Gerçek Korku Hikayeleri 1

Müslüman Cinler /Gerçek

Yaşadığım bölgeye yakın bir yerde Paranormal olayların yaşandığı bir köy var. Kimsenin yaşamadığı bu köyde çekim yapmaya karar verdik.  Bir buçuk saatlik yolculuğun ardından köye yaklaştık gitmek istediğimiz köye gelmeden önceki köylerde Adres sorduğumuz herkesten aynı tepkiyi aldık insanlar sanki ağız birliği yapmış gibi aynı şeyleri söylüyorlardı. O köy tarafına giderseniz arabanın kapılarını kilitleyin sakın durmayın dediler bize.
Bu tür tepkilere alışık olduğumuzdan çekineceğimiz bir şey yoktu. Yolumuza devam ettik. Köyde çekim yapacaktık. Arabayla gidilecek bir yola benzemiyordu. Yol çok bozuktu yürümeye başladık. Köyde çökmek üzere olan birkaç evden başka bir şey bulamadık. Hâl böyle olunca çekim falan da yalan oldu. Arabaya geri döndük arabaya biner binmez kapıları kilitledik aracın hareket ettirmeden önce yolda yeriz diye aldığımız yiyecekleri yerken  sanki dolu yağıyormuş gibi arabaya takır tukur bir şeyler vurmaya başladı. Ama abartısız söylüyorum bir oyun sandık fakat dolu falan yağmıyordu. İlk şoku üzerimizden attıktan sonra bir şey daha farkettim yan tarafımız mezarlıktı. Mezar taşları çok eskiydi üzerlerinde yazı falan yoktu olayı heyecanıyla arabayı bir iki kez stop ettirdim daha sonra çalıştırmayı başardım. Bu yaşadığımız olayda gözümüzde bir şey görmedik fakat duyduklarımız köy hakkında söylenen şeylerin doğru olduğunu anladık.

Bu olaydan bir hafta sonra İstanbuldan  İzmir'e kargo taşıyordum. Her akşam saat 22 civarı yola çıkardım. Bu akşam kamyonu 21. 50 civarı çalıştırmak ve motor hareket saati ne kadar bir miktar ısıtmak üzere araca bindim. Ancak araç hiçbir sorun olmadığı halde marş basmıyor yaklaşık 45 dakika boyunca aracın her tarafını kontrol ettiğimiz halde çalışmadı. Sonra ne olduysa araç bir anda Marş kurdu ve çalıştı saat 22. 35 olmuştu. Normalde hareket saati 22 00 olduğu için 35 dakika gecikmeli çıkmak zorunda kalmıştım yola koyuldum öyle Eskihisar feribot iskelesine gittim aksilik üstüne aksilik yaşıyordu fırtına başlamıştı feribotun bir saat fırtınanın dinmesini beklemek beni iyice geciktirmişti. Normalde sabah saat 6. 30 civarı İzmir'e gelmek zorundaydım. Feribottan indiğim gibi deli gibi gaza basmaya başladım Sabah gecikmeli de olsa olabildiğince çabuk inmem lazım ve 100 km  Balıkesir sınırları içerisinde Pamukçu diye bir ilçe vardı. Orayı az geçtikten sonra yakıt alırdım. Ancak bugün yakıtım yeterli olduğu için yakıt almadım. Yakıtımı alırım planları yapıyordum kendim için hafifçe yaklaşırken birkaç defa yol kenarında el kaldıran yüzünü görmediğim siyah kıyafetli insan ya da ne olduğunu bilmediğim varlıklar gördüm. Hızlı gittiğim için 15 ton yüklü aracı durdurmak zor oldu.  3 defa benzer olay tekrarlayınca olabildiğince yola yoğunlaştım. Pamukçu tabelasını gördüm  iyice gaza yüklendim mağlum 15 ton yüklü  aracım rampada devir düşürecek ve olabildiğince yavaş gitmeyi denedim. Pamukçu sınırlarına ayrılmadan tekrar birinin el kaldırdığı Son anda fark ettim ancak duramadım. Bu bir rastlantı değil önüme yol kenarından aniden fırlayan siyah kıyafetli İnsan süliyetli  bir varlığı görür görmez kamyonu durdurmam bir oldu.  Bir insana çarpar gibi çok sert bir şekilde çarptım az ilerde durdum ve aracı yol kenarına çekerek telaşla aşağıya indim. Çarptığım yere doğru koşmaya başladım. Dışarısını zifiri karanlıktı. Araca geri dönüp el fenerini aldım ve koşarak çarptığım şey bir insan olmaması için dua ediyordum. Ortalıkta hiçbir şey yoktu. Bir anda inanılmaz bir soğukluk hissettim. Şiddetli bir üşümeyle irkildim aniden şiddetli soğuk bir fırtına esmeye başladı. Bir anda arkamda bir şeyin olduğunu hissettim ve arkama döndüğüm anda aklımı kaybedecektim hem de hayvana benzeyen benden bir hayli uzun yaratıkla yüz yüze geldimm gözleri simsiyahtı hırıltıya benzer bir ses tonuyla

"Neden durmadın?!

gibisinden bir kelime söyledi elim ayağım tutulmuştu konuşmak istiyordum ancak sanki bu varlık beni engelliyordu. Konuşması bitince kamyona doğru konuştum hemen kamyonun içine bindim. Ancak sağ koltukta biri vardı. yolda almadığım varlığı gördüm dualar okumaya başladım

"neden durmadın, diye tekrar sordu elim ayağım birbirine dolandı ne yapacağımı şaşırdım pamukçunun çıkışına gelince aniden kayboldu. Ben hâlâ olayın şokundaydım. sabah 7. 45 gibi İzmir'e vardım. Gece  yaşadıklarıma anlam veremiyordum. Hemen ambara gittim üstümü değiştirdim ve yatmak üzere yatağıma geçtim uykumda yine o yolda otostop çeken varlığı gördüm bana şunları söyledi :
"sen orada durup beni alsaydın o herhangi  biri senin önüne çıkmayacaktı. Ben Müslüman bir cin'im. Seni korumak için oradaydım sen araca koşarak bindiğin zaman ben senin etrafında olmasaydım aracında bulunmasaydım o kişi seni cinler alemine kurban olarak götürecekti. Bu senin suçun değil bir ifritin  ona verdiği görevdi. Biz Müslüman Cinler sizleri bir korumakla yükümlü olmasak da ahiret günü Allah tarafından hesap görüldüğü zaman bunlar bize sizler gibi sevap olarak döneceği için çabalıyoruz. Seni korkutuysak  Hakkını helal et. " Dedi.  uykumdan kan ter içinde uyandım saate baktım uyuyalı daha  5-10 dakika olmuştu.

Yaşadıklarım bu kadar / İnşallah beğenirsiniz /Beğendiğinizi yorumlarda belirtin lütfen ?