-Emily'nin ağzından-
Sabah alarmımla uyandım.Üstüme yeşil bir elbise giyip,aşağı indim.Saçımı topuz yapmıştım.Kahvaltı edip,dışarı çıktım.Bir korna sesi duydum.Arkamı döndüm.Arkamı döndüm.
Ben:Hey sen mi geldin?
James:Yakında görüşeceğiz demiştim,işte geldim.Seni okula bırakmaya geldim.
Ben:Teşekkürler.
James beni okula bırakmıştı sonra inememe yardım etti.
James:Akşam almaya geleceğim.
Ben:Hayır buna gerek yok,ben giderim.
James:Sürprizimi bozma lütfen.
Ben:Sürpriz?
James:Akşamı bekle.
Ben:Hey,ben sabırsız bir insanım.
James:O zaman bugün sabırlı olmayı öğreneceksin.
Ben:Hıh.
James:Hadi ama süprizi söylersem sürpriz bozulur.
Ben:Tamam beklerim ben.
Ne kadar beklerim demiş olsam da,meraktan ölüyordum.Sınıfa girince herkes etrafıma toplanmıştı.Herkes bana ''geçmiş olsun'' diyordu.Bütün sınıf öğrenmişti.Bir sürü geçmiş olsundan sonra yerime geçtim.Gözüm Melanie'yi aradı ama yoktu.Sonra içeri bayan Wilstoon girdi.Lanet olsun ders yine kimyaydı.
Bayan Wilstoon:Emily,seni görmeyeli uzun zaman olmuştu.
Ben:Sadece 2 güncüktü Bayan Wilstoon.
Gün neredeyse bitmek bilmedi.4 ders Kimya olan günlerden nefret ediyorum.Ama sonunda bitmişti,süpriz için sabırsızlanıyordum.Hemen sışarı çıktım.Arabasından hemen çıktım.Sonra dışarı çıktı.Aman Tanrım!Harika görünüyordu.Neden böyle giyinmişti ki?
Ben:Selam.Şey sen neden böyle giyindim?
James:Yemek yemeye gidiyoruz.
Ben:Ne ben böyleyken mi?
James:Hayır harika görünüyorsun.
Ben:Bekle bari saçlarımı salayım.
James:Oldu mu?
Ben:Evet.
Arabaya bindik.
Ben:Bu yemek fikri nereden çıktı?
James:Temek yemeyi severim.Evde yemek için bir şey yapmamıştım.Dışarıda yiyecektim.Senin de gelmeni istedim.
Ben:Harika,o zaman.
Restoranta varmıştık.Yemek siparişlerini vermiştik.
Ben:Biliyor musun geceleri hep evde oturup ot gibi yaşardım.
James:Hahahah!
Ben:Böyle vakit geçirmeyi ne kadar çok sevdiğimi anladım.
James:O zaman her gece bir şeyler yapabiliriz.
Ben:Bak buna asla hayır demem.
James:O zaman yarın ne yapalım?
Ben:Onu da sen düşün.
James:Tamam.
Ben:Bir şey soracağım.Bu yermekten annemlerin haberi var mı?
James:Var tabiki de.Önce onlara sordum.
Ben:Seninle harika zaman geçiriyorum.Seninle iyiki de iyiki de...
James:Arkadaş.
Ben:Evet,arkadaş.
Moralim bozulmuştu.Artık umudumu tamamen kesmem gerekecekti.Lanet olsun!Hayat niye bu kadar zordu?
James:Bir sorun mu var?
Ben :Hayır,hayır yemek yemeye devam edelim.
Bütün gece boyunca James bir şeyler anlatmıştı ama kulak vermemiştim.Sadece bu yemeğin bitmesini ve eve gitmeyi istyordum.
James:İyi görünmüyorsun.Bir şey mi oldu?
Ben:Beni eve bırakır mısın?Biraz hasta hissediyorum.
James:Tamam.
Arabaya binmeme yardım etti ve beni eve bıraktı.Arabadayken hiç konuşmadık.
James:İyi geceler.
Ben:İyi geceler.
Kapıyı çaldım,annem açtı.
Anne:Gecen nasıldı kızım?
Ben:Güzeldi anne.
Anne:İyi değilsin sanki.
Ben:Sadece yorgunum uyumaya gidiyorum.
Odama gittim kıyafetlerimi çıkarıp,pijamalarımı giydim.Makyajımı çıkardım.Günlüğü yazmak için masaya oturdum.Günlüğümü yazacaktım.Ama ağlamaya başladım.Normalde hiç ağlamazdım.Hatta yıllardır ağlamıyordum diyebilirim.Ama öyle bir ağlıyordum ki gözaşlarım bir sel hızında akıyordu.Çünkü çok acı çekiyordum ve artık dayanamıyordum.Lanet olsun.James,seni çok seviyorum.Neyse ağlayarak da olsa yazmaya başladım.
Sevgili Günlük,
Bugün çok güzel başlamıştı.Sabah kalktım dışarı çıkarken bir korna sesi duydum.Bu James'ti.Çok mutlu olmuştum.Beni okula bıraktı ve çıkışta bir süprizi olduğunu söyledi.Çok meraklanmıştım.Okul bitince hemen dışarı çıktım.Önce göremedim.Sonra arabadan çıktı.Harika görünüyord.Yanına gidince,beraber yemeye gideceğimiz söyledi.Çok sevinmiştim.Restoranta gittik.Çok güzel konuşuyorduk.Sonra ben James'e ''senle harika zaman geçiriyorum.Senle iyiki de,iyiki de...'' derken hemen James ''arkadaş'' diye ekledi.Bu kelime çok koydu bana.Biliyorum James beni kesinlikle arkadaş gözüyle göryor.Umudumu kesmem gerekiyor.Yalnız bu değil onu sevdiğimi söyleyemiyorum.Bu canımı çok yakıyor.Hem James benim gibi birini ne yapsın ki.Ben, ben sonunda yürümeyen zavallı bir kızım.O ameliyatı da kabul etmeyi düşünmüyorum.Lanet olsun hayatımın sonuna kadar böyle kalıp ölmek istiyorum.Hayattan nefret ediyorum.Biliyorum günlük şu anki göz yaşlarım mürekkebin çoğunu akıttı ve berbat görünüyorsun.Özür dilerim.Daha çok ıslatmak istemiyorum,iyi geceler.
Günlüğümü kapatıp,yatağıma yattım.Hıçkırarak ağlıyordum.Sesim duyulmasın diye ağzımı yastıkla kapattım.
-James'in ağzından-
Arabayı par edip eve girdim.Koltuğa uzandım ve ağlamaya başladım.Normalde hiç ağlamazdım.Hatta yıllardır ağladığımı bile hiç hatırlamıyordum.Ama şu an hıçkırırak ağlıyordum.Bugün Emily'nin sözüne girip ''arkadaş'' dedim bunun için kendimi öldürmek istiyorum.Biliyordum zaten beni sevmiyordu,sevmeyecekti de ama bu akşam yemeğini umut olarak görmüştüm.Eğer benden etkilenirse ve ben de ona çıkma teklifi edeceğim diye düşünmüştüm.Ama Emily'den umudumu kesmek zorundaydım.Yalnız bu değildi.Artık dayanamıyordum.Yanımda oluyor.Her şey güzel oluyor.Ama ona onu sevdiğimi söyleyemiyordum.Bu canımı çok yakıyor.Lanet olsun,Emily seni çok seviyorum.
Uzun bir aradan sonra 7. bölüm.Bir karar aldım.Bölümleri artık sadece wattpad de paylaşacağım.Bu yüzden sıradaki bölümler daha hızlı gelecek.Bu arada oylarınızı ve yorumlarınızı her zamanki gibi bekliyorum :D