Öncelikle bölüm geciktiği için özür dilerim ve en son dayanamayıp kısa da olsa yazayım dedim. Evet kısa ve tamamiyle olaysız bir bölüm ama bunu bir geçiş gibi düşünün daha uzun ve güzel bir bölümü olabildiğince çabuk yayınlayacağım. İyi okumalar.. :D
Korku sanki somut bir sıvıymış da damarlarımın her hücresine yayılmışçasına ne yapacağını bilmez halde öylece kaldım. Ellerimin arasında duran kağıt terden buruşmuştu. Sadece korku muydu beni böylece afallatan? Yoksa öfke, endişe, merak? Gördüğüm rüyayla bu elimde tuttuğum şeyin benzerliği sadece bir tesadüften mi ibaretti? Paranormal şeylere inanmadığım ve başka bir ihtimal düşünemediğim için bu fikre yoğunlaşmaya karar verdim. Kafamı kaldırıp etrafıma bakmaya korkuyordum. Pencereme baktığımda açık olduğunu farkettim ki onu birinin zorlayarak açmasına gerek yoktu çünkü kendim evden çıkarken odayı havalandırmak için açmıştım. Bundan sonra hep kapalı tutmam gerektiğini aklımın bir köşesine not ettim.
Odama kadar gelip masamın üzerine zarf bırakan kişi her kimse beni takip ediyordu ve belki şu anda da beni izliyordu. Paranoyaklığın uç sınırına vardığımda etrafımdaki her sesten hareketten korkarak telaşla ışığı sonra da pencereyi açtım. Dışarıda aradığımı bulamayıp pencereleri sıkıca kaparken aklıma gelen düşünceyle tüylerim diken diken oldu. Kaan'ın eve geldiği gün kapıdan dışarıya bakarken ileride bir adam görmüştüm fakat bunun bir göz yanılması olduğunu zannetmiştim.
Adamakıllı korkmaktan titremeye başlamıştım ve dudaklarımın arasına yayılan tuzlu sıvıyı tattığımda ağladığımı farkettim. O an koşup Arzu Teyze'ye haber vermeyi düşündüm ama nedense bir yanım buna engel oldu. Belki de onu bu işe hiç bulaştırmamalıydım. Polise mi haber vermeliydim? Belki de beni ciddiye almazlardı.
Böyle bir durumda yardım isteyecek tek bir dostum bile olmadığı için o an içimden bir küfür savurdum. Saat gece yarısını geçmişti ki bu da benim aleyhime bir durumdu. Evet korku filmlerinden korkan tiplerden değildim ama şu an bir korku filminin başrolünde ben vardım ve şu halde gözümü bile kırpmaya korkuyordum. Son bir defa daha saati ve kişileri gözden geçirerek yardım isteyecek birini düşündüm tabi ki başta Arzu Teyze'yi eledim. Kafamda isimler dönerken sürekli onda takılıp kalıyordum. Evet şu an ondan başka bir seçeneğim yoktu ve beraber eve döndüğümüz için daha uyumamış olmasını diliyordum. Fakat bir yandan fakir ama gururlu edebiyatı yapan ergen ruhlu tarafım bunu aklımdan bile geçirmemem gerekeni söylerken bir iç savaşın içine düştüm. Sonunda gururu bir yana bırakıp onu çağırmaya karar verdiğimde bende numarası olmadığını hatırladıyıp avcumla alnıma sert bir şaplak indirdim. Evet onca iç muhasebeden sonra numarasının olmadığını hatırlamak harika hissettirmişti. Aryaların partiden geç döndüğünü düşünüp onlardan numara istemeye karar verdim. Tabi ki numarayı isteyeceğim kişi Aslı'ydı çünkü ondaki stalkerlık potansiyeline bakılırsa okuldaki bütün öğrencilerin telefonu rehberinden kayıtlı olabilirdi. Telefonu ikinci çalışta açmıştı fakat içkiyi fazla kaçırmış olacak ki konuşurken dili sürçüyordu. Neyse ki fazla soru sormadan ondan kurtuldum ve numarayı bana mesaj atması için ikna ettim. Alkolün etkisiyle becerebileceğinden pek emin olamadım ve doğru numarayı göndermesi için dua ettim. Telefon elimde titrerken gerginlikten tırnaklarımı kemirmeye başlamıştım. Gelen numarayı hemen çevirdim çünkü biraz daha düşünürsem cayacağımı biliyordum.
Telefon ısrarla çalarken odada volta atıyordum ve her saniye umudumu kaybediyordum. Tam hattan düşeceği sırada telefon açıldı ve o tanıdık sesi duydum:
"Alo? "
Kaan'ın sesinin verdiği rahatlamayla iç geçirirken kendime hayret ettim.
"Kaan iyi geceler, ben Mine. Tekrar rahatsız ettiğim için gerçekten özür dilerim. Önemli bir şey oldu ondan aradım. Yani korktuğum için. Ama ben de beklemiyordum yani... Bir anda öyle olunca ben başka kimse aklıma gelmedi. "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İz Peşinde
Mystery / ThrillerMine Eroğlu 17 yaşında bir genç kız.. Yaş gününde telefonla babasının öldürüldüğü haberini alır. Öylece ortada kalıp bütün umutlarını kaybederken hiç beklemediği bir ipucu onu babasının katilinin peşinden İstanbul'a sürükler. Artık onun için yeni bi...