Ne Hissederdi?

81 4 4
                                    

Leonardo

"Leonardo-kun..." adımın söylendiği tarafa baktım. Ne var ki kimin söylediğini görememiştim.

"Kimsiniz?" Diye sordum. Oysaki ses tanıdıktı. Kimin sesi olduğunu neden hatırlayamıyorum.

"Leonardo-kun ben..." cümlesinin  sonunu duyamamıştım. Ses kaynağına doğru koşmaya başladım. Ben koştukça her yer kararıyordu. En sonunda ise hiçbir yeri görmemeye başldım.

"Benim gözlerim... Nasıl göremez?" Şaşkın bir hâldeydim. Hiçbir şey görememem imkansızdı. Korkuya kapıldım. Ne oluyordu böyle?

Yanımda birinin nefes alışverişini duydum. Hiçbir şey göremiyordum. Yavaşça geri geri ilerledim. Birine çarpmamla durmuştum. Titriyordum. İki büyük el omuzlarımdan tuttu. O kişi her kimse kulağıma doğru nefesini bir kez verdi. Ardından yine konuşmaya başladı "Leonardo-kun ben..."

Bağırmaya başladım. Affallamıştım. Çevreme baktığımda odamada olduğumu gördüm. Yatakta doğruldum. Başımı kaşıdım. "Rüya mıydı? Ne olduğunu hatırlamıyorum." Bir süre neler olduğunu düşündüm ama baktım hiçbir şey aklıma gelmiyor bu uğraştan vageçtim. Kendimi yatağıma bırakıp yastığıma gömüldüm.

****

"Söylesene Leo-kun?" KK-san silahını silmeyi bırakıp yanıma oturmuştu. "Buraya geldiğinde aşık olduğun kişi kimdi?" KK-san'ın gözleri parlıyordu.

Anlamazlıktan geldim. "N-ne dediğinizi bilmiyorum." Soğuk soğuk terlemeye başlamıştım.

KK-san bana daha çok yaklaştı. "Videoda 'Bu şehire ilk geldiğimde aşık olduğum kişi öyle imkansızdı ki duygularımı anında çöpe atmıştım.' diye demiştin hani." EZBERLEDİN Mİ! "Kimdi o Leo-kun? Söylesene nasıl biriydi? Neden imkansızdı? Neden Leo-kun?"

KK-san iyice dibime girmişti. Oturduğum yerden kalktım. Hepsi videoyu herkese gösterdiği için Zapp-san'ın suçuydu. "İmkansızdı işte. Hem şuan romantik olmasa da o kişiyle gayet güzel bir ilişkim var."

"Heeeee..." KK-san gülümsedi "Hâlâ görüştüğün biri demek." Kahretsin ağazımdan kaçırmıştım! "Benim tanıdığım biri-" yutkundum KK-san gülümsemesini genişletti "Libra'dan mı?" Ayağa kalkıp yine bana yakalşatı. O yaklaştıkça ben geri geri çekiliyordum. Sırtımın duvara değdini hissettiğimde ise sonumun geldiğini anlamıştım.

"Leo-kun, Libra'dan mı?" Gözlerimi kaçırdım. KK-san iyice bana yakalşmıştı. Baskıya dayanamadım. En sonunda haykırdım.

"EVET EVET LİBRA'DAN VE SİZİN TANIDIĞINIZ BİRİ! LÜTFEN BENİ ARTIK RAHAT BIRAKIN!"

"N'olmuş?" tandık sesi duymamla irkildim. Zapp-san şaşkınla bana bakıyordu. "Neden deli gibi bağarıyorsun, Leo?"

KK-san benden uzaklaştı. Odaya baktığımda diğer Libra üyelerinin gelmiş olduğunu gördüm. KK-san yüzünde büyük bir gülümsemeyle "Leo-kun'un aşık olduğu kişi Libra'dan biriymiş." dedi.

Zapp-san'ın yüzündeki boş ifade hınzır bir sırıtışa dönüştü. "Libra'dan demek." Başımı sert sert okşamaya başladı. "Bizim küçük Leo hem de!"

Chain-san yanımıza yaklaşıp bana takılan Zapp-san'a tekme geçirdi. Zapp-san iki büklüm yere eğildi. Hızlıca toparlanan Zapp-san sinirle Chain-san'a yürdü. "N'APIYORSUN INU-ONNA!" Chain-san zıplayarak Zapp-san'ın kafasına bastı. Zapp-san yer düştüğünde bile Chain-san hâlâ onun kafasına basmaya devam ediyordu. Zapp-san bir müddet debelense de en sonunda hareket etmeyi kesmişti. Yaşıyor mu acaba? Zapp-san'dan bahsediyorsak yaşıyordur...

"Ama bu iyi bir şey değil mi Leonardo-kun?" Başımı sesin geldiği yöne çevirdim. "Sevdiğin kişiyi her zaman görebiliyorsun." Koca cüssesiyle karşımda duran Klaus-san'ın yüzünde nazik bir gülümseme vardı.

Libra üyeleri kendi aralarında konuşmaya ve çekişmeye devam ederken konu yavaş yavaş benden başka şeylere kaymıştı. Sessizliğimi korurken gözlerim Libra'nın en güçlüsü üzerindeydi. İyi, cesur, adil, kibar... Ne hissederdi acaba? Klaus-san bahsi geçen kişinin aslında kendi olduğunu öğrense...

****

Daha Yeni Başladık (Kekkai Sensen)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin