2.BÖLÜM

293 13 30
                                    

"Şeyda.Birinci odadaki Emine hanım ve Ali ile ilgilenir misin?"

Hemşirenin dediği şey ile bilgilerine bakıp ilaçlarını aldım ve odaya girdim.Sabahkinin aksine herkes ayaktaydı.

"Emine hanım.İlaç saati." deyip içeri girdiğimde Ali denen çocuğun bakışları bana çevrilmişti.Emine hanım elindeki oyuncak bebeği bırakıp bana döndü.

"Sen sabah gelen kızsın." dediğinde gülümsedim ve kafamı salladım.

"Evet." dediğimde Nevra yanıma geldi.

"Artık bizimle sen mi ilgileneceksin?" dediğinde hızlı konuşmuştu.

"Öyle görünüyor." dediğimde Emine Hanıma ilaçlarını verdim.İçtiğine emin olduktan sonra Ali denen çocuğa yöneldim.

"Merhaba ben Şeyda."

"Ali." diye soğukça söylediğinde gülümsedim.Hiç hasta gibi görünmüyordu.

"İlaç saatin gelmiş.Hemşire öyle dedi."

"Fark ettim.Gerek yok." dediğinde ona baktım.

"Ama iyileşmen için-"

"BU İLAÇLAR BİR BOKA YARAMIYOR." diye bağırdığında irkilip geri çekilmiştim.Diğerlerine baktığımda onların başka şeylerle ilgilendiklerini görmüştüm.

"Ama neden?" dediğimde ilaç tepsisini devirmişti.

"Git buradan." dediğinde odadan çıkmıştım.Hemşirelerin yanına geldim.

"Ali ilaçları reddetti." dediğimde baş hemşire gülmüştü.

"Tipik Ali işte." dediğinde ona baktım.

"Nesi var onun?Hiç hasta gibi durmuyor."

Hemşire nöbet defterini doldururken bana cevap verdi.

"Borderline kişilik bozukluğu."

"Ha?" dediğimde güldü ve bana döndü.

"Hem iç ve hem de dış olmak üzere bir kargaşa dünyasında yaşarlar. Duygularını düzenlemede güçlük çekerler ve çoğu zaman ani değişiklikleri içeren ruh halindedirler. Kendi görüntülerini çarpıtırlar ve temelde değersiz, kötü ve zarar görmüş hissederler."

"Neden bu halde peki?" dediğimde bilmiyoruz anlamında kafasını salladı hemşire.Kafamı salladığımda bir hemşireye Ali ile ilgilenmesini söylemişti.Kendimi koltuğa attım.

****************

Tüm hastaların ilaçlarını ve iğnelerini yaptıktan sonra Alinin odasının önünden geçerken birinin şarkı söylediğini duydum.Sesi aşırı derecede güzeldi.Tepsiyi bırakıp odanın kapısından kafamı uzattım.Sadece Ali vardı.Camdan bakıyordu.

"Sorma ben inim inim inliyorum
Sen sustukça geberiyorum, geberiyorum
Sürç-i lisanısın inatçı kalbimin
Konuşanlara özeniyorum."

Sessizce gidip arkasında durmuştum.Beni fark ettiğinde gülümsedim.

"Sesin çok güzelmiş." deyip yanına doğru gittim.

"Annem sesimi çok severdi.Sürekli şarkı söylememi isterdi."

"Gelince şarkı söylüyor musun ona?" dediğimde kafasını iki yana salladı.

"Gelemez.Öldürdüler onu.Hemde gözümün önünde." dediğinde bakışlarım ona döndü.

"Şey ben...özür dilerim bilmiyordum." dediğinde yatağına gitti ve annesinin resmini yastığın altından çıkardı.Fotoğrafta anne,babası ve onun dışında bir kız daha vardı.

"O kız kim?"

"En iyi arkadaşımmış.Geçmişimi hatırlamadığım için hatırlamıyorum adını.Sadece onların öldükleri an dönüp duruyor zihnimde." dediğinde bana baktı.Öyle bir bakmıştı ki gerilemiştim.

"Çık dışarı." dediğinde kafamı salladım ve dışarı çıktım.

*****************

Eve geldiğimde aklımda Ali vardı.Baş hemşireye nasıl bu hale geldiğini söylediğimde bana öğrendiğim için teşekkür edip Ali hakkında şeylerin yazdığı yere not almıştı.Koltuğa oturduğumda annem geldi yanıma.

"Nasıl geçti günün?" dediğinde omuz silktim.

"İyi işte.Aynı." dediğimde kaşlarını çattı.

"İlk günün kötü geçti galiba." dediğinde kafamı salladım.

"Hayır güzel geçti ama bir çocuk var o aklıma takıldı." dediğimde annem kafasını salladı.

"Hadi gel.Yemek hazır." dediğinde kafamı salladım ve peşinden gittim.

ALİ

ALİ

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
DELİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin