Soğuktu.Biraz olsun aydınlık giren oda, şu an tamamen soğuktu.
Bunun nedeni ödenmeyen faturalar yada dışarıda ki dondurucu hava olabilirdi.
Ama asıl neden, Kim Namjoon'un konuşmadan onu izleyen gözleriydi. Kollarını kavuşturmuş, onun önüne koyduğu bir sandalye ile izliyordu.
Onu izliyordu.
Taehyung bitmiş bir durumdaydı. Ara sıra titriyor, gelen mide bulantısını geçirmek için karnına sarılıyor, onunla göz göze gelmemek için yere bakıyordu.
Olanlardan sonra, Namjoon onu evine getirmiş ve odasına taşımıştı. İlk kez ona bu kadar yakın olmuştu Taehyung. Bir kaç dakika bile olsa, apartmanın merdivenlerini onun sırtında çıkmıştı.
Kafasını boynuna koyup, gözlerini kapamıştı. Yaptığı şeyin ağırlığı hala üstünde olmasına rağmen, o yanındayken doğru gibi gelmişti.
O adamın kafasına dayadığı silah, oldukça doğruydu. Bunu sadece kendini savunmak için yapmıştı."Sanırım miden ile ilgili bir sorunun var?"
Namjoon evin içinde ki sessizliği bozarken sakindi.
Karşısında başarısız bir çaylak durmuyormuş gibi davranıyordu.Taehyung kafasını sallamakla yetindi. Midesinde sorun yoktu. Hassastı sadece. Her zaman için kusmasa da, bazen dayanılmaz hale gelebiliyordu.
Ve şimdi tüm yaptıkları düşünülünce..."Taehyung," dedi Namjoon yatağın üzerinde ki yorganı kaldırmaya çalışırken.
Taehyung ne yapmaya çalıştığını anlamamıştı.
"Ailen nerede?"
Elbette ki bu soru elinde sonunda gelecekti. Gece olmuştu ve evde kimse yoktu. Soğuktu ve yemek pişmemişti. Bunlar ailelerin yapması gereken şeylerdi.
"Annem fazladan çalışıyor." dedi. O anda üstüne örtülen yorganı fark etmişti. Oturduğu yerde sırtına değen yorganla irkildi. Düşmesin diye iki ucundan tutarken, Namjoon'un tekrardan sandalyeye oturmasını izledi.
"Babamı bilmiyorum."
Cevap oldukça kesin ve netti. Namjoon anlamıştı ve sadece kafasını sallamakla yetindi.
"Neden başarısız oldum?"
Bu sefer sessizliği bozan oydu. Adamı otele sokmuştu. Yanlış olan neydi?
Namjoon yarım bir şekilde gülmüştü.
"Çok fazla dikkat çektin." dedi. Taehyung'un bunu anlamaması saçma gelmişti. Sonuçta zeki bir çocuktu.
"Amaç, seni sıradan biri gibi gösterip, adamı otele çekmekti. Şimdi herkes senin bizim bir üyemiz olduğunu biliyor."
Durum hala Taehyung'a karışık geliyordu. Ama Namjoon onun başaramadığını söylüyorsa, haklıydı.
Aklına takılan daha önemli bir soru vardı şimdi. Cevabından hoşnut kalmasa da soracaktı.
"O adama ne olacak, peki?" dedi. Namjoon'un gözlerine bakabiliyordu. Uzun süredir fark etmemişti ama yakınlıklarından dolayı dizleri birbirine değiyordu.
Namjoon, Taehyung'a bakmadan konuştu. Dışarıda ki yaprakların oluşturduğu gölgeyi seyrediyordu şimdi. Oldukça güzeldi bu görüntü.
"Geceleri uyuyamadığında ne yapıyorsun?"
Bu soru Taehyung'u hazırlıksız yakalamıştı. Üstelik uyumlu bir cevap bile değildi.
"Hayal kuruyorum." dedi Taehyung. Normalde asla cevaplandırmayacağı bir soru olsa da, bu kez soran kişiden dolayı cevaplaması gerektiğini hissetmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
°robbers° [ vmon. ]
Fanfiction"Senin için bir işim var." Bu basit cümle, hayatını hırsızlık yaparak geçiren Taehyung'un dönüm noktası olacaktı. [vmon.] UYARI: Bu hikaye kaba dil, küfür ve cinsellik içermektedir.