biliyorsun önümüzde bir sınav var ve başarılı olmamız gerekiyor bunun için de çalışmamız lazım ne demek sıkılmak!" Dediğimde bana cevap vermeyip telefonuyla uğraşmaya başladı. Hayır anlamıyorum niye bu kadar test çözmeme karşı geliyorlardı ki ne var yani her gün 500 soru fizik testi çözüyorsam. Çok mu(!).Aslında Asel başarılı bir öğrenciydi ama okulda çalışmaktan nefret ederdi. Evde gecelere kadar çalışır okulda ise boş vakit geçirirdi. Her ne kadar ailelerimiz zengin de olsa hiç bir zaman bu zenginlikle övünmemiş hepimiz alnımızın teriyle bu liseye gelmiştik. Özel Arslan Lisesi. Evet Baha'nın babasının sahip olduğu bir lise. Asla torpil kullanmayıp geldiğimiz bu lisede oldukça mutluyduk. Çünkü hiçbirimiz ayrılmamıştık..

Neyse,ben Ecmel Kaya. 17 yaşında bir kızım. Hayatımda en sevdiğim şeylerden biri fizik testi çözmek. Hatta bizimkilerin arasında lakabım Einstein. Tam bana layık lakap değil mi. Evet biz de öyle düşünmüştük. Şu an sıramda oturmuş test çözüyordumki bir anda koridordan sesler yükseldi kafamı kaldırıp baktığımda Aren'in yine bir kıza sardığını tahmin ediyorum. Ahhh Aren o kadar laf işitmene rağmen hala kızlara sırnaşıyorsun ya anlayamıyorum seni bir türlü. Okulda güzel ve zeki kız olsa anlarım çabalarını ama maalesef Yok.

"Ecmel hadi kuzum kalk bir dışarı çıkalım bir kantine gidelim beynine oksijen gitsin de daha rahat testini çöz" diyerek beni kaldırmaya çalışan Asel' e baktım. Neden sürekli beni kaldırmaya çalışıyordu bu kız.

"Asel beni kaldırmak yerine Didar'a söyle o kalksın beni bi rahat bırak ders çalışayım lütfen" dediğimde bana ters ters bakmış bir adet Asel vardı karşımda. " Tamam yaa kalkıyorum hadi Didar,Fırat sizde gelin,dışarı çıkalım hava alalım da beynimize oksijen gitsin!" Diyerek Asel' e imalı imalı baktım ama hanımefendi hiiçç oralı olmadan koluma girerek beni dışarı çıkarmaya başladı.

" Şu Aren' e söyleyin kızlara bulaşmasın artık, bıktım yaa laftan anladığı da Yok" diyerek lafa daldı Didar. "Areeenn hadi gel dışarıya çıkıyoruz hava alalım biraz." Diye çağırdı Asel. Aren bize doğru baktı ve "Tamam, Ozan ve Baha'ya da söyleyip geliyorum siz gidin." Dedi. Okulun bahçesine çıktığımızda boş kamelya arıyordum ama bulamadım. Çimlere doğru yürüdüm oraya oturdum ve diğerlerinin de oturmasını bekledim. O sıra da Ozan ayaklarını poposuna vura vura koşarak bize doğru geliyordu. Onu görünce gülümsedim. Bu gruptaki herkesi ailem olarak görüyorum. Biz nasıl birbirimizden bir şey saklamayıp hep birlikte yapıyorsak ailelerimiz de öyleler. Çok iyi anlaşırlar. "Koyun sürülerim niye otlarda yayılıyoruz koyun gibi , gidip kantinde bir şeyler yiyelim ben çok acıktım." Dedi Ozan. Asla doyuramıyoruz bu çocuğu yaa. Kendi kendime gülümserken "Noldu kız aptal aşıklar gibi niye sırıtıyon." Diye dalga geçti Aren. Aman uğraşmasa olmazdı zaten. "Bir şeyler düşünüyordum. Ben sıkıldım yaaa Asel madem dışarı çıkardın niye bir şey yapmıyoruz oturup duruyoruz acaba." Dedim.

"Ya dedim ya kantine gidip yemek yiyelim diye hiç biriniz o kıymetlileriniz kaldırmıyorsunuz ki Allah Allaahhh." Diye çıkıştı Ozan.

"Hadi kantine gidelim de şu sussun yoksa ben onu susturucam." Dedi Fırat. Onun öyle demesiyle kızlarla kolkola girip okula doğru yürüdük. Arkamızda Ozan Aren'e bulaşıp duruyo saçma sapan espriler yapıp sadece kendisi gülüyordu.

Bir Arkadaşa Bakıp Çıkacaktık!! Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin