Bu bölüm Texting değildir
"Jimin artık o koca kıçını deri pantolonuna sokabildiysen çıkalım herkes aşağıda seni bekliyor." Taehyung kolunun altında ki Jungkook ile yakınıyordu. Jungkook'ta ona katılıyordu;
"Yoongi ile evlensen bu kadar hazırlanmazsın."
"Haklısın aşkım daha fazla bekletirdi bizi yani bu kadarla kalmazdı." Taehyung ise sadece dalga geçiyordu.
Bu ikisini Horseok hyunga şikayet etmeliyim. Çünkü o ortalıkta yokken anca yiyişiyorlar, sadece yiyişiyorlar ve sonsuza kadar yiyişiyorlar. Kısacası tek yaptıkları yiyişmek...
"Aishh! Yeter bea çıkın odadan sizin bir birinizi ellemenizden bıktım burda doğma büyüme sap bir çocuk var yani kırıyorsunuz ama!" Elime sopa alıp kovalamadığım kalmıştı ki odadan çıktılar.
"Yoongi bu gece benimsin~!" aynada kendime göz kırpıp odadan çıktım.
Merdivenlerden inerken var gücüm ile bağırdım."Hyung karar verdim! Yapalım şu işi!"
●○●○●○●○●○●○●○
"Jiminie~ Anladın mı şimdi nasıl yapıcağını?" Namjoon hyung bara girmeden önce son kez sordu.
"Galiba. Şöyle dime Yoongi hyunga Hobi'nin telefonunu aldığımı söyliyip barmenin oraya gidicem oda yanıma gelicek daha sonra içki söyleyip o fark etmeden bunlardan birini koyucam. Hapı fark etmesin diye ufalayarak koyacağım daha sonra içicek. Bu kadar?" Soran gözlerle onlara baktım.
Dördüde aynı anda kafa salladı. Merdivenlerden çıkmak için adım atmaya yeltelenmiştim ki bizim Mars uzaylısı araya girip;"Acaba şeymi yapsa yaaa!" Herkesin gözünün onun üstünde olduğunu fark edince devam etti.
"İki tane koysa çünkü şimdi bizim Yoongi bokuna bir tane etki etmeyebilir."
"Mantıklı." "Haklı." "Aferim Lan kel uzaylı." gibi övgüler alınca memnunca gülümsedi içeri girerken.
Yoongi hyung ve Horseok hyung bizi burda bekliyordu.
İlerde bir masada olduklarını görünce o tarafa doğru ilerledik.
"Hoşgeldiniz. Biz başlamıştık sizde istersiniz." Horseok hyung masaya varır varmaz lafa girdi.
"Biraz oturalım garson gezerken veririz." diyerek herkes birden masaya oturdu.
●○●○●○●○●○●○●○●○
Aradan neredeyse 1 saat geçmişti bu sırada Kook,Tae ve Horseok hyung dans pistini ağlatıyor. Namjoon ve Jin Hyung ise elleşiyordu. Yan tarafta çalmakta olan Horseok hyungun telefonunu elime alıp. Yandan bana bakan Yoongi hyungun kulağına yaklaştım. "Hadi şu videoyu silelim." diyerek elinden tutarak oradan uzaklaşıp barmenin yanına gidip oturduk.
"İki tane büyük boy bira." otururken sipariş verip yanıma oturunca telefonu ona doğru uzattım bu sayede hapı koyabilecektim yani o şifre ile uğraşırken.
O telefonu eline alıp şifre girmeye başlayınca biraları diğer tarafa doğru çekip sağ elimle fark ettirmeden iki hapı ufalayarak içine döktüm. Elime alarak ona doğru uzattım. Anlamazca bakış atınca;
"İç ferahlarsın."
Eline alıp dudağıma doğru çıkarttı.
"Benim için ilk yudumu almaya ne dersin?"
Büyük yüce sıçmık aferim sana Jimin!
Öne uzanarak bir kereden bir şey olmaz düşüncesi ile içtim ve o bardağı kaldırarak küçük almayı düşündüğüm yudumu büyültmüştü.
Şimdi sıçtın Jimin dua et bi bok olmasın.
Gözleri ile bişeyde karar bulmaya çalışıyormuş gibiydi.
"Şifreyi buldum videoyu sil." Elime telefonu sıkıştırıp birayı kafasına dikerek bitirdi. Şimdi tek yapmam yanından ayrılmamak ve onu gerçekten sarhoş etmekti.
Videoyu silerek telefonu yerine bırakıp tekrar yanına dönmüştüm ki masa bu iki dakika içinde boş bira bardakları ile dolmaya başlamıştı işte herşey şimdi başlıyordu...
Mpreg olsun mu?!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
No Instagram No Life <Yoonmin>
FanfictionAslında herşey Jimin'in arkadaşına atacağı bir videoyu yanlışlıkla sevdiği kişiye atması ile başladı.... Jimin :TeaTea~ Sana çok güzel bir görüntü buldum uçuşa geçeceğine eminim.~ 📽 34kb video Jimin :Nasıl beğendin mi çok sexy değil miyim?~~ Yoong...