=Su'dan=
Üşümeye başlamıştım. Silah sesleri ise gittikçe artıyordu. Feyzullah ateş etmiyordu çünkü sadece 1 şarjörü kalmıştı.
Su:Feyzullah ben üşüyorum.
Feyzullah ceketini çıkarıp bana verdi.
Feyzullah: Korkma, seni buradan çıkaracağım.
=Yavuz'dan=
Ateş'e Feyzullah'ın telefon sinyaline bakmasını söyledim. En son bir orman girişinde sinyal alınmış. Tim ile sinyalin geldiği noktaya gittik. İki araba vardı. Feyzullah'ın arabası buradaydı. Yavaşça arabaya doğru yöneldik. İçerde kimse yoktu. Ama Su'nun çantası buradaydı.
Tahir: Komutanım burada mermi kovanları var.
Yavuz: Yani çatışma çıkmış. Ve yanında Su da var. İlerliyorduk.
Fethi: Komutanım kan izleri. Biri yaralanmıştı. Sonra silah sesleri duymaya başladık. Yaralılardı ama yaşıyorlardı. Silah seslerinin geldiği yere doğru gitmeye başladık.
=Feyzullah'tan=
Su titremeye başlamıştı. Eğer 2 saat daha bu ormanda kalırsak Su kan kaybından ölecekti. Buradan hemen çıkmamız gerekiyordu.
Su: Öleceğim değil mi?
Feyzullah: Ben sözünü tutmayacak bir adama mı benziyorum.
Su: Feyzullah benim sana bir şey söylemem lazım. Ben seni seviyorum.
Duyduklarım karşısında şok geçiriyordum. Demek ki o da beni seviyormuş.
Feyzullah: Ben de seni seviyorum. Sonra uzunca sarıldık. Çatışmayı unutmuştum. Ve kulağımın yanından geçen mermi ile hemen ağacın arkasına saklandım. Ayağa kalktım.
Su: Nereye?
Feyzullah: Buradan uzaklaşmalıyız.
Su da ayağa kalktı. Koşmaya başladık. Önümüze çıkan tüm teröristleri öldürüyordum. Saatimdeki pusulaya baktım. Doğuya doğru koşuyorduk. Ve bu tarafta bir anayol vardı. Koşarken bir ev bulduk. Hemen eve girdik. Kapının arkasına bir masa koydum. Ve telefonuma baktım. Telefon çekiyordu. Yavuz komutanı aradım.
📞
Yavuz: Çaylak neredesiniz?
Feyzullah: Komutanım peşimizde teröristler var ormanda bir ev bulduk.
Yavuz: Tamam bu ev ne tarafta kalıyor?
Feyzullah: Doğuda komutanım.
Yavuz: Tamam tamam hemen geliyoruz.
📞
Artık bizim nerede olduğumuzdan haberleri vardı. Şimdi tek yapmamız gereken beklemek.
Feyzullah: Su artık nerede olduğumuzu biliyorlar.
Su: Feyzullah ben dayanamayacağım.
Feyzullah: Hayır, dayanacaksın bu kadar dayandın.
Su: Feyzullah birileri geliyor.
Camdan baktım ve 3 teröristin eve doğru geldiğini gördüm. Hemen bir duvarın arkasına geçtim. Teröristler eve giriyorlardı. İlkini kapıyı açınca öldürdüm. Geriye 2 kişi daha var. Kapıdan girmeye çalışan bir teröristi daha vurdum. Ama diğer terörist yoktu. Kafamda bir silah hissettim. Arka pencereden girmiş olmalıydı. Tam ateş edecekti ki Su adamın kafasında tabağı parçaladı. Adam bayıldı. Ardından Su'ya sarıldım. Yaklaşık 10 dakika sonra tim geldi. Ve Keşanlı abim bana bir silah verdi. Arabaların yanına gelmiştik. Su çok yorulmuştu. Arabaya bindik ve hastaneye gittik. Yarasına dikiş atmışlardı. Tedbir olarak sabaha kadar hastanede kalacaktı.
Sabah
=Su'dan=
Uyandığımda hastane odasındaydım. Ve koltukta Feyzullah uyuyordu. Sesli bir şekilde uyurken çok tatlı olduğunu söylemiş bulundu.
Feyzullah: Daha önce kimse uyurken çok tatlı göründüğümü söylememişti.
Su: Sen uyumuyor muydun?
Feyzullah: Yok uyanmıştım.
Yanıma geldi.
Feyzullah: Ben sana oradan kurtulacağımızısöylemiştim.
Ve bana sarıldı. Ben de ona sarıldım.
Su: Evet söylemiştin. Seni çok seviyorum.
Feyzullah: Ben de seni çok seviyorum. Boncuğum benim.
Su: Boncuğum mu? Çok güzelmiş.
Feyzullah: O zaman bundan sonra sana Boncuğum derim.
Su: Olur.
Feyzullah'ıntelefonu çalar. Arayan Yavuz abidir.
📞
Feyzullah: Efendim komutanım.
Yavuz: Çaylak yarım saat içinde tabura gel.
Feyzullah: Emredersiniz komutanım.
📞
Feyzullah: Su benim gitmem lazım, hadi seni eve bırakayım.
Su: Tamam.
Eve varmıştık. Feyzullah'a sarıldım. Sonra eve girdim. Oda bir taksiye binip gitti.
=Feyzullah'tan=
Tabura varmıştım. Herkes bahçedeydi.
Feyzullah: Komutanım biz neden buraya toplandık?
Yavuz: Erdem Yarbay bizi yeni tim arkadaşımız ile tanıştıracakmış.
5 dakika sonra Erdem Yarbay bir kız ile yanımıza geldi.
Erdem Yarbay: Yeni tim elemanı Eylem Mercier. Time istihbaratçı olarak geldi.
-3.Bölüm Sonu -