final- part 2

4.1K 420 574
                                    

hem finali görmenizi çok istedim hem de hikayenin bitmesini hiç istemedim... ama ne devam eden hikayelerime bölüm yazabiliyorum ne de yeni kitap yazabiliyorum bu yüzden vicdan azabı çektiğimden dolayı yayınlayayım dedim. umarım kitabı beğenmişsinizdir. belki bir tane daha chaennie yayınlarım ilerde çünkü dünyanın en soft shipi,,, chaennie'yi sevin

iyi okumalar, benden nefret etmezsiniz umarım -j

aradan uzun bir süre geçti.

jennie ve chaeyoung'ı nikah masasına götürecek kadar üzere bir süre.

düğün günü yaşanan 'rezalet'ten sonra, chaeyoung ailesine eşcinsel olduğunu açıklamış, suratına bir kapı çarpılmıştı.

joon'un depresyonda olduğuna dair birkaç söylenti duymuştu chaeyoung. pek umrunda olduğu söylenemezdi. yanındaki kadın varken, hiçbir şey umrunda değildi.

jennie'nin ünlü bir avrupalı şirkette çalışmaya başlamasının ardından kore'den ayrılmışlardı. birbirlerine evet demek üzereyken, yanlarında yalnızca birkaç arkadaş ve jennie'nin ailesi vardı.

chaeyoung, gelin odasında hazırlıklarını yaparken joohyun tırnaklarını kemirerek onu izliyordu. chaeyoung onun jennie ile beraber olduklarından beri tuhaf davrandığının farkındaydı ama bozuntuya vermemişti. en mutlu günündeydi sonuçta.

"çok güzel oldun." joohyun'un sözlerine karşılık olarak kocaman gülümsedi chaeyoung. jennie'nin onu görünce vereceği tepkiyi merak ediyordu.

"biliyorsun, hala vazgeçme şansın var chaeyoung." joohyun doğrudan ona bakarken endişeyle söyleyince chaeyoung'ın aynadaki bakışları sertleşti.

"bunu ne kadar beklediğimi biliyor musun joohyun? neden vazgeçeyim?"

"bilmiyorum, bir kez daha düşün." chaeyoung ayağa kalkıp joohyun'un dibinde durdu.

"düşündüm ve vazgeçmiyorum." joohyun bakışlarını kaçırmakla yetindi. chaeyoung'ı geriyordu.

"joohyun sana neler oluyor bilmiyorum ama kes şunu."

joohyun cevap veremeden kapı çalınca ikisi de bakışlarını oraya döndürdü.

"gelebilir miyim bayanlar?" namjoon asla ödün vermediği kibarlığıyla sorduğunda chaeyoung ona onay verdi.

"5 dakika içinde içeride olmanız gerekiyor." ikisi kız da kafa sallayınca gülümseyerek chaeyoung'a döndü. "harika görünüyorsun chaeyoung."

chaeyoung narin bir gülümsemeyle teşekkür etti. joohyun birkaç şey mırıldanıp dışarı çıkınca ikisi de arkasından tuhaf bir biçimde baktı.

"nesi var bunun?" chaeyoung kafasını iki yana salladı.

"bir bilsem namjoon." namjoon omuz silkip chaeyoung'ı yalnız bıraktı.

chaeyoung aynada son kez göz gezdirdi. hazırdı. tek yapması gereken içeri girip saçma bir yemin etmesiydi.

kapıda onu bekleyen jungkook'u görünce gülümsedi. babası tarafından evlatlıktan reddedilmesi üzerine iş jungkook'a kalmıştı.

koluna girince heyecanlı bir kıkırdayış bıraktı. jungkook ona dönüp gülmüştü. "heyecanlısın sanırım?"

"deli misin? adrenalin bezlerim iflas edecek birazdan!" jungkook ona güldü ve yaklaştıklarını fark edince ciddileşti.

"işte başlıyoruz." jungkook gözlerini etrafta dolaştırıp yeniden chaeyoung'a döndü. "bol şans güzelim. buradan itibaren yalnız yürüyeceksin."

chayoung kafasını kaldırıp ona gülümsedi ve gözlerini babasının kolundan ayrılan nişanlısına çevirdi. bir tanrıça gibi gözüküyordu.

içinden bildiği tüm iltifatları etmişti sessizce. ancak biliyordu ki hiçbiri karşısındaki kızı tanımlamaya yetmezdi.

papaz konuşurken dahi gözlerini ondan ayırmamıştı.

yeminlerin sırası geldiğinde chaeyoung titreyen elleriyle mikrofonu aldı.

"Ben Park Chaeyoung. Kim Jennie ile evlenmeyi kabul ediyorum. Hastalıkta ve sağlıkta, iyi veya kötü günlerde onun yanında olacağıma söz veriyorum. Kalbim tamamıyla ona ait ve bundan gurur duyuyorum."

Kısa süren bir alkış sesiyle mikrofonu jennie'ye uzattı. jennie alkış seslerinin kesilmesini bekledi.

derin bir nefes aldı ve mikrofonu dudaklarına yaklaştırdı.

"Ben Kim Jennie." herkes susmuş, jennie'yi bekliyordu.

chaeyoung elleriyle yüzünü kapatarak oturmuş joohyun'u görünce endişelenmeden edemedi. nefesleri hızlanmıştı ve hala konuşmayan jennie de hiç yardımcı olmuyordu.

"Park Chaeyoung'la evlenmeyi kabul etmiyorum." chaeyoung şoke olmuş biçimde jennie'ye döndü. ortama derin bir sessizlik hakimdi.

jennie mikrofonu masaya bırakıp chaeyoung'a döndü. "nasıl kandırıldın ama?"

bunlar, mekanı terk etmeden önceki son sözleriydi.

love meHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin