Untitled part

9 2 0
                                    


Gece yarısı gördüğüm rüya ile aniden uyandım. Diğerlerinden daha farklı bir rüyaydı gördüğüm. Gözlerimi araladığımda baş ucumda onu gördüm. Darkness gecenin alacakaranlığında o kadar kusursuz görünüyordu ki.. Etrafı karanlıklarla çevriliydi. Dumanımsı şeylerle kaplıydı bedeni. Ve bu duman.. hareket ediyordu. İnanamaz biçimde yüzüne baktım. Sanki korkmamdan mutlu oluyordu. Acı çekmemi istiyordu gözlerinden anlıyordum. Elindeki keskin bıçağı yavaşça çıkardı cebinden.

'' Bununla bu narin boğazını kesince... Ne olacak biliyor musun ?'' Tanrım beni burda öldürecekti.

'' Y-Yapma. Lütfen. İStediğin ne ise vereceğim söz.'' bunları söylerken hafifçe güldü. Gözleri hala buz gibiydi.

'' Ölmeni istiyorum. O kanın kokusu duymak istiyorum. Kalp atışının durmasını...'' Bunları öyle soğuklukla söylemişti ki içimdeki kan çekilmişti resmen. O an canımı vereceğimi anlamıştım. Öleceğimi biliyordum evet. Keşke son kez annemi görebilseydim. Yanağımdan bir damla düştü. Sanki yüzüm parlıyordu bu ıslaklıkla. Devam etti bu ağlayış. Ben ne günah işlemiştim ki ?

'' Neden '' diyebildim sadece.. Onca söylemek istediğim sözleri bir bir düğümlemiştim boğazıma çıkmamak üzere.

'' Yıllar önce bir günah işlendi ve sonucunda sen doğdun. '' Söyleyeceklerinin bu kadar olacağını anlamıştım. Artık ölmem gereken sahneye gelmiştik sanırım. Bıçağı seri bir şekilde çıkardı.

'' Cehennemde görüşmek üzere '' Son sözleri olmuştu. Bıçağı çıkardı ve şah damarıma dayadı. Ağlamam şiddetlenmişti. Her yer ıslanmıştı. Sonrası karanlık.....

XXXX

Sabah alarmın sesiyle uyanmıştım. Sanki bir ton yük taşımıştım gibiydim. Doğrulmaya çalıştığımda kedim Jasper mırladı. Ah canım kedim. Gelmiş yanıma yatmış. Gözlerime baktı usul usul. Bazen benimle konuşmaya çalışıyor gibi hissediyordum. Biraz okşadıktan sonra yatağımı topladım. Banyoya gittim aynaya baktığım sırada yüzüm gözüm şişmişti. Nolmuştu bana gece ? Sanki ağlamış gibiydim. Yüzüme su çarptıktan sonra dişlerimi fırçalamaya başladım. Odama gelip kıyafetlerimi giydim , saçımı taradım. Her zamanki gibi makyaj yapmadan çantamı aldım ve aşağıya indim.

'' Annem bugün ben biraz- Aaa noldu sana kızım ne bu hal ? Dün gece ağladın mı yoksa yüzün gözün şiş ? '' Hay aksi oda fark etmişti.

'' Bilmiyorum annem herhalde fazla uyumaktan oldu.'' Annem tedirgin bir şekilde baktı bana.

'' Gel kapatıcı sürelim sana hem bu halde okula gidersen arkadaşların endişelenebilir.''

'' Ama anne -''

'' Ellen hadi çok konuşma. Nasıl gençsin anlamıyorum. SEnin yaşlarındayken babanla ben neler yapıyorduk. '' Bunları söylerken aklı bir an maziye gitmiş gibiydi. Hafif bir gülümsemeyle geçmişi düşünüyordu.

'' Babamı özlüyorsun değil mi ?'' Acı bir şekilde gülümsemeye çalıştı. Yanına gittim sarıldım sıkıca.

'' Hadi gel yapalım makyaj. Kırma beni.'' Kafamı olumlu şekilde salladım ve birlikte annemin odasına gittik.

Annem ondan geriye saymaya başlamıştı ve aynaya çevirdiğinde karşımdaki Ellen a şaşırmıştım. Saçlarım düz değildi Su dalgası gibi yapmştı garip bir aletle. Gözlerimde olduğundan büyük gözüküyordu. Sanırım rimel sürmüştü. Dudaklarım çilek gibi kokuyordu buda parlatıcıydı.

'' Anne sanki bu abart-''

'' Hiçte bile çok güzel oldun kızım.'' Gözünü odamdaki saate kaydırdığında işine geç kaldığını anladı. Hadi kızım ben gidiyorum sende geç kalıyorsun hadi koştur bakalım. Arabayla bırakırdım ama ters yönde. ''

Mühürlü MelekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin