sana ihtiyaç duyduğumda beni görmezden geldiğin için teşekkür ederim baba..
**
-son 7 gün-
sabaha migrenle başlamak nasıldır bilir misiniz? bence bilmeyin boktan birşey. her nese. hayatımda ilk defa bu kadar huzurlu bir uyku uyumuştum. şu an mutluluğuma, uyuşan vücudum bile engel değildi. uzun süredir yazmadığım günlüğümü bulmuştum ve bir kaç parça yazmıştım. belki ilerleyen zamanlarda size bahsederdim. ne dersiniz? çalan kapıya adeta uçarak gitmiştim. eskiden olsa çalan kapıları açmaz, insanları tersler onarla bir kelime dahi konuşmazdım dumanında şarkısında ki gibi ;
yazdın çizdin AMAN AMAN
incecik izdin AMAN AMAN
sıraya dizdin bizi ZAMAN
zaman..
**
kız kapıyı açmadığını fark edince tuttuğu kapının kulpunu aşağıya indirdi.
çınar elinde 2-3 tane kitapla maveraya bakıyordu. mavera geri çekildi içeri girmesi için.
çınar balkona yönelince mavera da ne yaptığını anlamazca peşinden gitti.
çınar çoktan yere kurulmuş maverayı bekliyordu.
yanına oturması için betona bir kaç kez vurdu. kız dayanamayarak en sonunda sordu "bunlar ne için?" diye. genç gülümsedi meraklı kıza.
"Hiç. Sadece sana çınar ağacının hikayesini anlatacağım.." dedi genç. kız merakla dinlemeye başladı.
genç önsözleri geçip hikayenin asıl yerine geldi ve okumaya başladı ; "çınar ağacı yine yalnız başına etrafı gözetlerken yaşlı bir kadın gelmiş ve çınar ağacının tam yanına bir gül dikmiş. çınar ağacı çok sevinmiş. belki ona arkadaş olurdu? diye düşünüyordu. aradan uzun süreler geçmiş gün gelmiş gül uzamış, endamlı alımlı bakımlı bir şey olmuş. etrafındakiler onu hayran gözlerle izlerken, çınar ağacı onunla konuşmak istemiş ama gülden ters tepki alırım diye korkmuş. en sonunda cesaretini toplamış ve gülle konuşmuş. gülle arkadaş olmuşlar. aradan az bir zaman sonra güzel sayılmayacak hatta çirkin bir kelebek belirivermiş çınar ağacının önüne. çınar ağacı merakla kelebeğe bakmış. kelebek "merhaba ben mel. arkadaş olabilir miyiz?" diye sormuş çınara. çınar ağacı kaşlarını çatmış ve mel'e "olmaz. sen çok çirkinsin, istemiyorum." demiş. kelebeğin içindeki umut fidanlarının köklerine balta vurulduğunu hissetmiş. çınar ağaacına üzgün bir gülümsemeyle bakmış mel. "sen beni çirkin olduğum için sevmedin. içimi bilemezdin çınar ağacı. gülü de dışı güzel diye sevdin. gülün nasıl biri olduğunu
anlaman için yalnız kalman gerekiyor sanırım. hoşça kal.." demiş ve mel oradan üzgün bir şekilde ayılmış. çınar ağacı melin dedikleri üzerine bir süre gülü gözetlemiş. ama çınar ağacı sanıyormuş ki gül tek ona özel öyle davranıyor sonra bir bakmış herkese öyle. melin haklı olduğunu görmüş ve çok üzülmüş. ondan özür dilemek için onu beklemeye başlamış. ertesi gün elindeki mektupta yazan tek şey ; "bir kelebeğin kalbini kırdığın zaman ertesi gün özür dileyemezsin" di. çınar ağacı yıllar boyunca içindeki üzüntüyle yaşamış.." hikayesini bitirdiğinde genç yanındaki kızın uyuya kaldığını fark etmiş. kızı içeriye taşımış ve üzerini örtüp oda yan koltuğa kıvrılmış.. ama bilmediği bir şey vardı ki mavera uyumuyordu. üzülüyordu mavera hikayedeki mel olacağı için.. mavera tek bir şey diledi. acıyı veya dokunuşları hissetmek. içindeki ucubeden kurtulmak..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
•SoBe'🍉
ChickLitkalbim ilk defa böyle hızlı atıyordu.. kendimi, korkudan ve koştuğum için olduğuna inandırdıktan sonra hızla bir araya attım ve peşimden gelmediğini gördüğümde durup nefes nefese soluklandım. önüme döndüğümde nefesim kesildi sandım bir an.. sert mav...