gün doğumu

1.4K 320 29
                                    

 "Can biliyor musun Gülser bana ne dedi?"

"Ne dedi?"

"Benim çok güzel bir yüzüm varmış."

"Öyle tabi. Yeni mi öğrendin bunu? Oysa ben de sana daha önce defalarca söyledim."

"Ama Gülser çok daha güzel, değil mi can?" 

"İkiniz de güzelsiniz."

"Ama birimizi seçmen gerekse hangimizi seçerdin?"

"Kendini kimseyle yarıştırma, hele de başkalarının zevkleri üzerinden." 

"Gülser bana dün gece okuduğu bölümü anlattı. Mimarlık çok zormuş ama çok eğlenceliymiş. Sonra bana çizimlerini gösterdi. Çok yetenekli biliyor musun? Portreleri bile var. Beni de çizecek, söz verdi." 

"Gülseri sevdin mi?"

"Sevdim. Yanına kimseyi yakıştıramam sanırdım ama Gülser öyle değil. Tam sevilecek insan."

"Öyle. İyi bir insan. Evleneyim mi sence onunla?"

"Bilmem ki nasıl olur!"

"Sil su gözlerindeki telaşı. Şaka yaptım. Evlenmeyi düşünmüyorum henüz."

"Güzel de yemek yapıyor."

"Ben de güzel yemek yaparım."

"Bacakları da upuzun ve pürüzsüz. Her gün krem sürüyor bacaklarına."

"Sen de sür."

"Yok canım. Zaten pek bir işe yaramıyorlar."

"Sezen. Kendini Gülser'le karşılaştırmanı istemiyorum."

"Ama gıpta ediyorum can. Kıskanmıyorum yemin ederim ki."

"Gıpta da etme. Sen her şeyinle özel ve farklısın."

"Teşekkür ederim can. Kardeşinim ben senin değil mi? Anamız babamız farklı ama ikimizi de baban büyüttü. Birlikte büyümek de insanları kardeş yapar, değil mi?"

"Öylesin tabii. Kardeşten de öte canımsın." 

"Sen de benim canımsın can."

"Yarın sana şehri gezdirmemi ister misin?"

"Tamam ama Gülser de gelsin."

"Neden ki?"

"Ben bir kadın insanların içindeyken nerede nasıl davranır bilemiyorum. Gülser yanımda olursa ona bakar öyle davranırım."

"Tamam, nasıl rahat edeceksen."

"Gülser yürürken kollarını çok güzel sallandırıyor, meltem gibi."

"Gülser'e aşık olmuş gibisin. Sürekli ondan bahsediyorsun."

"Sen neden hiç bahsetmiyorsun can? Tuhaf ama bahsetsen rahatlayacağım sanki."

"Nesinden bahsedeyim?"

"Gözleri çok güzel de mesela."

"Gözleri çok güzel."

"Çok mu güzel gerçekten?"

"Senin gözlerin de çok güzel." 

"Oyunbozanlık yapıyorsun can, hem de çok! Bak bir de utanmadan gülüyorsun!"

"Gel bakayım yanıma, tatlı küçük afacan, sana ithaf edeceğim binlerce sıfat var daha. Ama içlerinde belki de en önemsizi güzellik. En önemlisi ise ne biliyor musun?"

"Ne?" 

"Gün doğumu kadar sıcak ve masum olman. Bu şehrin ve insanların seni değiştirmesine sakın izin verme, yoksa buna sebep olduğum için öldükten sonra bile azap duyarım."

Kumrular Göç EtmezHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin